Kamu emekçileri konfederasyonu KESK 19. Yaşını kutluyor
KESK Gaziantep Yürütme Kurulu tarafından yapılan açıklamada, “KESK’in tarihi elbetteki 19 yıldan ibaret değildir. KESK’in tarihi Türkiye’de demokratik hak ve özgürlükler mücadelesinin tarihi ile bütünleşerek iç içe geçmiştir. Encümen-i Muallim’den TÖS’e TÖB-DER’e, TÜM-DER’e, TÜS-DER’e ulaşan,12 Eylül karanlığını yırtanların tarihi KESK’in, KESK’lilerin tarihidir. Bu ülkenin topraklarında yılmadan yorulmadan yoluna devam eden emekçilerin mücadele tarihinin KESK’in tarihi olduğunu asla unutmadık/unutmayacağız” denildi.
Yapılan açıklamada, “Bu ülkenin emeği ile geçinen tüm kesimlerinin önünde her zaman zorlu süreçler, çetin mücadeleler olduğunu en iyi bilenler KESK’lilerdir. Çünkü KESK güçlünün hukukuna karşı her zaman ezilen, dışlanan, ötekileştirenlerin yanında saf tutmuştur. Bu nedenle demokrasiye susamış bir halka baskı, zor ve şiddetten başka bir şey vaat etmeyenlerin öncelikli hedefleri arasında KESK’’in yer alması şaşırtıcı değildir” görüşüne yer verilerek şöyle denildi: “ Saldırılar karalamalarla, soruşturmalarla, mobbingle, ayrımcılıkla, gözaltılarla, tutuklamalarla, faili meçhullerle ve diğer baskı türleriyle devam etti, ediyor. AKP döneminde baskılar sistematik bir hal aldı. Toplu gözaltı ve tutuklamalarla zirveye ulaştı. Ötekileştirme ve krimanilize politikalarıyla marjinalleştirilmek istendik, isteniyoruz. Son yıllarda sokağa çıktığımız neredeyse tüm eylemlerde saldırıya uğruyor, engelleniyoruz. TİS ve grev hakkımızı kullanmamız her tür mekanizma devreye sokularak engellenmek isteniyor. Uluslararası sözleşmeler ve anayasal haklarımız hiçe sayılıyor. Hükümetin memur kolu konfederasyon ve sendikalar yedek güç olarak devreye sokuluyor.
Ancak mücadeleci kimliği ile her türlü baskı ve sömürünün karşısında yer alan kamu emekçilerinin örgütü KESK önüne çıkarılan tüm engellemelere, baskılara, gözaltı ve tutuklama kuşatmasına inat, mücadele kararlılığıyla hep ayakta kalmıştır. Bundan sonra da dimdik ayakta kalacağından kimsenin şüphesi olmamalıdır. Çünkü KESK faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, savaşa karşı barış, baskılara karşı özgürlük, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliği ve halkların kardeşliği mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.”
KESK Yürütme Kurulu açıklamasında KESK’in ne anlama geldiği, “
KESK, insanca bir yaşam mücadelesinin adıdır.KESK, emekçilerin iradesine iktidarlarının gölgesinde büyüttükleri yandaş konfederasyonla birlikte ipotek altına alanların satış sözleşmelerine, emeğin adının olmadığı bütçelerine teslim olmayacağını haykıranların örgütüdür.
KESK, Emeğinin hakkını almak isteyen, demokratik ve özgür ülke isteyenlerin önündeki engeller artmaya devam ederken “bugün bizim için sadece bir kutlama günü değil, mücadeleyi yükseleme günüdür” diyenlerin konfederasyonudur.KESK, bizi kapı kulu olarak görenlere, baskılarla sindirmeye çalışanlara, grevli toplu sözleşme hakkımızı engelleyerek güvencesiz çalışma koşullarına, açlık sınırına yakın sefalet ücretlerine mahkûm etmek isteyenlere karşı mücadeleyi yükseltenlerin evidir.
KESK, EĞİTİM SEN’dir! SES’idir! TÜM BEL SEN’dir! BES’tir! KÜLTÜR SANAT SEN’dir! ESM’dir! TARIM ORKAM SEN’dir! HABER SEN’dir! YAPI YOL SEN’dir! BTS’dir! DİVES’tir” vurgulaması yapıldı.Sabah
Avrupa Birliği’nin Dışişleri ve Güvenlik Politikası’ndan Sorumlu Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Federica Mogherini, sınır hattında ve Öncüpınar koyteyner kentinde incelemelerde bulundu. Mogherini, Suriye ile ilgili yakınmaların bırakılmasını isteyerek, "Avrupa sağlam bir şekilde Türkiye'nin yanındadır" dedi.
