Kartacalı Komutan Katon

Meşhur Yunan filozofu ve kanun adamı Solon’un farklı bir özelliği vardı. Yunan şehir devletinde kanunları kendi yapardı. Kanunları yaptıktan sonra on senelik bir geziye çıkardı. Bu gezide dünyayı dolaşırdı ve yeni kanun teklifleriyle ülkesine dönerdi.
Dünyanın değişik ülkelerinde gördüğü güzel kanunları kendi ülkesine uyarlardı. Solon yine böyle bir seyahate çıkmıştı. Yolu meşhur Sart’a düştü. Bu meşhur filozofu Sart Kralı Krezüs karşıladı.
Krezüs ünlü bir kraldı. Kral güçlü ordularını, zengin hazinelerini, yüksek binalarını, tiyatro salonlarını Solon’a gösterdi. Bütün bu azametini, haşmetini ve zenginliğini Solon’a gösterdikten sonra şöyle dedi. “Ey Solon! Sen bütün dünyayı dolaştın, binlerce insanı tanıyorsun. Sana göre dünyadaki en bahtiyar kişi kimdir?”
Filozof Solon şöyle cevap verdi; “O kişi Katon’dur, efendim” dedi. Kral Krezüs şaşırmıştı. Bu ismi daha önce hiç duymamıştı. Kral Krezüs hem merak hem de şaşkınlıka “Kimdir bu Katon?” diye sordu. Ünlü filozof Solon, “Katon, Kartacalı bir çiftçidir, efendim” dedi.
“Ama o bir kahramandır. Ülkesi işgale uğrayınca başkomutan olarak ordunun başına geçer, düşmanları silip süpürür. Halkı onu çok sever ve onu alkışlar. ‘Katon başımıza geç! Kralımız sen ol’ diye bağırırlar. Ama o ‘Ben bir çiftçiyim. Ben kral olamam. O işten anlamam. Ben vatandaşlık görevimi yaptım’ der köyüne dönerdi. Ama bu çiftçi halkının kalbinde yer etti” dedi.
Aslında gerçek vatanseverlik işini en güzel şekilde yapmaktır. Kaç kişi böyle bir davranışı sergiler? Kaç kişi krallığı elinin tersi ile iter? Kendini bilen her insanın yapacağı bir davranıştır bu aslında. Yönetime geçen birisi ilk iş cebini doldurmaya çalışıyor. En alt memurundan en üst yöneticisine kadar insanlar dünyalık peşinde. Kral, cumhurbaşkanı, başbakan olup da fakir olan kaç kişi var dünyada?
Bu toplumun işini iyi yapan ve sadece işini yapan çaycıya, müdüre, genel müdüre, mühendise, doktora, öğretmene çok ihtiyacı var. “Bu maaşa bu iş yapılır mı?” diyen insancık, insanlık düşmanıdır. Beğenmiyorsan yapma. O işi yapacak o kadar insan var ki! Adamı çaycı olarak işe almışlar. Bir bakanın yakını... Bir sene sonra adam bir devlet kurumunda genel müdür olmuş. Bu millet Katon gibi adamlar yetiştirmediği müddetçe iflah olmaz.