Recep Tayyip Erdoğan’ın Antep versiyonu!

Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey, yaptığı açıklamalarla halkı sürekli olarak yanıltıyor, kandırıyor.

Durup dururken bir açıklama. “Efendim tramvay mahkemelik olmasına karşın günde 40 bin yolcu taşıyor.”

Hoppalaaa!

Bir kere 40 bin yolcu sayısı hayali!

İkincisi, güya kendisi çok büyük hizmet yapmış da birileri de mahkemeye vererek buna engel olmaya çalışmış. Yalan.

Tramvay ile ilgili dava açıldığı doğru. Davayı CHP’liler, yanılmıyorsam Yaşar Ağyüz açmıştı. Çünkü, Dr. Asım Güzelbey, kentin Ulaşım Master Planı’nı yaptırmadan tramvay yapmaya kalkıştı. Tramvayı yaparken de hiçbir açıklama yapmadan güzergahı değiştirdi.

Dava, yerinde ve haklı gerekçelere dayanıyordu.

                                   ***

Ben Recep Tayyip Erdoğan ile Dr. Asım Güzelbey’i ilk günden beri birbirine çok benzetiyorum.  

Bir kere ikisi de yalanı su gibi, yani doğal olarak söylüyorlar.

İkilinin karakterlerindeki ikinci benzerlikte son derece sıradan konularda inatlaşmaları…

Mesela halkla inatlaşıyorlar, birlikte çalıştıkları insanlarla inatlaşıyorlar, dış dünya ile inatlaşıyorlar(*).

Üçüncü ortak özellikleri de kendilerince, “Türk milletinin aklının biraz eksik, hafızasınında fazlasıyla zayıf olmasını” keşfetmiş olmaları.

                                               ***

Yalanı söylerken karşı bunu anlarmış, ayıplarmış, kınarmış, umurlarında değil.

Yalanı inarak söylüyorlar, karşıyı da inandırdıklarını sanıyorlar.

Biliyorsunuz, yalancılık bir tür psikolojik hastalık. Ve tıpta bir adı da var.

Sağlam, sağlıklı bir insan, gözünü kırpmadan, hiçbir neden yokken durup oturduk yerde yalan söyler mi?

Söylemez değil mi?

Ama bu ikili ne zaman el altından başka bir iş çevirecek olsa, bir yalanla gündemi, dikkatleri başka yöne çekmek için hemen yalana sarılıyorlar.

                                               ***

Mesela bundan birkaç gün önce, Dr. Asım Güzelbey, geçmiş dönem belediye yönetiminin ödemediği elektrik borçları ile ilgili bir açıklama yaptı.

Celal Doğan zamanında elektrik borcu ödenmemişmiş de şimdi kendisi ödüyormuş.

Celal Doğan hep muhalefet partisinin belediye başkanı olarak görev yaptı. Hizmetlere kaynak ayırabilmek için de mecburen bir kısım borçlar ödenemedi. Ama Dr. Asım Bey, iktidar partisinin belediye başkanı. Hem de astığı astık kestiği kestik bir iktidar partisinin.

Dolayısıyla belediyeye kaynak bulma adı altında “arsa borsası”nın başkanı gibi. Ha bire yeni imar planları, imar uygulamaları diye akıl almaz rantlar yaratılıyor. E bir zahmet bu rantların bir kısmı ile de eletrik borçlarını ödesin yani.

                                               ***

Dün de tramvayın ne kadar büyük bir buluş olduğu, bu dünyanın en büyük buluşunu Antepliler için Dr. Asım Güzelbey’in bulduğu ve de o bu kadar büyük buluşu bulmuşken, birilerinin mahkemeye verdiği açıklandı.

