Gaziantep Hasan Kalyoncu Üniversitesi Hukuk Fakültesi, ‘Sağlık Hukuku Sempozyumu’ düzenledi. Sempozyumda konuşan Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir, “Hem hukuk hem de tıp fakültelerinde, insanlarımızın mutluluğu, huzuru, sağlığı için yeni bir anlayış oluşturmamız gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Hasan Kalyoncu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Amfisi’nde yapılan sempozyuma çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Sempozyum 2 gün devam edecek. Sempozyumun ilk gününde 5 oturum yapıldı. Sempozyumun ilk gününde Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen, alanında uzman akademisyenler, Sağlık Hakkının Anayasal Boyutu, Sağlık Hizmetlerinden Doğan Hukuki Sorumluluk, Sağlık Hizmetlerinden Doğan İdari Sorumluluk, Sağlık Hizmetlerinden Doğan Cezai Sorumluluk ve Tıbbi Sorumluluk Konusunda Bilirkişilik Uygulamaları konularını anlattı.
Sempozyum öncesi konuşan Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir, insan onuru ve adalet duygusunun çok önemli olduğunu belirterek, “Sağlık hukuku ile ilgili bu sempozyumun eksenini özellikle insanlık onuru oluşturmalıdır. Yani hukuk ile korumak istediğimiz insan, insanın anlamı nedir? Bu şekilde baktığımızda 1928’den çok öncelere, Sokrates’e kadar gideriz ve Sokrates önünüze çıkar, ‘Kendini Bil’ der. İnsan olmanın üzerinde bizi düşünmeye sevk eder. Sokrates’i, önceki yunan filozoflarından ve felsefe tarihindeki kişilerden en önemli farkı, daha önceki filozoflar metafizik konularında, tabiatın anlamıyla, tabiatla uğraşırken, ilk defa kendini bil diyerek insanı bilginin odağına koymuş ve anlattığı insan etik insan, anlamlı bir yaşam ve insan üzerinde durmuştur” diye konuştu.
Rektör Özdemir, paranın birçok şeyin önüne geçtiğine işaret ederek şunları söyledi:
“İnsanlar para kazanmak için her şeyi yapıyorlar. Yani uygun bir şey ise bakıyorsunuz dini kullanarak ilaç satıyorlar. Adeta Hazreti Peygamberi bir tıp otoritesine indirgeyip, onun her şeyinden bir ilaç üretiyorlar. Ama bakıyorsunuz ki bundan para kazanıyorlar. Bilimsel olarak da eğer biz insanı tanımazsak, hırsını, zaaflarını bilemezsek, bu insanlarımızın, canlarını bizlere emanet eden insanların, hukukunu koruyamayız diye düşünüyorum.”
Konuyla ilgili olarak Yunus Emre’nin hayata bakışı ve söylediklerinden örnekler veren Prof. Dr. Özdemir, şu ifadeleri kullandı:
“Kendi topraklarımıza baktığımızda Yunus Emre’nin 72 milleti bir gören anlayışını, isterseniz Hipokrat Yemini ile birleştirebilirsiniz. Yani bir hekim olarak size canını emanet edenin dinine, diline, hiçbir şeyine bakmadan onu tedavi etmeye çalışmak da Yunus Emre’nin 72 milletten, buradaki 72 millet çoğulcu anlamda kullanılıyor, 172 de olabilir, şimdiki Birleşmiş Milletlerdeki temsil edilen bütün milletler de olabilir, bunların hepsi bir taraftan canlarını hekimlerimize emanet ederken, Sokrates’in dediği anlamda kendini ve mesleğini bilememiş, içgüdülerine esir olmuş, paraya esir olmuş, daha çok kazanmak için her şeyi mubah gören, bilinen bir tabir ile hekimlerden bizi kim koruyacak. Nereye gideceğiz. Kendimizi emanet edeceğimiz ikinci kişiler siz hukukçularsınız. Yani bizim hukukumuzu koruyacak, biz bilmeyebiliriz, yanlışlık yaptığımızı da bilemiyor olabiliriz. Bunun için 21. yüzyıldaki hukukçular, tıpkı bilim adamlarımız gibi artık hukukçular, sağlıkçılar, birlikte çalışmak zorundadır. Hem hukuk hem de tıp fakültelerinde, insanlarımızın mutluluğu, huzuru, sağlığı için yeni bir anlayış oluşturmamız gerektiğini düşünüyorum. Düzenlediğimiz sempozyumun çok başarılı sonuçlara ulaşmasını diliyorum.”
