ANASAYFA arrow right Güncel

Memur paketinin bir an önce yasalaşmasını istiyoruz

Memur paketinin bir an önce yasalaşmasını istiyoruz
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.40
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.40
Türkiye Kamu-Sen 15 Ocak tarihinde alanlara iniyor. Doğal gaz, akaryakıt elektrik temel gıda ve tüm tüketim ürünlerine g
Türkiye Kamu-Sen 15 Ocak tarihinde alanlara iniyor. Doğal gaz, akaryakıt elektrik temel gıda ve tüm tüketim ürünlerine gelen karşın memura verilen yüzde 4 zam Türkiye genelinde protesto edilecek, maaş bordrosu yakılacak.
“Enflasyon farkı verilmesi maaşların eridiğinin tescilidir” ifadelerini kullanan Türk Tarım Orman Sen Gaziantep Şube Başkanı Cuma Erol, “Memur ve emeklilerimize enflasyon farkı verilmesi memur maaşlarının reel olarak eridiğinin bir kez daha tescili anlamına gelmektedir. Memura 1.45 enflasyon farkı verip memuru enflasyona ezdirmedik demek memurun aklıyla alay etmektir. 2019 yılında memurlarımız toplamda 2020 yılının Ocak ayı ile beraber sıfır zam almış oldular. Rakamlara bakıldığında, memurlarımız açısında ne büyümenin, ne refah payının, ne de reel bir gelişmenin olmadığı görülmektedir” dedi.
İyi yönetilemeyen ve heba edilen toplu sözleşme dönemi ile birlikte kamu çalışanlarının hanelerine 2020 ve 2021 yıllarının kayıp olarak yazıldığını söyleyen Erol, “Ekonomik gelişmelerden en çok etkilenen kesim olan kamu çalışanları ve emeklilerimizin zam oranlarının revize edilmesine yönelik olarak bir adım atılması zaruri bir hal almıştır. Gerçekler ortadayken, memuru ve emekliyi “Enflasyona ezdirmedik” söylemlerini kabul etmemiz mümkün değildir.
Zam oranın revize edilmesi dışında kamu-sen olarak hazırlayıp başta TBMM olmak üzere çalışma bakanımıza ve siyasi partilerin gurup başkan vekillerine sunduğumuz memur paketinin de bir an önce yasalaşmasını istiyoruz” diye konuştu.
İnsanlar, umutla
3600 ek göstergeyi bekliyor
Memurlar için TBMM’ye sunulan paketin içeriğinden bahseden Başkan Erol, “Tüm ek ödemelerin emekliliğe sayılmasını istiyoruz. Çalışırken aldıkları maaşları emekliye ayrılınca alamayan ve mağdur olan insanların sorunu çözülsün istiyoruz. 3600 ek gösterge konusunda sayın Cumhurbaşkanının sözü var ve insanlar umutla bekliyor. Sadece dört meslek gurubu değil tüm kamu çalışanlarını kapsayacak bir adım atılmalı ve verilen söz yere düşürülmemeli. Biz bu konuda çalışmamızı yapıp TBMM’ye verdik. Bu çalışma üzerinden gayet hakkaniyetli bir ek gösterge düzenlemesi yapılabilir. Sözleşmeli personelin durumu ortada. 2011 ve 2013 yılında sözleşmeli personele kadro verildi yine verilebilir. Yöneticinin iki dudağı arasına sıkıştırılan bir kamu görevlisinin verimliliği olmaz. Geçtiğimiz günlerde Gaziantep’te hayatına son veren Saadet Öğretmeni hepiniz biliyorsunuz. Mobbingin bizi getirdiği nokta bu olayda bir kez daha kendini göstermiştir. Sözleşmeliler perişan, aile hayatları yok, çocukları bir yerde kendileri bir yerde parçalanıyorlar. Bu trajediye dönüşüyor, derhal gerekli adımlar atılmalı. Özellikle belediyelerimizde çalışanlar büyük bir endişe yaşamaktadır. Yıl başından sonra sözleşmelerinin fesh edileceği korkusuyla günlerini geçiren belediye çalışanlarının bu girdaptan kurtaracak bir düzenlemeye acilen ihtiyaç vardır” ifadelerini kullandı.
Eğer yapılmayacaksa
insanlara umut verilmemeli
Türk Tarım Orman Sen Şube Başkanı Cuma Erol, konuşmasını şu cümlelerle tamamladı: “ Kamuda ikramiye almayan tek kesim memurlar kaldı. Yılda iki defa bayram ikramiyesi talebimiz karşılanmalı. Memurun yüzü güldürülmelidir. Yardımcı hizmetliler konusu çözülmeli. Bu insanların beklentilerine cevap verilmeli. Bu insanlara sorumluk verildiyse kadrosu da verilsin. Vergi dilimleri konusunda artık ciddi adımlar atılmalı, memurun vergi dilimi yüzde 15’e sabitlenmelidir. Türkiye’nin vergi rekortmeni memurlardır emin olun. Dengeli ve adaletli bir vergi sistemi olmalı. Maaş cebimize girmeden vergimizi ödüyoruz. Liyakat ve ehliyet konusu herkesin ağzında ama uygulamada hiçbir şey yok. Mülakata cepheden karşıyız. Mülakat kul hakkı demektir. 90 puan alan insana 10 puan vererek sözlü sınavda eliyorsunuz. Bunu hangi vicdan kabul eder? Yeni bir yönetici atama sistemi getirilmeli hatta yönetici akademisi kurulmalıdır. Üniversiteli işçiler konusunda eskiden karar alınmış ama hala ortada bir şey yok. Eğer yapılmayacaksa bu insanlara umut verilmemeli. Bunların mali bir külfeti de yok.” Hüseyin Karataş
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *