ANASAYFA arrow right Güncel

Sorunlarımıza çözüm olabilecek yasa teklifleri talep ediyoruz

Sorunlarımıza çözüm olabilecek yasa teklifleri talep ediyoruz
YAYINLAMA: 31 Mart 2023 / 20.36
GÜNCELLEME: 31 Mart 2023 / 20.36
Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Mehmet Yılmaz, “Sorunlarımız devam ediyorken hangi koşulda ne şekilde meslekten men edileceğimizin tartışmaya açılmasını saygısızlık olarak görüyoruz. Her zaman, her yerde söylediğimiz sorunlarımıza çözüm olabilecek yasa teklifleri talep ediyoruz. Yaşatmak için yaşamak ve sağlıklı olmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

Çalışma koşullarımız sağlıklı yaşayabileceğimiz hale getirilmedi

Meydana gelen her afetin yükünü hekim ve sağlık emekçilerinin çektiğini kaydeden Başkan Yılmaz, “Daha da kötüleşen çalışma koşullarımızla ilgili kamu otoritesinden herhangi önemli bir adım gelmedi. Bu da yetmezmiş gibi haklarımızı gasp eden uygulamalarda da halen sınır tanınmıyor. Seçime yaklaşık bir buçuk ay kalmışken, önceki gün aceleyle TBMM’de görüşülmeye başlanan; hekimler için daha fazla hak kaybına neden olacak yasa teklifi bunun son örneği oldu. Üç senedir COVID-19 sağlık çalışanları için meslek hastalığı kabul edilmedi.

Pandemi dönemi ve sonrası için yıpranma payımız yeterli seviyeye çıkarılmadı. Çalışma koşullarımız sağlıklı yaşayabileceğimiz hale getirilmedi. Çalışırken sağlıkta şiddetle, emekliyken yoksullukla boğuşuyoruz. Deprem bölgesinde çalışanlarımızın barınma gibi en temel sorunu bile çözülmedi” dedi.

Yılmaz, “Yanlışlar neticesinde yaşamını yitiren yüzlerce sağlık emekçisi; bilimsel, şeffaf ve emekten yana yönetim anlayışı benimsenseydi halen hayatta olacaklardı. Bu sebeple; bilinmelidir ki haklarımız için verdiğimiz mücadele, bir ölüm kalım mücadelesidir. Yaşamak için, sağlığımızı kaybetmemek için insanca yaşamaya yetmeyecek ücretlendirme sistemine, ağırlaştırılmış çalışma koşullarına, sağlıkta şiddete, toplum sağlığını hiçe sayan politikalara karşı hep birlikteyiz” ifadelerini kullandı.

Ülkemiz, dünyada COVID-19 pandemisinden en çok zarar gören ülkeler arasında

Tüm dünyayı etkileyen COVID-19 pandemisinin başlangıcının üzerinden üç sene geçtiğini hatırlatan Yılmaz, “Ülkemiz, dünyada COVID-19 pandemisinden en çok zarar gören ülkeler arasında. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de üç senede COVID-19 nedenli 100 binin üzerinde ölüm kaydedildi. Türk Tabipleri Birliği’nin fazladan ölüm tespitlerine göre ise; gerçek ölüm sayısının, Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığının üç katından fazla olduğunu biliyoruz. Hayatta kalan milyonların yaşamı da hastalık ve ekonomik kriz başta olmak üzere derinleşen çoklu kriz ortamı nedeniyle daha çekilmez hale geldi. Son üç senede COVID-19 pandemisinin yanında ekonomik kriz, sel, deprem gibi olaylar da özellikle yoksullar için insan eliyle gerçekleştirilen ve önlenebilir felaketlere dönüşerek ciddi yıkımlara neden oldu” açıklamasını yaptı. 

Hem toplumun hem de hekim ve sağlık emekçilerinin hayatları tehlikeye atıldı

Yılmaz, “Kriz ortamlarında sağlık hizmeti ihtiyacının arttığı bir gerçek olsa da krizin boyutlarının kontrol edilebilmesiyle bu ihtiyacın sınırlandırılması da çoğunlukla mümkün. Ancak Türkiye’de gerek COVID-19 pandemisinde gerekse diğer afetlerde hazırlıkların yetersiz olması ve sürecin yönetilmesindeki eksiklikler, kırılgan ve piyasacı sağlık sistemimizle birleşerek tehlikeyi artırdı. Bu nedenle pandemi öncesinde bile baş edilemeyecek düzeyde olan sağlık emekçilerinin çalıştıkları ortamdaki risk ve iş yükü, her bir afette korkunç boyutlara taşındı. COVID-19 salgınının başlangıcından itibaren Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurumlarına yazdığımız onlarca yazı, her gün her doğrultudan yaptığımız uyarılar hiçe sayılarak hem toplumun hem de hekim ve sağlık emekçilerinin hayatları tehlikeye atıldı” diye konuşma yaptı. Fatma Karabacak

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *