Karkamış Antik Kenti’nin en son teknolojiler kullanılarak yapılan çatısının resmi açılışı Eylül ayında yapılacak. Çatının yapımı SANKO Holding tarafından sağlandı
İlk olarak 1876 yılında, British Museum’dan Asurolog George Simit tarafından keşfedilen Karkamış Antik Kenti, Antep turizminin en önemli çekim alanlarından biri olacak. Göbeklitepe’den sonra ikinci en büyük çatı ile özel koruma altına alınan antik kent, turizmin ilgi odaklarından biri haline gelecek.
SANKO’nun katkıları çok önemli
En son teknolojilerin kullanıldığı ve en önemli keşiflerin kümelendiği aşağı şehirdeki saray bölgesinin üzerini koruma altına alan çatının yapımı, Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu’nun desteği ile gerçekleştirildi. Karkamış Antik Kenti kazılarına SANKO’nun katkısı konusunda bilgi verirken de, “Sanko, bizimle birlikte arkeolojiye 2015 yılında dahil oldu ve hem Karkamış'ta hem de geçmişte kazdığımız ve 2007'den beri arkeolojik park olarak açık olan Tilmen Höyük'te (Islahiye) koruma faaliyetlerine destek vermeye başladı. Sanko 2015 yılından bu yana her yıl bu iki alanda Gaziantep mirasının korunmasına destek vermeye devam ediyor ve bunun için minnettarız. Sanko, Gaziantep'teki mirası koruma ve kültür turizmini geliştirme konusunda gerçekten çok istekli, bu iş dünyasında oldukça sıra dışı ve sivil toplum için çok önemli. Sanko'nun açıklık ve katılımcılık konusunda yüksek bir örnek teşkil ettiğini düşünüyoruz” şeklinde açıklamada bulundu.
Fırat vadisi ve demiryolu köprüsü manzarasını değiştirmiyor
Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Nicolo Marchetti, geçtiğimiz günlerde yapılması gereken açılışı, Suriye’deki karışıklık nedeniyle eylül ayına ertelenen çatı ile ilgili olarak Sabah’a yaptığı açıklamada, “ilk olarak 1990'larda Getty Conservation Institute tarafından tasarlanan bir konsept geliştirdik; bu konsepti genişlettik ve ekstra ağır beton tabanlar, çelik özel bağlantılar, güneşe karşı özel ultra dirençli kaplama membranı gibi sofistike teknolojilerle donattık. Çatı (örneğin Göbekli Tepe'deki 1750 metrekare iken şimdi 1450 metrekare) genişletilebilir özelliklere sahip. Hava sirkülasyonuna izin veriyor, yeni tasarım konseptlerine açık, Fırat vadisi ve demiryolu köprüsü manzarasını değiştirmiyor. Kalıntıların sürükleyici bir şekilde ziyaret edilmesine ve gelecekte turistlerin yakın mesafeden görebileceği açık bir laboratuvar olacak mikro kazılara olanak sağlayacak. Sanko Holding, projeye büyük destek vererek, Gaziantep turizmine çok büyük katkı sağladı” diye konuştu.
Amacımız, arkeolojik ve çevresel mirasın orijinal haliyle muhafaza edilmesi
Kazılar sırasında kullanılan pek çok teknolojinin antik yapıların koruma süreçlerine dahil edildiğine vurgu yapan Marchetti, “Genel olarak inancımız, arkeolojik ve çevresel mirasın orijinal haliyle muhafaza edilmesi ve korunması. Rekonstrüksiyonlar veya peyzajı değiştiren müdahaleler yoluyla değiştirilmemesi gerektiği yönündedir. Çözümlerimiz düşük profilli, az görünür, yerin ruhuna saygılıdır” açıklaması yaptı. Eylül ayına ertelenen açılıştan sonra, alana gelen turist sayısında büyük bir artış sağlanacağını, önemli bir turist akışına sahip kentte, Karkamış, Zeugma ve Rumkale’nin, yedi bin yıllık bir mirası, Türkiye'de eşi benzeri olmayan bir değeri temsil ettiğine dikkat çekti.
Hitit mühür arşivi bulundu
Akropolde, İmparator Suppiluliuma (M.Ö. 14. Yüzyıl) zamanında inşa edilen büyük bir sarayı araştırdıklarını belirten Marchetti, yapılan kazılar sırasında M.Ö. 13. yüzyıla ait, yüksek memurların mühürlerinin basılı olduğu bir mühür arşivi (600 adet) keşfedildiğini ve alanda Hitit İmparatorluk yönetimine ilişkin bilgilerde devrim yarattıklarını Ayrıca Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'ndeki M.Ö. 10. yüzyıl heykellerine bir bağlam kazandırdıklarını ifade etti.
Sanko yıllar boyunca arkeolojik parkın donanımını sağladı
2011 yılında başlayan kazılarda, ortaya çıkan arkeolojik malzemenin (çanak çömlek, objeler, mimari) incelenmesine ek olarak, mimari konservasyonun yanı sıra zooarkeolojik, paleobotanik, arkeometrik, 14C analizleri yaptıklarını ifade eden Prof. Nicolo Marchetti,
“Başta valilik ve büyükşehir belediyesi olmak üzere yerel makamlarla yakın işbirliği içinde çalıştıklarını, arkeolojik parkın Temmuz 2019'dan beri Pazartesi günleri hariç her gün ziyarete açık olduğunu kaydederken, “Sanko yıllar boyunca arkeolojik parkın donanımını sağladı ve valilik ve büyükşehir belediyesi de müze gözetiminde parkı yöneten personeli sağladı. Bu da uzun vadeli sürdürülebilirlik anlamına geliyor” diye konuştu.
Hayalim her zaman Karkamış'ta kazı yapmaktı
“Ben bir yakın doğu arkeoloğuyum ve bu nedenle hayalim her zaman Karkamış'ta kazı yapmaktı... 2003 ve 2010 yılları arasında İslahiye vadisindeki kazıları yönettiğim için Gaziantep bölgesinde bir ev kurdum ve 2011 yılında Karkamış kazıldığında (bizim de yardımımızla) Karkamış için büyük bir kalkınma planı önermek bizim için doğaldı ve Kültür Bakanlığı da bu izni verdi” diyen Marchetti, şimdiye kadar Karkamış Antik Kenti’nin yüzde 10’undan daha az kısmının kazılabildiğini ve kazıların çok uzun yıllar devam etmesini umut ettiğini vurgularken “Gaziantep'e gelen turistlerin yüzde 30'unu buraya getirebilirsek bu başlangıç için büyük bir başarı olacaktır” dedi.
Hitit İmparatorluğu’nun Suriye İşlerinden Sorumlu başkenti
Prof. Marchetti, Karkamış Antik Kenti ile ilgili verdiği bilgide, “Antik kentin Türkiye'de kalan kısmı 65 hektarlık bir alana ve antik nekropole yayılırken, 35 hektarlık alan demiryolu/duvarın ötesinde Suriye'de bulunuyor. Türk-İtalyan projesinde yaklaşık 30 personel ve projede saha deneyimi edinmek üzere rotasyona tabi tutulan onlarca Türk öğrenci ve arkeolog yer alıyor. MÖ 14-13. yüzyıllarda Hitit İmparatorluğu'nun Suriye işlerinden sorumlu başkent olan Karkamış, daha sonra MÖ 717'deki Asur fethine kadar bağımsız Luvi krallığının başkenti oldu ve MÖ 7. yüzyılda bu imparatorluğun önemli bir idari merkezi haline geldi” dedi.
RSS