Gaziantep’te hasta yakını tarafından öldürülen doktorun ardından Tokat’ta da başka bir doktorun yine hasta yakını tarafından şiddete maruz kalması Sağlık Bakanlığı’nı harekete geçirdi.
Zirve Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Yahya Deryal, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet eylemlerinin bariz şekilde artış göstermesi karşısında, Sağlık Bakanlığı’nın uygulamaya koyduğu ücretsiz hukuki yardım hizmeti hakkında kamuoyunu bilgilendirdi.
Kendisiyle görüştüğümüz Deryal, Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarında görev yapan hekim, hemşire, ebe, sağlık teknisyeni, laborant gibi tüm sağlık çalışanlarının hatta güvenlik görevlisi ve temizlik elemanı gibi hastane personelinin de bu hukuki yardımdam yararlanacağını kaydetti.
Sağlık Bakanlığının çıkardığı Yönetmeliğin, iki hafta kadar önce 28 Nisan 2012 tarih ve 28277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlatan Deryal, özel hastanelerde görev yapan veya serbest çalışan hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının bu hukuki yardımdan yararlanamayacağına vurgu yaptı.
Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarında görevi ne olursa olsun, kadrolu veya sözleşmeli olarak görev yapmakta olan tüm sağlık çalışanları ile aile hekimlerinin hatta gönüllü ve ücretsiz sağlık hizmeti veren kişilerin de Bakanlığa bağlı sağlık kurumlarında görev yapmak şartıyla bu hizmetten yararlanması imkanına değinen Deryal, “önemli olan hususun sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu görevi nedeniyle personelin şiddete maruz kalması ve bir suç mağduru olması şartı olduğunu” belirtti.
Deryal’a göre, sağlık çalışanının ölümü halinde kanuni mirasçılarıda Bakanlıktan hukuki yardım talep edebilecekler. Hukuki yardımın konusu hakkında Deryal şunları belirtti:
“Sağlık çalışanına yönelik şiddet ve benzeri suçlar nedeniyle ceza hukuku bakımından yapılabilecek tüm işlemler ve açılabilecek tüm davalar ve yürütülecek işlem safahatı konusunda avukatlık hizmetleri hukuki yardım içinde yer alır.”
Deryal’a göre, “şiddetin karşılıklı olması veya haksız tahrik bulunması gibi mağdur sağlık çalışanının, bu olay nedeniyle aynı zamanda “şüpheli” veya “sanık” durumunda bulunması hallerinde de, sağlık çalışanları mağdur sıfatıyla hukuki yardımdan yararlanabilecekler.”
Deryal, bu hususun sağlık çalışanı için çok önemli bir güvence olduğunu, zira en ağır kusurlu saldırgan sanıkların dahi, savunma refleksi içinde mağdur sağlık çalışanını suçlayarak şikayet edebileceğine ve onu “şüpheli” veya “sanık” durumuna düşürebileceğine vurgu yaptı.
Deryal, sağlık çalışanının hukuki yardım talebine rağmen, Bakanlık Hukuk Müşavirliği’nin bu talebin reddine karar vermesi durumunda, dava açma imkanı bulunup bulunmadığının Yönetmelikte düzenlenmemiş olduğuna değinerek, klişisel görüşünün her idari tasarruf gibi bu idari işlemin de 60 gün içinde mağdur sağlık çalışanı tarafından idari yargıda dava konusu edilebileceği yönünde olduğunu açıkladı.Adem Kesenek
Zirve Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Yahya Deryal, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet eylemlerinin bariz şekilde artış göstermesi karşısında, Sağlık Bakanlığı’nın uygulamaya koyduğu ücretsiz hukuki yardım hizmeti hakkında kamuoyunu bilgilendirdi.
Kendisiyle görüştüğümüz Deryal, Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarında görev yapan hekim, hemşire, ebe, sağlık teknisyeni, laborant gibi tüm sağlık çalışanlarının hatta güvenlik görevlisi ve temizlik elemanı gibi hastane personelinin de bu hukuki yardımdam yararlanacağını kaydetti.
Sağlık Bakanlığının çıkardığı Yönetmeliğin, iki hafta kadar önce 28 Nisan 2012 tarih ve 28277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlatan Deryal, özel hastanelerde görev yapan veya serbest çalışan hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının bu hukuki yardımdan yararlanamayacağına vurgu yaptı.
Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarında görevi ne olursa olsun, kadrolu veya sözleşmeli olarak görev yapmakta olan tüm sağlık çalışanları ile aile hekimlerinin hatta gönüllü ve ücretsiz sağlık hizmeti veren kişilerin de Bakanlığa bağlı sağlık kurumlarında görev yapmak şartıyla bu hizmetten yararlanması imkanına değinen Deryal, “önemli olan hususun sağlık hizmeti sunumu sırasında veya bu görevi nedeniyle personelin şiddete maruz kalması ve bir suç mağduru olması şartı olduğunu” belirtti.
Deryal’a göre, sağlık çalışanının ölümü halinde kanuni mirasçılarıda Bakanlıktan hukuki yardım talep edebilecekler. Hukuki yardımın konusu hakkında Deryal şunları belirtti:
“Sağlık çalışanına yönelik şiddet ve benzeri suçlar nedeniyle ceza hukuku bakımından yapılabilecek tüm işlemler ve açılabilecek tüm davalar ve yürütülecek işlem safahatı konusunda avukatlık hizmetleri hukuki yardım içinde yer alır.”
Deryal’a göre, “şiddetin karşılıklı olması veya haksız tahrik bulunması gibi mağdur sağlık çalışanının, bu olay nedeniyle aynı zamanda “şüpheli” veya “sanık” durumunda bulunması hallerinde de, sağlık çalışanları mağdur sıfatıyla hukuki yardımdan yararlanabilecekler.”
Deryal, bu hususun sağlık çalışanı için çok önemli bir güvence olduğunu, zira en ağır kusurlu saldırgan sanıkların dahi, savunma refleksi içinde mağdur sağlık çalışanını suçlayarak şikayet edebileceğine ve onu “şüpheli” veya “sanık” durumuna düşürebileceğine vurgu yaptı.
Deryal, sağlık çalışanının hukuki yardım talebine rağmen, Bakanlık Hukuk Müşavirliği’nin bu talebin reddine karar vermesi durumunda, dava açma imkanı bulunup bulunmadığının Yönetmelikte düzenlenmemiş olduğuna değinerek, klişisel görüşünün her idari tasarruf gibi bu idari işlemin de 60 gün içinde mağdur sağlık çalışanı tarafından idari yargıda dava konusu edilebileceği yönünde olduğunu açıkladı.Adem Kesenek
RSS