Gerçekten de kamera şakası gibi…

Ekmeleddin ne demekmiş?

“Dinin en olgunu, en olgunlaştırdığı isim.”

Adam zaten adıyla AKP’ye Recep Tayyip Erdoğan’a alternatif.

Başka özelliklerini araştırmaya, soruşturmaya, irdelemeye gerek bile yok.

Pes ki ne pes!

AKP’li Şamil Tayyar bile, “Kamera şakası gibi” diyor.

Seçim meydanlarında da herhalde, “Ey ahali! Müslümansa Allahına kadar müslüman, islamsa adına kadar islam işte” denecek…

Şimdi, “Ayıp değil mi?İnsanları ismiyle yargılamak doğru mu?” diyeceksiniz değil mi?

CHP’lilerin bu adayı seçmesinde ismi ve AKP’lilere sempatik gelecek kariyeri en önemli etken olmuştur.

Size her zaman demiyor muyum bu CHP’den ne köy olur, ne kasaba diye…

İlk tepki, AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar’dan geldi.

Twitter hesabından, “Çatı aday belli oldu. Başbakanımızı kutluyorum, hayırlı olsun” dedi.

Şamil Tayyar’ın dileklerine aynen katılıyorum.

Bu CHP’den de, göstereceği adaydan da birşey olmayacağını zaten biliyorduk.

Olsa şaşardık, onlar da bizi şaşırtmadılar.

                                      ***

Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, 1943 yılında Kahire’de doğmuş.

Mısır Ayn Şems Üniversitesi Fen Fakültesi’nden mezun olmuş.

El Ezher Üniversitesi’nde akademik hayata başlamış.

8 yıl İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreterliği yapmış.

Kahire Milli Kütüphanesi’nde ve Ayn Şems Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Osmanlı kültürü ve edebiyatı ile ilgili araştırma ve eğitim çalışmaları yapmış.. 


24 yıl boyunca İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi’nin Genel Direktörlüğü yürütmüş.

1 Ocak 2005’te İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreteri olmuş.

Dikkat ederseniz, yaptığı işler, bulunduğu görevler, ilimsel ve bilimsel çalışmalar hep, oylarına göz dikilen malum hedef kitleye göre..

Zaten tercih nedeni olması da bu yüzden.

                            ***

Tek bunlarla kalsa iyi.

İhsanoğlu, Ürdün Birinci Derece İstiklal Madalyası,

İKÖ Şeref ve Liyakat Sertifikası,

Mısır Cumhuriyeti Liyakat Nişanı sahibi.

2000 yılında Türkiye Devlet Üstün Hizmet Madalyası almış.

Uluslararası Bilim Tarihi Akademisi tarafından Koyre Madalyası’na layık bulunmuş.

Mısır Cumhuriyeti Sanat ve Kültür Nişanı,

Malezya’da en üst sivil unvan olan Tansri unvanı ile onurlandırılmış.

En son 2010 yılında “İslamofobiye karşı verdiği mücadele ve Keşmir konusundaki çabaları” nedeniyle Pakistan’da en yüksek unvan olan Hilal-i Pakistan unvanı
verilmiş.

Recep Tayyip Erdoğan’a bundan dişli rakip mi olur diye düşündü zahir fukaralar!

Şu Kemal Kılıçdaroğlu ve tayfası ne kadar zeki, uyanık ve usta siyasetçiler!

                            ***

CHP, uzun bir zamandan beri, sağa açılmaya uğraşıyor.

Amacı sağ kesimin oylarını almak.

Zaten yukarıdan aşağıya kadronun önemli bir kesimini milliyetçi ve ulusalcılar oluşturuyor.

İçindeki tek tük kendine solcu, sosyal demokrat diyenleri saymazsak, partinin zaten kuruluş zemini itibariyle de var olan milliyetçi, ulusalcı yapısı dört dörtlük oturmuş durumda.

Bu haliyle sağcılardan, milliyetçilerden oy alabildi mi, alıyor mu?

Ne gezeer?

İnsanlar aslı varken taklidine neden oy versin ki?

                                                               ***

Artık, milliyetçi yapının tastamam yerine oturduğuna kanaat getirilmiş olmalı ki, gösterilen cumhurbaşkanı adayı ile,  şimdi de (orada ne aradığını hep merak edip sorguladığım) Hüseyin Aygün’ün söylediği gibi,  CHP’de “siyasal islama açılmadevri” başlamış bulunuyor.

CHP’den bir şey çıkmayacağını biliyorduk ama, en azından

bu kadarını beklemediğimizi de itiraf etmek zorundayız.

Bu çatı adayı, şaşkınlıktan öte üzerimizde ciddi bir şok yarattı.