İstismarcılık, takiyyeciliği solladı

Uludere ile şehit askerin ailesine bıraktığı mektubun ne ilgisi var?

İlgisi yok, istismarı var…

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Uludere katliamı ile ilgili önemli açıklamalarda bulunacağı söylenen grup toplantısında 1994 yılında şehit düşen askerin mektubunu okuyarak uyutmaya çalışıyor bizi.

Birkaç vekili de Erdoğan’ın şehit er üzerinden istismarına göz yaşlarıyla destek veriyorlar.

Ama şehidin babası bile yutmuyor bu tuzağı, “Başbakan, Uludere olayını masumlaştırabilmek, Uludere'den sıyrılabilmesi için o konuşmayı yapmıştır. Zaman zaman şehit ailelerine, şehitlerimize sığınmaktadır Sayın Başbakan" diyor.

                                                               ***

Son dönemlerde bu özellikliklerine bir de istismarcılığı eklediler.

İstismarcılık ki ne istismarcılık!

İstismarcılıkta, takiyyeciliği bile solladılar.

                                                               ***

Eline 18 yıl önce şehit olan askerin ailesine yazdığı mektubunu almış, satır satır okuyor.

Ne yapıyor, şehit askeri istismar ediyor.

Hem de gözünü bile kırpmadan.

İzlerken hayretler içinde, “Ne yapıyor bu adam? Şehit erin mektubunun ne ilgisi var şimdi bu mesele ile” diye şaşırıp kalıyorsunuz.

“Bu kadarı da ayıp vallahi” diyor insanlar.

Bir Başbakana bu kadar acımasızca istismarcılık hiç yakışmıyor!

Şehitlere, şehit yakınlarına zerre saygısı olanın asla kalkışmayacağı türden bir istismar bu.

Şehit Astsubaş Çavuş Serhat Gencer'in babası Mehmet Gencer, "Başbakan, zaman zaman şehit ailelerine, şehitlerimize sığınmaktadır" diyor.

                                               ***

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün hiç gündemde olmayan, kimsenin aklına gelmeyen bir konu attı ortaya.

“Her kürtaj bir Uludere’dir dedi.

Ayıklayın bakalım pirincin taşını!

Karşınızda dörtdörtlük bir Uludere istismarı.

                                               ***

Bombalanan, parçalanan, kilimlere sarılarak, katırlara yüklenip, katarlar halinde sıralanan 34 gencin, çocuğun cesedi ortada dururken, Uludere katliamı üzerinden bir de kadın istismarı.

Kadınlar en az üç tane doğuracak istiyor Başbakan.

Sonra, kürtaj yaptırmayacaklar diyor.

Peki daha sonra ne olacak?

Bunların arkasından başka hangi istismarlar gelecek?

                                                               ***

New York Times, Başbakan Erdoğan’ın kürtajı “cinayet” ve Türk nüfusunu azaltmaya yönelik “sinsice bir plan” olarak nitelediğini belirterek, bu sözlerin “Kökleri İslam’da olan hükümete ilişkin kaygıları yeniden canlandırdığı” yorumunu yapıyor.

Fransız Le Monde gazetesi haberinde, “Türk Kadınlarının Vajinalarının Bekçisi” başlığını kullanıyor.

Kürtaj konusundaki tavrının dile getirildiği yabancı basında Başbakan Erdoğan’ın “Aşırı otoriterleşmesine” vurgu yapılıyor.

Kendisi hiçbir  şeyin hesabını vermiyor ama, üzerine hiç vazife olmayan şeylerin hesabını tutmaya kalkışıyor.

                                               ***

Dün bir arkadaşım, “Çok merak ettiğim bir şey var.  Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin, yapılan keseye kalmıyor ve her yapılanın hesabı mutlaka soruluyor. Başbakan Erdoğan acaba bu düzen hep böyle devam edecek ve benden hiç kimse hesap sormayacak diye mi düşünüyor” diye sordu.

Yanıtı yine kendisi verdi:

Ne kadar yanılıyor!