Vallahi, Antep halkının çoğunluğu, büyükşehir belediyesinin toplu ulaşımla ilgili kararlar alırken mutlaka bir Ulaşım Master Planı hazırlatması, ulaşım ile ilgili tasarrufları bu master plan dahilinde yapması gerektiğini bilmez. Dr. Asım Güzelbey’in master plan yaptırmadan pat diye uygulamaya koyduğu tramvayın güzergahını da nedenini, niçinini açıklamadan değiştirdiğini belki hiç hatırlamaz bile.

                                               ***

Ama mesela ben, Kevser Turizm diye bir dolandırıcılık şirketi ve de bu şirketin sahibi olarak Hasan Kalkan diye bir zat hatırlıyorum.

Dr. Asım Bey, koca şehrin toplu taşıma işini bu dolandırıcıya verdi. Adam bu işten milyarları götürürken, yüzlerce belediye otobüsü şoförünün işine son vererek kapıya koydu. Otobüs şoförlerinin karısı, çoluğu, çocuğu günlerce belediyenin önünde Dr. Asım Güzelbey’i protesto etti. O sırada Dr. Asım Bey, belediyeye girip çıkmak için hep arka kapıyı kullanıyordu. Çoğu zaman da polis çağırıyordu, belediyenin önündeki şoför yakınlarını dağıtmak için.

                                               ***

Yetmedi, adam kenti de toplu taşımayı da belediyeyi de dolandırdı.

Toplu taşımada yaşanan kepazelik ve kent halkının rezilliği, Dr. Asım Güzelbey’in ilk ve en önemli falsosuydu.

Sonra, Dr. Asım Bey, dolandırıcı ile rekabete ve inatlaşmaya soyundu.

Belediyenin çöplüğünde nuh nebiden kalma ne kadar hurda otobüs varsa, göreve geldiğinden beri çok geliştirdiği(!) şehrin caddelerine, sokaklarına salıverdi.

O günün gazete arşivleri açıldığında, toplu taşımada yaşanan skandal tüm ayrıntısı ve fotoğrafları ile mevcuttur.

                                               ***

Bugün bile, elimizde bir ulaşım master planı bulunmadığı için, kentin toplu taşıması ile ilgili tüm tasarruflar Dr. Asım Güzelbey’in aklına göre, bir öyle bir böyle, yapboz tahtası gibi, düşe kalka gidiyor. Bir otobüsleri piyasadan çekiyor, bir elektrikli otobüsler alıyor. Bir minibüsleri otobüslerle değiştirmek istiyor.

                                               ***

Peki durup dururken bu saçma sapan, halkı aldatıcı ve yanıltıcı açıklamalara ne gerek var demeyin.

Mesela bugün Gaziantep Mimarlar Odası yönetiminin bir açıklaması var. Sabah’ın manşetinde tüm detayları ile koyabilirsiniz.

Bugün büyükşehir belediye meclisinin gündemine gelecek olan 3 bin hektarlık yeni imar planına dikkat çekiyorlar. Belediyelerin arsa rantı yaratmasından duydukları rahatsızlığı ve kentin geleceğinden duydukları endişeyi kamuoyu ile ve yetkililerle paylaşıyorlar.

Anlayacağınız, Antep halkının tramvayla, fi tarihinde ödenmeyen elektrik borçlarıyla kafası karıştırılırken, Dr. Asım Güzelbey’in meclisi birilerine trilyonluk rantlar yaratmaya çalışıyor.

Kentin imar planları allak bullak ediliyor. Kentin geleceği karartılıyor.

                                               ***

Sizce de bir Recep Tayyip Erdoğan versiyonu ile karşı karşıya değil miyiz?

(*)Psikolojide, inatçılık gösteren kişiler “Kendi düşüncelerine takılıp kalan, ısrarcı biçimde dediğinin kabul edilmesini ve yapılacak olanın kendi dediği şekilde yapılmasını bekleyen, yaptıklarının her yönünü, olası sonuçlarını, başkası için ne anlama geldiğini dikkate almadan hareket eden kişiler” olarak tanımlanıyor.