ANASAYFA arrow right Güncel

Siyanürün Fırat’a ulaşma riski var

Siyanürün Fırat’a ulaşma riski var
YAYINLAMA: 14 Şubat 2024 / 12.12
GÜNCELLEME: 14 Şubat 2024 / 12.40

Türkiye'nin en büyük siyanür havuzunun bulunduğu Erzincan İliç'teki altın madeninde dün saat 14.28'de tonlarca toprak kaydı. Toprak altında kalan 9 işçiye halen ulaşılamadı. Yağmur yağması halinde siyanürün Fırat Nehri'ne karışmasından endişe ediliyor.

Erzincan İliç'teki siyanürlü altın madeni sahasında dün dinamitli çalışmaların da etkisiyle siyanür ve sülfürik asit dağı göçtü. Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin 2010 yılı aralık ayından itibaren altın üretimi yaptığı Çöpler Madeni'nde 10 milyon metreküp toprak 200 metrelik yamaçtan aktı.

Maden sahasında çalışan işçilerden 9'u tonlarca toprağın altında kaldı. Dün akşam saatlerinde başlatılan arama çalışmalarının ikinci gününde de henüz bir sonuca ulaşılamadı.

Şu ana kadar ulaşılamayan işçilerin yakınları da bölgeye gelmeye başladı.

Meteoroloji 12'nci Bölge Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, ekiplerin aramalarını sürdürdüğü İliç'te bugün yağmur yağışı ve hava sıcaklığının 4 derece olması bekleniyor.

Uzmanlar, şiddetli yağış halinde kayan kütleyle birlikte büyük miktarda siyanürün Fırat Nehri'ne karışabileceğini, bu durumun ise bir doğa soykırımına yol açacağını belirtiyor.

Yer Bilimci Prof. Dr. Süleyman Pampal, Habertürk'te verdiği demeçte, Çöpler Altın Madeni'nde meydana gelen toprak kaymasının, altın çıkarımı sırasında kullanılan zehirli siyanür ve diğer kimyasallarla işlem görmüş topraktan oluştuğunu belirtti. İşlem görmüş toprağın, dağ gibi üst üste yığıldığını ve bu yığının Fırat Nehri'ne 700-800 metre gibi çok yakın bir mesafede olduğunu anlatan Pampal, "Fırat'a karışması, bölgedeki tüm yaşamın sona ermesi anlamına gelir. Fırat'a ulaşmasının acilen önlenmesi gerekiyor; o vadinin önü kapatılmalıdır" çağrısında bulundu.

Metalürji Mühendisi Cemalettin Küçük ise topluma doğru bilgi verilmesini isteyerek, şu uyarılarda bulundu: "Artık halka yalan söylenmemesi gerektiğini belirtmek zorundayız. 'Tedbirler alındı, hiçbir kimyasal tehlike yok' gibi yanıltıcı açıklamalar yapılmamalı. Şu an bir risk oluştuğunu kabul etmeliyiz. Bu risk nedir? Siyanürün buharlaşması ve rüzgarın yönüne bağlı olarak insanlar ile hayvanlar için zehirlenme tehlikesi bulunmaktadır. Halkı daha fazla yanıltmayın. Şu ana kadar yapılanlar yeter; kandırma ve para kazanma çabalarına son verin. Artık yalan konuşmayı bırakın, bu ve benzeri faaliyetleri durdurun ve Türkiye'de bu işe bir son verin." 

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *