Öğretmenlik insanlık tarihinin en anlamlı ve kutsal mesleğidir. Öğretmenlik mesleği, ürünü insan olan ve başlı başına bir amaç olmaktan öte, bizleri yüce gayemize ulaştıran, bu uğurda ilim-irfan tohumlarını eken kutsal bir meslektir.
Bu kutsal meslek, sadece eğitim-öğretim sürecinde edinilen bilgileri sınıfta öğrencilere aktarmak değildir. Öğretmenlik; bilgi yanında tecrübe ve irfanla çocuklarımızı, gençlerimizi geleceğe hazırlama mesleğidir. Bu yönüyle öğretmenler, eğitim sistemimizin temel yapı taşları, istikbalimizin de mimarlarıdır.
Peygamber Efendimizin “İlim Çin’de de olsa gidip alınız.” öğüdüyle, kadim milletimizin muasır medeniyetler arasında üst sıralara yükselmesi bu kutsal görevi icra eden ilim-irfan ordusuna yani siz değerli öğretmenlere bağlıdır. Bir medeniyetin gelişmişliği, eğitim sisteminin gelişmişliğinden, eğitimcilerinin azim ve gayretinden geçer.
Kurtuluş savaşının en çetin anlarında bile eğitim ve öğretimi asla ihmal etmeyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, vatanın kurtarılışından hemen sonra söylediği gibi;"Bir millet ilim, anlayış ordusuna sahip olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin o zaferlerin devamlı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla geçerlidir."
Bizler biliyoruz ki, bizim öğretmenlerimiz alkış değil, öğrencilerinin ülkesine ve ailesine faydalı bireyler olmasını isterler. Bizler de Ülkemizin aydınlık yarınları için eğitim-öğretim mücadelesi veren saygıdeğer öğretmenlerimizin her zaman yanlarındayız.
Bu kutsal meslek, sadece eğitim-öğretim sürecinde edinilen bilgileri sınıfta öğrencilere aktarmak değildir. Öğretmenlik; bilgi yanında tecrübe ve irfanla çocuklarımızı, gençlerimizi geleceğe hazırlama mesleğidir. Bu yönüyle öğretmenler, eğitim sistemimizin temel yapı taşları, istikbalimizin de mimarlarıdır.
Peygamber Efendimizin “İlim Çin’de de olsa gidip alınız.” öğüdüyle, kadim milletimizin muasır medeniyetler arasında üst sıralara yükselmesi bu kutsal görevi icra eden ilim-irfan ordusuna yani siz değerli öğretmenlere bağlıdır. Bir medeniyetin gelişmişliği, eğitim sisteminin gelişmişliğinden, eğitimcilerinin azim ve gayretinden geçer.
Kurtuluş savaşının en çetin anlarında bile eğitim ve öğretimi asla ihmal etmeyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, vatanın kurtarılışından hemen sonra söylediği gibi;"Bir millet ilim, anlayış ordusuna sahip olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin o zaferlerin devamlı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla geçerlidir."
Bizler biliyoruz ki, bizim öğretmenlerimiz alkış değil, öğrencilerinin ülkesine ve ailesine faydalı bireyler olmasını isterler. Bizler de Ülkemizin aydınlık yarınları için eğitim-öğretim mücadelesi veren saygıdeğer öğretmenlerimizin her zaman yanlarındayız.
RSS