AKP iktidarının her alanda hayatın merkezine oturttuğu Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Önder İmam Hatipliler Derneği’nin Aksaray’da düzenlediği 18. İmam Hatipliler Kurultayı’na katılarak adli yıl açılışında dua okumasına gelen tepkilere “üstü kapalı” yanıt verdi. Erbaş, “İnanç, sokakta, mahallede, şehirde olmasın, insanın içinde olsun gibi bir anlayış var. İnsanla Allah arasında olsun, evine, ticaretine, siyasetine, adaletine, yargısına yansımasın... Görüyorsunuz ortalığı ayağa kaldırıyorlar. ‘İnançtan ayıklansın oralar adeta.’ Bu düşünce, insanlığı bu noktaya getirmekte” ifadeleriyle siyasete ve hayata yönelik müdahalelerini savundu.
Erbaş’ın siyasetin, eğitim ve sosyal hayatın merkezine oturtulmasına ilişkin Cumhuriyet’e konuşan emekli müftü ve eski CHP milletvekili Gani Aşık, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye’nin, Taliban’ın inancıyla ters bir yanı yok” açıklamasını da hatırlatarak “Kendisini olası din devletinin şeyhülislamı olarak gören Erbaş’ın da şeriat çığlıkları atması normal ama işin vahameti bu zatın, halen en büyük dini otorite olmasıdır. Ülkenin geldiği bu noktada artık kimilerinin kulağındaki pamuğu çıkarması, gözündeki çapağı silmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Eski Ankara Cumhuriyet Savcısı Bülent Yücetürk, Erbaş’ın açıklaması için “Açıklama, Diyanet İşleri Başkanı’nın anayasanın laiklik ilkesini anlamadığının ve anlamak istemediğinin açık bir beyanıdır. Laiklik ilkesinin hayata geçirilmesi için kurulmuş olan kurumun başkanının bu sözleri, kurumun kuruluş amacına ve anayasaya aykırıdır. İnancı siyasete alet etme eylemidir” dedi.
Anayasanın “Din ve Vicdan Hürriyeti” başlıklı 24. maddesine işaret eden Yücetürk, “Bu madde, devletin sosyal, ekonomik, siyasi ve hukuki düzeninin dinsel kurallara göre düzenlenemeyeceğini ve din kurallarına dayanarak yönlendirilemeyeceğini çok açık şekilde düzenlemiştir. Diyanet İşleri Başkanı, anayasanın bu açık hükmünü ihlal etmiştir. Diyanet İşleri Başkanı’nın yapmış olduğu şey anayasal suçtur” ifadelerini kullandı.
RSS