ABD'nin her yıl yayınlanan inanç özgürlüğü raporunda Türkiye'ye 22 sayfa ayrıldı. Türkiye'nin kendini laik bir devlet olarak tanımladığı vurgusuyla başlayan raporda OHAL koşulları ve müftü nikahı da hatırlatıldı.
Amerika Dışişleri Bakanlığı'nın her yıl yayınladığı İnanç Özgürlüğü Raporu dün yayınlandı. Toplamda 200 ülke ve bölgenin incelendiği raporda Türkiye'ye 22 sayfa ayrıldı.
Türkiye'nin kendini laik bir devlet olarak tanımladığı vurgusuyla başlayan raporda yaklaşık 2 yıldır devam eden olağanüstü hal uygulaması ve 15 Temmuz 2016'daki darbe teşebbüsünden beri süren operasyonlar da hatırlatıldı.
Raporda "Sürgündeki din adamı Fethullah Gülen cemaatine üye olduğu ifadesiyle en az 50 bin kişi gözaltına alındı ya da tutuklandı.
"Türkiye'de din işlerini düzenleyen Diyanet İşleri Başkanlığı'nın da bulunduğu operasyonlar kapsamında bu kurumdan da 4 binden fazla kişi işten çıkarıldı" ifadeleri yer aldı.
Cem evlerinin statüsü
Raporda Türkiye'de İslam dışında bir dine inananların dini özgürlüklerini yaşayamadığı belirtiliyor.
Devletin Alevileri İslam'a aykırı görmeye ve cem evlerini ibadet yeri olarak kabul etmemeye devam ettiği belirtiliyor.
Alevilerin şiddet tehdidiyle karşı karşıya oldukları söylenilen raporda Türkiye'deki diğer azınlık inanç gruplarının kendi ibadet yerlerini açmak, din adamlarını yetiştirebilmek ve çocuklarının zorunlu din derslerini almaması sağlamak gibi konularda sorun yaşamaya devam ettikleri vurgulanıyor.
Rahip Brunson bölümü
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın İnanç Özgürlüğü Raporu'nun Türkiye kısmında Türkiye'de FETÖ soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Rahip Andrew Brunson da yer aldı.
Raporda ABD Dışişleri Bakanlığı ve Trump'ın 15 Ağustos tarihinde Amerikalı rahibin serbest bırakılması çağrısında bulunduğu hatırlatıldı.
Ayrıca ABD hükümetinin Brunson'ın tutuklanmasıyla ilgili "hukuk dışı" ifadelerine yer verildi.
Ayasofya krizi
Raporda "Ayasofya'nın yasal statüsünün 1935'ten beri müze olmasına rağmen –Türkiyeli parlamenterler de dahil- bazı Müslümanlar Ayasofya'nın cami olması çağrısı yapıyor" ifadelerine yer verildi.
Müftü nikahı vurgusu
Raporda Türkiye parlamentosunun Sunni Müslüman müftülere nikâh yetkisi verilmesi ve bu din adamlarının kamu yetkilileriyle aynı statüye kavuştuğu vurgulandı.
Raporda bu yetkinin 18 yaş altı evliliklere de kapı açabileceği konusundaki endişelere yer verildi ve "Türkiye'de 18 yaş altı evlendirilen kız çocuklarının oranının resmi rakamlara göre yüzde 15" olduğunun altı çizildi. (PT)bianet
Amerika Dışişleri Bakanlığı'nın her yıl yayınladığı İnanç Özgürlüğü Raporu dün yayınlandı. Toplamda 200 ülke ve bölgenin incelendiği raporda Türkiye'ye 22 sayfa ayrıldı.
Türkiye'nin kendini laik bir devlet olarak tanımladığı vurgusuyla başlayan raporda yaklaşık 2 yıldır devam eden olağanüstü hal uygulaması ve 15 Temmuz 2016'daki darbe teşebbüsünden beri süren operasyonlar da hatırlatıldı.
Raporda "Sürgündeki din adamı Fethullah Gülen cemaatine üye olduğu ifadesiyle en az 50 bin kişi gözaltına alındı ya da tutuklandı.
"Türkiye'de din işlerini düzenleyen Diyanet İşleri Başkanlığı'nın da bulunduğu operasyonlar kapsamında bu kurumdan da 4 binden fazla kişi işten çıkarıldı" ifadeleri yer aldı.
Cem evlerinin statüsü
Raporda Türkiye'de İslam dışında bir dine inananların dini özgürlüklerini yaşayamadığı belirtiliyor.
Devletin Alevileri İslam'a aykırı görmeye ve cem evlerini ibadet yeri olarak kabul etmemeye devam ettiği belirtiliyor.
Alevilerin şiddet tehdidiyle karşı karşıya oldukları söylenilen raporda Türkiye'deki diğer azınlık inanç gruplarının kendi ibadet yerlerini açmak, din adamlarını yetiştirebilmek ve çocuklarının zorunlu din derslerini almaması sağlamak gibi konularda sorun yaşamaya devam ettikleri vurgulanıyor.
Rahip Brunson bölümü
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın İnanç Özgürlüğü Raporu'nun Türkiye kısmında Türkiye'de FETÖ soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Rahip Andrew Brunson da yer aldı.
Raporda ABD Dışişleri Bakanlığı ve Trump'ın 15 Ağustos tarihinde Amerikalı rahibin serbest bırakılması çağrısında bulunduğu hatırlatıldı.
Ayrıca ABD hükümetinin Brunson'ın tutuklanmasıyla ilgili "hukuk dışı" ifadelerine yer verildi.
Ayasofya krizi
Raporda "Ayasofya'nın yasal statüsünün 1935'ten beri müze olmasına rağmen –Türkiyeli parlamenterler de dahil- bazı Müslümanlar Ayasofya'nın cami olması çağrısı yapıyor" ifadelerine yer verildi.
Müftü nikahı vurgusu
Raporda Türkiye parlamentosunun Sunni Müslüman müftülere nikâh yetkisi verilmesi ve bu din adamlarının kamu yetkilileriyle aynı statüye kavuştuğu vurgulandı.
Raporda bu yetkinin 18 yaş altı evliliklere de kapı açabileceği konusundaki endişelere yer verildi ve "Türkiye'de 18 yaş altı evlendirilen kız çocuklarının oranının resmi rakamlara göre yüzde 15" olduğunun altı çizildi. (PT)bianet
RSS