Arkeolojik değerler kadar biyolojik çeşitlilik de etkilendi

Zeugma Antik Kenti’ndeki arkeolojik değerler yanında yöredeki biyolojik çeşitliliği de olumsuz etkilediği bildirildi.

Gaziantep Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. İsmail Varol, Birecik barajı ve HES yatırımı sonrasında yörede çok geniş bir alanın su altında kaldığını hatırlattı. Varol, “Birecik barajı yöredeki bitki ve hayvan türlerinin yaşam alanlarını yok etti ya da daralttı” dedi.

Yatırım sonrasında bitki ve hayvan türlerinin yaşam alanlarının su altında kalması yanında yörenin ikliminin değiştiğine dikkat çeken Varol, bu değişimin de pek çok bitki ve hayvan türü için ciddi tehdit olarak algılanması gerektiğini vurguladı.

Sular altında kalan yaşam alanları kaybedildi

Her canlının yaşamını sürdürebileceği alanın sınırlı olduğunu savunan Varol, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her canlının yaşam alanı sınırlıdır. Bazı türlerde bu alan çok dar olabilmektedir. Zeugma Antik Kenti ve çevresinde böylesine endemik ve nesli tükenmekte olan türler bulunmaktadır. Sular altında kalan yaşam alanları artık kaybedilmiştir. Bölgede su tutulmasıyla birlikte değişen iklim koşulları yöredeki yaşam alanlarını tehdit etmektedir. Belirli bir alanda yayılım gösteren canlı türleri biyolojik çeşitlilik olarak tanımlanır. Biyo çeşitliliğe dahil hayvanlar o bölgenin faunasını, bitkiler ise florasını oluşturur. Birecik Barajı ve HES projesi, Zeugma Antik kentindeki arkeolojik değerler yanında yörenin biyo çeşitliliğini de olumsuz etkiledi”