Sempozyumda 19 Mayıs günü, Hekimlere Yönelik Şiddet, Sağlık Hizmetlerinden Doğan Sorumluluklarda Özellikli Konular, İlaç Konusunda Patent Hakları ve İlaçta Sahtecilik, İlaç Konusunda Mevzuat ve Reklam Sorunları konuşulup, tartışılacak. Sempozyumun son oturumunda genel değerlendirme yapılacak. Sempozyumun sonunda ise katılımcılara belge verilecek.İHA
Hasan Kalyoncu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Amfisi’nde yapılan sempozyuma çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Sempozyum 2 gün devam edecek. Sempozyumun ilk gününde 5 oturum yapıldı. Sempozyumun ilk gününde Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen, alanında uzman akademisyenler, Sağlık Hakkının Anayasal Boyutu, Sağlık Hizmetlerinden Doğan Hukuki Sorumluluk, Sağlık Hizmetlerinden Doğan İdari Sorumluluk, Sağlık Hizmetlerinden Doğan Cezai Sorumluluk ve Tıbbi Sorumluluk Konusunda Bilirkişilik Uygulamaları konularını anlattı.
Sempozyum öncesi konuşan Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir, insan onuru ve adalet duygusunun çok önemli olduğunu belirterek, “Sağlık hukuku ile ilgili bu sempozyumun eksenini özellikle insanlık onuru oluşturmalıdır. Yani hukuk ile korumak istediğimiz insan, insanın anlamı nedir? Bu şekilde baktığımızda 1928’den çok öncelere, Sokrates’e kadar gideriz ve Sokrates önünüze çıkar, ‘Kendini Bil’ der. İnsan olmanın üzerinde bizi düşünmeye sevk eder. Sokrates’i, önceki yunan filozoflarından ve felsefe tarihindeki kişilerden en önemli farkı, daha önceki filozoflar metafizik konularında, tabiatın anlamıyla, tabiatla uğraşırken, ilk defa kendini bil diyerek insanı bilginin odağına koymuş ve anlattığı insan etik insan, anlamlı bir yaşam ve insan üzerinde durmuştur” diye konuştu.
Rektör Özdemir, paranın birçok şeyin önüne geçtiğine işaret ederek şunları söyledi:
“İnsanlar para kazanmak için her şeyi yapıyorlar. Yani uygun bir şey ise bakıyorsunuz dini kullanarak ilaç satıyorlar. Adeta Hazreti Peygamberi bir tıp otoritesine indirgeyip, onun her şeyinden bir ilaç üretiyorlar. Ama bakıyorsunuz ki bundan para kazanıyorlar. Bilimsel olarak da eğer biz insanı tanımazsak, hırsını, zaaflarını bilemezsek, bu insanlarımızın, canlarını bizlere emanet eden insanların, hukukunu koruyamayız diye düşünüyorum.”
Konuyla ilgili olarak Yunus Emre’nin hayata bakışı ve söylediklerinden örnekler veren Prof. Dr. Özdemir, şu ifadeleri kullandı:
“Kendi topraklarımıza baktığımızda Yunus Emre’nin 72 milleti bir gören anlayışını, isterseniz Hipokrat Yemini ile birleştirebilirsiniz. Yani bir hekim olarak size canını emanet edenin dinine, diline, hiçbir şeyine bakmadan onu tedavi etmeye çalışmak da Yunus Emre’nin 72 milletten, buradaki 72 millet çoğulcu anlamda kullanılıyor, 172 de olabilir, şimdiki Birleşmiş Milletlerdeki temsil edilen bütün milletler de olabilir, bunların hepsi bir taraftan canlarını hekimlerimize emanet ederken, Sokrates’in dediği anlamda kendini ve mesleğini bilememiş, içgüdülerine esir olmuş, paraya esir olmuş, daha çok kazanmak için her şeyi mubah gören, bilinen bir tabir ile hekimlerden bizi kim koruyacak. Nereye gideceğiz. Kendimizi emanet edeceğimiz ikinci kişiler siz hukukçularsınız. Yani bizim hukukumuzu koruyacak, biz bilmeyebiliriz, yanlışlık yaptığımızı da bilemiyor olabiliriz. Bunun için 21. yüzyıldaki hukukçular, tıpkı bilim adamlarımız gibi artık hukukçular, sağlıkçılar, birlikte çalışmak zorundadır. Hem hukuk hem de tıp fakültelerinde, insanlarımızın mutluluğu, huzuru, sağlığı için yeni bir anlayış oluşturmamız gerektiğini düşünüyorum. Düzenlediğimiz sempozyumun çok başarılı sonuçlara ulaşmasını diliyorum.”
Sempozyumda 19 Mayıs günü, Hekimlere Yönelik Şiddet, Sağlık Hizmetlerinden Doğan Sorumluluklarda Özellikli Konular, İlaç Konusunda Patent Hakları ve İlaçta Sahtecilik, İlaç Konusunda Mevzuat ve Reklam Sorunları konuşulup, tartışılacak. Sempozyumun son oturumunda genel değerlendirme yapılacak. Sempozyumun sonunda ise katılımcılara belge verilecek.İHA
RSS