Ağzından kanlar akan yaşlıya yarım saat kimse bakmadı

Ağzından kanlar akan yaşlıya yarım saat kimse bakmadı

50-60 yaşlarındaki hasta bankın üzerinde yatıyor. Ağzından akan kanlar, bankın etrafında bir gölet meydana getirmiş. Çevredekiler «mide kanaması geçiriyor olmalı» diye söyleniyor. Burası Devlet Hastanesi acil servisi, tarih 13 Eylül.

Birkaç tane doktor odada oturuyor. Hemşireler hastanın yüzüne bakarak yanından gelip geçiyorlar.

Yarım saat kadar sonra bir hemşire kanama geçiren yaşlı adama yaklaşarak adım soruyor. Başka biri atılıp,

 -Memik, diyor.

Hemşire geri çıktığı odaya dönüyor. Başka bir görevli:

-Sedye getirin diye, sesleniyor. Sedye öyle ha demeye gelir mi?

Aradan bir 10 dakika daha geçiyor. Bu arada kanama geçiren basta bayılıyor. Sedye geliyor, çevredekiler hastayı sedyeye yerleştiriyorlar, bu arada bir takım evraklar tutuluyor. Nihayet hasta alıp götürülüyor.

Yukarıda okuduklarınız, sabahın erken bir saatinde, henüz fazla hasta olmayan Devlet Hastanesi acil servisindeki insan manzarası.

Maalesef, kılığı düzgün ve parası olmayan biri hastanelerimizde doktor ve hemşirelerden ancak bu kadar ilgi görebiliyor. Bu olay bizim gözlediğimiz bir olay.

Acil servisteki nöbetçi doktor bu süre içinde ne yapmaktadır? Kapıda bekleyen kanamalı bir hastayla ilgilenmekten daha mı önemli işleri vardır?

Parası ve sahibi olan hasta zaten Devlet Hastanesine gitmiyor. Nerece ilgi gösterildiğini gayet iyi biliyor. Parasız ve kimsesiz hastaya da yemin etmiş doktorlarımız rağbet etmiyor.