Asım Bey’in “13 trilyon” yalanı…

Büyükşehir’in kasasında beş kuruş para yokmuş.

Anlayacağınız kasa tamtakır.

Ne yapacak Fatma Şahin?

Aşağı tükürse sakal, yukarı tükürse bıyık!

Giden belediye başkanı partilisi..

Ağzını açıp tek kelime etmeden, yapılanları sineye çekip, neler yapabilirizin derdine düşmekten başka çaresi yok.

Hani, Güzelbey, “Yeni belediye başkanına 13 milyon TL kasada nakit para bırakıyorum” demişti, diyecek oldum.

 Bir belediyeci, “Vadesi gelen borç varmış, o para olduğu gibi gitti” deyince şaşırıp, kaldım.

Belediyenin başına Fatma Şahin gibi, hırslı, planlı çalışan ve başta Başbakan olmak üzere Ankara’daki her makamdan özel torpilli biri geçmese bu tufanın içinden çıkılmasının pek mümkünü yoktu gibi geliyor bana.

                                                               ***

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek biliyorsunuz bundan önceki dönemde Gaziantep Milletvekili idi aynı zamanda. Dolayısıyla Asım Güzelbey ile teşrik-i mesai durumları oldu zaman zaman. Asım Bey belli ki şu klip hazırlar gibi hazırladığı video gösterisi ile onun da gözünü boyamış.

Şimşek dün memleketi Batman’daydı.

Kozluk Belediyesi'nde çok ciddi bir borç yükü olduğunu söyleyen Bakan Şimşek, bunun zaten geleneksel bir durum olduğunu kaydetti ve şöyle konuştu: "Maalesef muhalefetten devraldığımız birçok yerde benzer bir resimle karşılaşıyoruz. 2004 yılında Gaziantep'te büyükşehiri 1.4 katrilyon borçla devralmıştık. Ama çalışarak ortaya bir fark koyduk" diye konuştu.

Mehmet Şimşek düzgün adam. Asım Güzelbey, “Belediyeyi 13 milyon nakit para ile bırakıyorum” dediği için, inanmış, “Biz çalışarak ortaya fark koyduk” diyor.

                                                               ***

Halbuki gerçek öyle mi?

Bir Fatma Hanım’ı arayıp sorsa, herşeyi öğrenecek, kasada değil 13 milyon, 13 kuruş bile olmadığını anlayacak.

Ben de,  kasada para yok dendiğinde inanamadım.  “Asım Bey, gazetecilere acıklı vedasında 13 milyon nakitten söz etti, o paraya ne oldu” diye şaşırarak sordum.

“Vallahi, yutturmacaymış, kasadaki para vadesi gelmiş borç için tutuluyormuş, oraya gitti” denildiğinde şaşırdım.

Fatma Hanım, Sabah’a verdiği röportajda, “Gaziantep ile ilgili hazırlayacağım raporları alıp, Sayın Başbakan’a gideceğim” demişti.

Başbakan Erdoğan, o raporlardan Gaziantep gerçeğini anladığında ne diyeceğini çok merak ediyorum doğrusu…

                                                               ***

Belediye yönetim kadrolarında ciddi anlamda değişiklikler yapılıyor.  Taşlar yerine oturacak ama, biraz zaman alacak.

Zira, yanlışı düzeltmek, işin en zor olanıdır.

Bir belediyeci, “Özellikle son dönem çok boş geçirilmiş. Asım Bey hiç Antep’te oturmamış. Tüm yetkisini genel sekretere kullandırmış. Ortada yapılan hiçbir şey yok” dediğinde güldüm.

“40 tane kardeş şehriniz olsa siz de Antep’te oturamazdınız. Her hafta birine gidilse, yılın hesabı ortada” dedim.

Tüm yetkilerini devrettiği genel sekreter ise Celal Doğan zamanında belediyenin sıradan bir memuruydu. Gerçi şimdi, (Afrika’da hayvan çiftliği, Organize sanayi Bölgesi’nde de büyük bir kimya şirketi) olduğu söyleniyor.

O sıradan memur neden genel sekreter yapılıp da belediye başkanının kullanmaya fırsat bulamadığı yetkilerle donatıldı, anlamak zor.

Bunun yanıtını Asım Bey’in, “Ben adam kullanmayı çok iyi bilirim” veciz sözünde aramak lazım.

Genel sekreterin de sıradan bir memurluktan geldiği noktaya bakılırsa, belli ki o da iyi bir “makam kullanma” uzmanı olmuş.

                                                               ***

Daha önce de yazdım, Fatma Hanım’ın işi gerçekten zor.

Dağlar kadar birikmiş sorunu çözmek için gecesini gündüzüne katacağına mı yansın, onun Türkiye’nin değil, dünyanın en gelişmiş şehirlerinden birinin! belediye başkanı olduğunu zannedenlere derdini mi anlatsın?