Giderlerin altından kalkamayanlar ya dükkanına kilit vuruyor ya da üretim kapasitesini yarı yarıya düşürüyor
Doların yeniden yükselişe geçmesi her sektör gibi tekstil sektöründe faaliyet gösteren esnafı da tedirgin etmeye başladı. Çünkü üretimde kullanılan ürünlerin tümü dövize bağlı olduğundan en ufak bir kıpırdanma işleri olumsuz etkiliyor. Kentin teşvik bölgesi içerisine alınmasını talep eden esnaf, “Şehrimiz teşvik bölgesi içerisine alınırsa 10 yıl sonra Gaziantep dünya tekstilinde bir marka haline gelir” ifadelerini kullandı, kalifiyeli eleman sorunu da sektörün başka bir önemli sorunu.
Tekstilde mevcut sorunlar artarak devam ediyor
Şehrimizin lokomotifi arasında yer alan tekstilde mevcut sorunlar artarak devam ediyor. Ara eleman sorunu had safhaya ulaştı. Doların yeniden hareketlenmesiyle birlikte girdi maliyetleri yeniden yükselişe geçti. Giderleri karşılamakta zorlanan firmalar, bir çıkış yolu arıyor.
İşlerin iyi olmadığına dikkat çeken İGZ Model Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Ünek, “Çok sayıda firma kapısına kilit vurdu. Şu anda sektörün üçte biri kapandı, üçte biri kapasitesini yüzde 70 düşürdü. Kiralar, ham madde, elektrik ve diğer giderlerimiz çok yüksek” dedi.
Gaziantep’in teşvik alan iller arasına alınmasını talep ediyoruz
En büyük sorunlarından birinin ara eleman olduğunu dile getiren Ünek, “10 yıldan beri tekstil firmaları hiç eleman yetiştiremedi. Şu anda yetiştirilenlerin tümü Suriyeli. Bu insanlar ilerleyen zamanlarda ülkelerine döndüklerinde çok büyük sıkıntılar yaşayacağız. Gaziantep, devletin verdiği hiçbir teşvikten faydalanamıyor. Ama şehrimizin teşvik alan iller arasına alınmasını talep ediyoruz. Teşvik verilirse üretim kapasitemiz artar, daha fazla istihdam sağlarız, eleman yetiştiririz” ifadelerini kullandı.
Teşvik verildiği takdirde tekstilde dünyada söz sahibi oluruz
Tekstilin merkezinin Gaziantep olduğunu dile getiren Ünek, şehrimizin teşviki sonuna kadar hak ettiğinin altını çizdi. “Çok çalışkan ve girişimci bir memleketimiz var. Teşvik verildiği takdirde tekstilde dünyada söz sahibi oluruz. Sektörümüzün geleceği parlak, ama eleman sorunu en büyük sorunlarımızdan biri. Eğer eleman sorunu çözüme kavuşturulmazsa tekstil Suriye’ye kayacak ve biz de fason ürün yaptırmak zorunda kalacağız. O nedenle bu sorunun bir an önce çözüme kavuşturulmasını istiyoruz. Çünkü istediğin kadar paran veya makine olsun, elaman olmazsa üretim nasıl yapacaksın? Kayıt dışı çalışanların oranı da fazla. Genellikle kayıt dışı çalışanların tamamı Suriyeli. Fatura kesmiyorlar, vergi ve maliyet kayıtları yok. Bizim ise maliye kaydımız var, vergimizi, elektrik, su, kira stopajını ödüyoruz, istihdam sağlıyoruz. Dolayısıyla haksız bir rekabet söz konusu” diye belirtti.
Kumaş alırken, firmalar doları 24 liradan hesap ediyorlar
Ünek, girdi maliyetlerinin pahalılığından dert yandı. “Maliyetlerimiz çok yüksek. Giderleri karşılamak için herkes üretim kapasitesini düşürdü. Doların ilerleyen zamanlarda ne olacağını kimse bilmiyor. 45-50 liraya aldığımız penyenin kilogramı 150 liraya, konfeksiyonda metresini 14 liraya aldığımız ürün 50 liraya çıktı. Bazı kullandığımız ürünlere yüzde 200 zam geldi. Hiç kimsede bu maliyet artışlarının önüne geçemiyor. Bir düğmemizi bile dolar ile alıyorken, A’dan Z’ye her şeyimi dövize endeksli. Kumaş alırken, firmalar doları 24 liradan hesap ediyorlar. Çünkü ağustos ayında 24 lira olacağını öngörüyorlar” şeklinde konuştu.
Yarının ne olacağını bilemediğimiz vadeli alış ve satışlarımız bitti
Çin’de konteynır sıkıntısı yaşandığını vurgulayan Başkan Ünek, “Hiç kimse Çin’den ürün almayacak. Çünkü ürün ve konteynır aynı paraya gelecek. Kuzey Irak, Bağdat, Cezayir, Libya’nın yanı sıra Rusya ve Ukrayna tamamen Türkiye’ye yönelecek. O yüzden tekstilin önü açık, fakat bu yardım ve teşvik ile olur. Yarının ne olacağını bilemediğimiz hem alırken hem de satarken vadeli satışlarımız bitti. Büyük bir tedirginlik yaşanıyor. Firma, sattığı ürünün yerine ürün alamayacağını bildiğinden ürününü satmaktan vazgeçiyor.” Ali Göksular
