Yukarıbayır’da hanımlar hayvan pisliğinden, sineklerden, sokak temizliğinden şikayetçi. Kurbanbaba’da kadınlar ve çocuklar günlerini sokakta geçiriyorlar.
Kadınların çoğu doktoru bilmiyor, çocukların oyun aracı toprak
Nazan Hıdıroğlu
Araştırmamıza Yukarıbayır semtinde devam ediyoruz
İlk bakışta bu semtte de gözlenen durum bakımsız dar sokaklar. Bir tek parkı bile olmayan Yukarıbayır semtinin bir de eczanesi var. Diğer bütün özellikleri de yoksul bir semt niteliğini taşımakta. Aileler kalabalık, odalar iki tane. Okuma yazma bilen anne hemen hiç yok. Eğitim bu semtte hiç girmemiş. Doktorla ilgileri yok. Sağlık ocağına kırk yılda bir giriyorlar. Sağlık ocaklarına güvensizlikleri var. Çocuklarının beslenmesine önem vermeye çalışıyorlar ellerinden geldiğince. Ama ellerinden fazla bir şey gelmediğini söylüyorlar. Evlerine et iki ayda yarım kilo zor giriyor. Meyve hiç yiyemiyorlar. Eğlence denen olayı tanımıyorlar. Bazı aileler de televizyon dahi yok. Çocuklar sokakta toz toprak içinde yetişiyor. Sokakta kazanılan kötü alışkanlıkların sonucu evde yenen dayak. Çocukların evde oynayacak oyuncakları yok.
Bu semtte insanlar, sokakların temizlenmediği içinden, evlerde yetiştirilen hayvanların kokusundan yaydığı sineklerden ve hastalıklardan çok şikayetçiler. Ayrıca bu yıl gelirlerinin yetmediğini, hayat pahalılığından çok şikayetçi olduklarını buna bir çözüm bulunması gerektiğini söylüyorlar. Hepsinin tek düşüncesi çocuklarını okutmak. Ama imkanları el verdiğince.
Daha ilerilere gidince semtin uç mahallelerinden birine varıyoruz. Buradan ilerlerde ev görünmüyor artık.
Burası Kurbanbaba mahallesi
Kadınların hepsi kapının önünde. Çocuklar ya yanlarında ya biraz ileride oynuyorlar. Konuşunca anlıyoruz ki çoğu köyden gelmiş. Kocaları genelde seyyar satıcı 20-30 bin lira gelirleri var. 8-10 bin lira ev kirası veriyorlar. Birçok ailenin 12 çocukları var. Üstelik iki kadına bir koca düşüyor. Kuma kadınlar yan yana oturuyor. Kimisi 10 kimisi 15 yıllık evli. Bu kadınların hiçbir eğitimleri yok. Çocukların beslenmesi bakımı sıfırın dahi altında. Hepsi toz toprak içinde yüzleri yara bere dolu. Doktoru hiç tanımamışlar. Anneler arada sağlık ocağına görünmüş ama yapılan tedaviler yararlı olmamış. Doğum kontrolü yapmamışlar. Bundan sonra da yapacağa benzemiyorlar. Hemen hepsinde kadın hastalığı var. Tedavi olamıyorlar önlem alınamıyor.
RSS