ANASAYFA arrow right Güncel

‘Kimsenin yapmadığı yeni tatları keşfetmek hoşuma gidiyor’

‘Kimsenin yapmadığı yeni tatları keşfetmek hoşuma gidiyor’
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.40
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.40
Evinde her çeşitten meyve ve sebzeden reçel yapan Gürsel Güner, fıstıktan, sütten, kekikten oluşan 30’a yakın reçel çeşi
Evinde her çeşitten meyve ve sebzeden reçel yapan Gürsel Güner, fıstıktan, sütten, kekikten oluşan 30’a yakın reçel çeşidini sofralara kazandırıyor.

Kavaklık Mahallesi Hayri Tunç Parkı’nda kurulun Pazar çadırında evde ürettiği reçelleri satan Gürsel Güner, hem üretiyor hem de kazanıyor. Daha önce evde ürettiklerini değerlendirmeyen Güner, yaklaşık 2 yıldır yaptığı reçelleri her yerde satışa sunduğunu söyledi. ‘İsmin nedir’ diye sorduğumuzda ‘Reçelin annesiyim’ şeklinde yanıtlayan Güner, “Ben reçelin annesi diye tanınıyorum. İki yıldır her çeşit reçel yapıyorum. Reçel çeşitlerim 30’u geçiyor. Klasik reçel çeşitlerini de yapıyorum. Bunun yanı sıra Antep’te hiç yapılmayan reçelleri de yapıyorum. Hiç kimsenin şu ana kadar yapmadığı, yeni tatları keşfetmek hoşuma gidiyor. Ben yeni bir tadı, lezzeti ortaya çıkarırken, daha çok hevesleniyordum. Bunu da yapayım , şunu da deneyeyim derken sayı 30 buldu. Bunlar işte süt reçeli, fıstıktan reçel, kuşburnu reçeli, kantaron reçeli ve kekik reçeli gibi farklı çeşitleri elimden geldiğince ortaya çıkarmaya çalışıyorum. Bunlar bir emek sonuncunda yapılan ve ortaya çıkarılan yeni çeşitlerdir. Mesela süt reçelini 6 saat kaynatıyorum. Ben bu işe girişmeden önce evde yemek yapan bir kadındım. Sadece çevremdeki kişiler biliyordu. Elimin lezzetli olduğunu söylüyorlardı. Çevremdeki insanlara veriyordum. Beğeniyorlardı” dedi.

‘Fıstık reçelinin tadını ortaya
çıkarmam biraz emek ve sabır istedi’
Yaptığı reçellere sürekli yeni tatları kattığını belirten Güner, “Fıstık reçeli çok bilinen ve baya bir ses çıkaran bir tat oldu. Bu fikir aslında bir gezi sonucunda ortaya çıktı. Biz Yunanistan’a aile ziyareti dolayısıyla gezmeye gitmiştik. Orada fıstık reçelinin yapıldığını gördüm. Antep’ten geldiğimizi söyledim. Antepfıstığının üretim yeri olan bir şehirden geldiğimizi söylediğimizde bize , ‘neden siz yapmıyorsunuz’ dediler. O zaman kafam dank etti. Daha sonra gezi dönüşünde ilk işim fıstık reçelini yapmak oldu. Eve gelir gelmez onlarca kez fıstık reçelini yapmaya çalıştım. Fıstık reçelinin tadını ortaya çıkarmam biraz emek ve sabır istedi. 11’inci denememde istediğim tadı ortaya çıkardım diyebilirim. Fıstık reçelini yaklaşık olarak 2 yıldır yapıyorum. Şimdi de fıstık reçeline Antep’in yeni lezzeti deniliyor. Evet, bu reçel değişik ve bu bölgede yapılması gereken bir reçeldi. Beğenileceğini biliyordum. Ama bu kadar beğenileceğini beklemiyordum. Doğrusu şaşkın ve mutluyum” şeklinde konuştu.

‘Çok insana ulaşmak
istiyorum’
Amacının evde ürettiklerini değerlendirmek olduğunu belirten Güner şunları söyledi:” Çevremde beğenilen bu tatları neden başkaları da tatmasın ki dedim ve bu yola çıktım. Şimdi herkese yapıyorum ve bana ‘reçelin annesi’ diyorlar. Öyle tanınmaya başlandım. Bana öyle demeleri beni mutlu ediyor. Müşterilerim gelip beğendiklerinde de daha mutlu oluyorum. Böyle olunca daha fazla yapmak istiyorum. Bu beni motive ediyor. Daha çok çeşit daha iyisini ve güzelini yapamaya çalışıyorum. Çok insana ulaşmak istiyorum. Bu yeni tatları herkesin tatmasını istiyorum.”

‘Bu işle birlikte özgüvenim
daha çok oldu’
Bu işle birlikte tanınan ve takdir edilen bir kadına dönüştüğünü söyleyen Güner, “ Evde üreten bir kadındım. Ama şimdi görüyorsunuz pazarda standım var. Çok da iyi gidiyor. Satışım iyi. Şarküterilere ve şehir dışına da satıyorum. İşim her geçen gün ilerliyor. Ben kendime güveniyordum. İnsanlar bana ‘özgüvenin var’ diyorlardı ama bu işle birlikte özgüvenim daha çok oldu. Kendim üretiyorum, kendim kazanıyorum. Herkesin yapabileceği bir şey. Herkes üretebilir. Hele ki bir kadın istedikten sonra her şey yapabilir. Ve başaracaklarını da düşünüyorum“ diye kaydetti. Esra Aydın
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *