Kentimizde temmuz ayında başlayan bal hasadı Eylül ayı itibariyle bitti. Ortaya çıkan rekolte bal üreticilerin mutlu etti, yüzünü güldürdü. Gaziantep Arı Yetiştiricileri Birlik Başkanı Nebi Koca, ise yaptığı açıklamada, son yılların en yüksek bal rekoltesine ulaştıklarını ifade etti.
Koca, “Rekolte düşük olacağı endişesiyle birçok üreticinin aracılığı bırakacağı korkusu vardı, ancak rekoltenin yüzde 70 oranında artması arıcılarımızın yüzünü güldürdü. Geçen yıl 420 ton olan bal rekoltemiz bu yıl 550 tona çıktı. Bu gerçekten iyi bir rakam. Yani 130 ton civarında bir artış meydana geldi. Ayrıca rekoltenin yüksek olması aynı zamanda tüketiciye de yansıdı. Eğer rekolte yüksek olmasaydı zahter balı 450 lira olurdu. Çünkü girdi maliyetleri normalin 3 katına çıktı. Dolayısıyla fiyatlarda yükselme yok, zahter balı 280 lira, yayla balı 220 lira, karakovan balının kilosu ise 400 liradan satılıyor” dedi.
Mevsimsel iklim koşullarının etkisiyle rekoltenin yüksek çıktığını kaydeden Başkan Koca, “Kış ayında kar yağması, nisan, mayıs ve haziran ayında ki yağışlar ile birlikte yaz ayında havaların sıcak olması rekoltenin artmasını sağladı. Birinci bal döneminde 275 ton bal elde edilirken, ikinci bal hasat döneminde de aynı şekilde 275 ton bal hasadı elde edildi” ifadelerini kullandı.
Temel arıcılık kursları devam edecek
Başkan Koca, temel arıcılık kurslarının devam edeceği müjdesini verdi. “Pandemi döneminde çok fazla bir çalışma yapılamadı. Dolayısıyla üye sayısında artış değil, hatta düşüş yaşandığını söyleyebiliriz, ama şimdi yeniden başlayacağımız temel arıcılık kurslarımız ile birlikte üye sayısının artacağını düşünüyoruz. Lakin girdi maliyetlerinde yeniden bir yükseliş yaşanırsa arıcılar kazandığını yükselen fiyatlar karşısında kaybeder. Böyle bir endişe taşıyoruz” şeklinde konuşma yaptı.
Enflasyon ve fiyatların yükselmesi her sektör gibi arı sektörünü de olumsuz etkiledi
Arıcıların en büyük girdisinin akaryakıt olduğunu sözlerine ekleyen Gaziantep Arı Yetiştiricileri Birlik Başkanı Nebi Koca, kovanların ise 250 lira arttığını dile getirdi, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Arıcılarımız 5-6 yerden floradan faydalanıp bal edip, arılarını yaşatacaksa akaryakıt zamları nedeniyle 5 yere gideceğine 2 yere gidiyor veya hiç gidemiyor. Bu yılı son 20 yılda arı kolonilerinde en düşük hareketliliğin yaşandığı bir dönem olarak nitelendirebiliriz. Sonuç olarak enflasyonun ve fiyatların yükselmesi her sektör gibi arı sektörünü de olumsuz etkiledi.” Âdem Kesenek
RSS