AKP’nin sağlık alanında yaptığı tek icraatın kadrolaşma çalışması olduğunu vurgulayan Çeri, “Sağlığa bütçeden ayrılan payın da yeterli olmadığını belirtirken, 160 katrilyonluk 2004 bütçesinin 66 katrilyonu faize gidecek. Sağlığa ayrılan pay ise sadece %2’ye denk düşen 4 katrilyondur. Oysa sağlığa en az %10 pay ayrılmalıydı” diye konuştu.
Sağlık görevlilerinin ağır koşullarda çalıştığını söyleyen Çeri, “Kamuda istihdam edilen sağlık elemanı açığından dolayı fazla çalışıyoruz. Sağlık Bakanlığının verilerine göre yaklaşık 70.000 eleman ihtiyacı var. SSK, Türkiye’deki sağlık emekçilerinin sadece %19’u ile nüfusun %52’sine hizmet vermektedir. Haftalık mesaimizin, tüm kamu çalışanlarından farklı 45 saat olması yetmiyormuş gibi bir de ayda 100 saati bulan sürelerle nöbet tutuyoruz” diye konuştu.
Sağlık emekçileri zor şartlarda görev yapıyor
Sağlık alanındaki yeni uygulamaların tamamının emekçinin aleyhine işlediğini, bu şartlarda ücret ödeme şartları yeterli olmayan vatandaşın sistem dışında kalacağını belirten Çeri, “Hükümetin sorunları çözeceğiz iddiasıyla gündeme getirdiği genel sağlık Sigortası uygulaması ile sağlık hizmeti almak için çalışanların ücretlerinden %6 pirim kesilmesi öngörülüyor. İşverenin ödeyeceğim %6 pirim ise gider olarak gösterilerek, vergiden düşürülecek tarzda ele alınmaktadır. Prim ödeme gücü olmayanlar, sistem dışına edilecektir. Genel sağlık sigortasında temel teminat paketi ile alınabilecek sağlık hizmetleri tanımlanmakta, poliklinik hizmetleri için bir de halktan katılım payı istenmektedir. Tüm inançlar teminat paketinde yer almamakta ve hangi ilaçların teminat kapsamında olacağı hükmü yönetim kuruluna bırakılmaktadır” şeklinde açıklama yaptı.
RSS