Yeniekinci, “Hayat pahalılığı 7’den 70’e kadar herkesi yakından ilgilendiriyor. İnsanlar kafalarına göre ürünlere zam yapılıyor. 3 bin TL olan evin kirasını bir sonraki gün 5 bin TL’ye çıkarıyorlar. Bu zamları neye göre yapıyorlar belli değil. Bu gibi fahiş fiyatların önüne geçilmesi için denetim şart. Bunu da yapacak olan iktidar. Ama iktidar da bu konuda bir şey yapmadığından fatura her zamanki halka kesiliyor” şeklinde konuştu.
Ekonominin yeniden toparlanması ve kalkınması için üretime geçilmesi şart
Türkiye’nin birçok sorunu bulunduğunu ifade eden Yeniekinci, “Zamlar, hayat pahalılığı ve insanların geleceğini görememesi endişe boyutunu çoktan geçti. Bu noktada en büyük muhalefet partilerine düşüyor, ama onlarında durumu ortada, hiçbir şekilde umut vadetmiyorlar. Ekonominin yeniden toparlanması ve kalkınması için üretime geçilmesi şart. Siyasi kargaşanın en aza indirilmesi lazım” ifadelerini kullandı.
Ülke ekonomisinde işler rayından çıktı, kimse nereye gittiğini bilmiyor
Yeniekinci, “Merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in dediği “Raydan çıkmış tren” misali gibi ülke ekonomisinde işler rayından çıktı, kimse nereye gittiğini bilmiyor. Günübirlik politikalar ile günü kurtarmaya çalışıyorlar. Yol gösterici ve çözüm odaklı bir merci yok. İktidar kurtuluş olarak Hazine ve Maliye Bakanlığı’na Mehmet Şimşek’i getirdi. Gelinen noktada ekonomi de ne değişti onu da göremiyoruz” açıklamasını yaptı.
Toplum olarak bu karanlık tablodan bir an önce çıkmak istiyoruz
Hayat pahalılığının her geçen gün arttığına dikkat çeken Yeniekinci, “Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler öncesinde akaryakıtın litresi 22 lira iken şimdi 40 liraya dayandı. Döviz ise 19 liradan 28 liraya çıktı. Tüm ürünlerin fiyatları dolara bağlı olarak artıyor. Toplum olarak bu karanlık tablodan bir an önce çıkmak istiyoruz” diye konuştu.
Tarım, teknoloji, eğitim, sağlık her şeyimiz ithal
Yeniekinci, Türkiye’nin yer altı kaynakları bakımından dünyanın en zengin rezervlerine sahip olduğuna dikkat çekerken, “Üretimi olmayan bir ülkenin ayakta kalmasının mümkünatı yok. Mustafa Kemal Atatürk, “Savaş meydanlarında kazandığın zaferleri ekonomi ile taçlandıramadığın sürece bir anlam ifade etme” diyor. Dünya’daki küresel güçlere bakıldığında marka yarattıkları için ABD’ye ABD, Fransa’ya Fransa diyoruz. Bu noktada ülkemize ait bir markamız bile yok. Dolayısıyla üretmeden tüketim ekonomisi ile bir ülkenin ya da ulusun ayakta kalması mümkün değil. Tarım, teknoloji, eğitim, sağlık her şeyimiz ithal” tespitini yaptı.