KESK Gaziantep Yürütme Kurulu tarafından yapılan açıklamada, “KESK’in tarihi elbetteki 19 yıldan ibaret değildir. KESK’in tarihi Türkiye’de demokratik hak ve özgürlükler mücadelesinin tarihi ile bütünleşerek iç içe geçmiştir. Encümen-i Muallim’den TÖS’e TÖB-DER’e, TÜM-DER’e, TÜS-DER’e ulaşan,12 Eylül karanlığını yırtanların tarihi KESK’in, KESK’lilerin tarihidir. Bu ülkenin topraklarında yılmadan yorulmadan yoluna devam eden emekçilerin mücadele tarihinin KESK’in tarihi olduğunu asla unutmadık/unutmayacağız” denildi.
Yapılan açıklamada, “Bu ülkenin emeği ile geçinen tüm kesimlerinin önünde her zaman zorlu süreçler, çetin mücadeleler olduğunu en iyi bilenler KESK’lilerdir. Çünkü KESK güçlünün hukukuna karşı her zaman ezilen, dışlanan, ötekileştirenlerin yanında saf tutmuştur. Bu nedenle demokrasiye susamış bir halka baskı, zor ve şiddetten başka bir şey vaat etmeyenlerin öncelikli hedefleri arasında KESK’’in yer alması şaşırtıcı değildir” görüşüne yer verilerek şöyle denildi: “ Saldırılar karalamalarla, soruşturmalarla, mobbingle, ayrımcılıkla, gözaltılarla, tutuklamalarla, faili meçhullerle ve diğer baskı türleriyle devam etti, ediyor. AKP döneminde baskılar sistematik bir hal aldı. Toplu gözaltı ve tutuklamalarla zirveye ulaştı. Ötekileştirme ve krimanilize politikalarıyla marjinalleştirilmek istendik, isteniyoruz. Son yıllarda sokağa çıktığımız neredeyse tüm eylemlerde saldırıya uğruyor, engelleniyoruz. TİS ve grev hakkımızı kullanmamız her tür mekanizma devreye sokularak engellenmek isteniyor. Uluslararası sözleşmeler ve anayasal haklarımız hiçe sayılıyor. Hükümetin memur kolu konfederasyon ve sendikalar yedek güç olarak devreye sokuluyor.
Ancak mücadeleci kimliği ile her türlü baskı ve sömürünün karşısında yer alan kamu emekçilerinin örgütü KESK önüne çıkarılan tüm engellemelere, baskılara, gözaltı ve tutuklama kuşatmasına inat, mücadele kararlılığıyla hep ayakta kalmıştır. Bundan sonra da dimdik ayakta kalacağından kimsenin şüphesi olmamalıdır. Çünkü KESK faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, savaşa karşı barış, baskılara karşı özgürlük, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliği ve halkların kardeşliği mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.”
KESK Yürütme Kurulu açıklamasında KESK’in ne anlama geldiği, “
KESK, insanca bir yaşam mücadelesinin adıdır.KESK, emekçilerin iradesine iktidarlarının gölgesinde büyüttükleri yandaş konfederasyonla birlikte ipotek altına alanların satış sözleşmelerine, emeğin adının olmadığı bütçelerine teslim olmayacağını haykıranların örgütüdür.
KESK, Emeğinin hakkını almak isteyen, demokratik ve özgür ülke isteyenlerin önündeki engeller artmaya devam ederken “bugün bizim için sadece bir kutlama günü değil, mücadeleyi yükseleme günüdür” diyenlerin konfederasyonudur.KESK, bizi kapı kulu olarak görenlere, baskılarla sindirmeye çalışanlara, grevli toplu sözleşme hakkımızı engelleyerek güvencesiz çalışma koşullarına, açlık sınırına yakın sefalet ücretlerine mahkûm etmek isteyenlere karşı mücadeleyi yükseltenlerin evidir.
KESK, EĞİTİM SEN’dir! SES’idir! TÜM BEL SEN’dir! BES’tir! KÜLTÜR SANAT SEN’dir! ESM’dir! TARIM ORKAM SEN’dir! HABER SEN’dir! YAPI YOL SEN’dir! BTS’dir! DİVES’tir” vurgulaması yapıldı.Sabah
Avrupa Birliği’nin Dışişleri ve Güvenlik Politikası’ndan Sorumlu Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Federica Mogherini, sınır hattında ve Öncüpınar koyteyner kentinde incelemelerde bulundu. Mogherini, Suriye ile ilgili yakınmaların bırakılmasını isteyerek, "Avrupa sağlam bir şekilde Türkiye'nin yanındadır" dedi.