TOBB toplantısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, protokol sırasında oturan Kılıçdaroğlu’nu eliyle işaret ederek “Bu ülkenin Başbakanı'na defayetle ‘Diktatör’ yakıştırmasını yapan bir muhalefet var. ‘Diktatör’ ifadesini kullanan kişiler var, karşımda şuan bulunuyorlar. Tayyip Erdoğan diktatör olacak sen meydanlarda dolaşacaksın. Öyle mi? Diktatörün olduğu bir ülkede bunu yapamazsın.Ama bu tür yakıştırmalarla ülkenin, milletin huzurunu bozarsınız” dedi.
Başbakan Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) 70. Mali Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, 12 yıl boyunca TOBB ile ve TOBB’un tüm mensuplarıyla birlikte çalıştıklarını belirterek, “Türkiye ekonomisini büyüttük. AB sürecinde TOBB’la birlikte yürüdük.Türkiye’nin itibarının artması için, ay yıldızlı bayrağımızın daha özgür dalgalanması için, Türkiye’nin daha fazla tanınması, yatırımlarımızın dünyaya yayılması için birlikte yürüdük.Ecdadımız tarih boyunca nereye ulaştıysa, biz de siz de oralara ulaşmaya gayret ettik.Sizlerde oralara ulaşmak için gayret ettiniz.Zaman zaman mazlumun elinden tuttuk.Zaman zaman afetlere birlikte ulaştık.Vizeleri birlikte kaldırdık” dedi.
Erdoğan, 2002 yılında 42 ülkeye vizesiz girebilen bir ülke olduklarını anımsatarak, “Şu anda 70 ülkeye bugün vizesiz girebilen bir ülke konumuna geldik. Bunlar tabii ki durup dururken olmadı.Bu ilişkilerimizin ne denli olumlu istikamette geliştiğinin en güzel ifadesidir. Türkiye içerisinde 81 vilayetin kalkınması için birlikte mücadele verirken, birlikte Somali dedik, Filistin dedik, Suriye dedik, Myanmar dedik, Bosna Hersek dedik” diye konuştu. Erdoğan, 12 yıl boyunca kamu ve özel sektörle bir araya geldiklerini, sadece ekonomiyi birlikte büyütmediklerini, refahı arttırdıklarını, demokrasinin standartlarını da büyüttüklerini belirtti.
30 Mayıs 2013 ile 30 Mart 2014 arasında yaşanan hadiselerin iş dünyasına çok önemli mesajlar verdiğini kaydeden Erdoğan, “TOBB’un delegeler arasında yaptığı anketi inceledim. Anket yapılan delegelerin yüzde 32’si son bir yılda satışların arttığını, yüzde 34’ünün satışların azaldığını, yüzde 34’ü ise satışların aynı kaldığını ifade ediyor.TOBB delegeleri çoğunlukla satışların artacağını, çalışan sayısının çoğalacağını, ihracatın yükseleceğini düşünüyorlar.Ekonomik büyümeye ilişkin umutların da yüksek olduğunu bu anketten görüyoruz.Bu tablo çok şeyi anlatıyor.Sokak eylemlerinin, içeride ve dışarıda yürütülen karalama kampanyalarının, özellikle de demokrasiye seçilmiş hükümete yönelik darbe girişimlerinin ekonomiye nasıl bir bedel ödettiğini, nasıl bir yük yüklediğini bu ankette açıkça ortaya koyuyor” dedi.
Basın özgürlüğü yok denilen bir ülkede son 1 yıldır, aylardır, özellikle son haftalarda, hükümet için Başbakan için ağza alınmayacak hakaretlerin manşete çekildiğini dile getiren Erdoğan, “Madende şehit olan kardeşlerimiz için ‘onlar Ak Parti mitingine geldiler. Dolaysıyla onlara müstahaktır’ diyen köşe yazarları çıktı.Acaba onlar CHP’nin MHP’nin mitingine de gitmiyorlar mıydı?Soma’da biz yüzde 42 aldıysak, CHP ve MHP’nin yüzde 20’lerde oy aldılar.Onların da mitinglerine de baretli kardeşlerimiz gittiler.Böyle bir yaklaşım nasıl yapılabilir?Böyle bir köşe yazarlığı olabilir mi? Aynı patronun başka bir köşe yazarı ‘ne şehit ne gazi,…niyazi’ diyor. Bu ne densizliktir?Böyle bir nefret suçu aleni olarak bu ülkede işlenebiliyor.Bütün bunlar bu şekilde işlenebilirken, hala bu ülkede basın özgürlüğü yok deniyor.Polis, asker, bekçi şehit edenler hapse konuluyor, adları hapisteki gazeteci oluyor.Her gün sokaklarda terör estiriliyor ve esnafımız mağdur ediliyor, huzur bozuluyor, her nasılsa o ülkede özgürlükler olmuyor. Bu bir algı operasyonudur ve bu operasyonun hedefi de şahsım, arkadaşlarım değil, 77 milyondur” ifadelerini kullandı.ANKA
Başbakan Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) 70. Mali Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, 12 yıl boyunca TOBB ile ve TOBB’un tüm mensuplarıyla birlikte çalıştıklarını belirterek, “Türkiye ekonomisini büyüttük. AB sürecinde TOBB’la birlikte yürüdük.Türkiye’nin itibarının artması için, ay yıldızlı bayrağımızın daha özgür dalgalanması için, Türkiye’nin daha fazla tanınması, yatırımlarımızın dünyaya yayılması için birlikte yürüdük.Ecdadımız tarih boyunca nereye ulaştıysa, biz de siz de oralara ulaşmaya gayret ettik.Sizlerde oralara ulaşmak için gayret ettiniz.Zaman zaman mazlumun elinden tuttuk.Zaman zaman afetlere birlikte ulaştık.Vizeleri birlikte kaldırdık” dedi.
Erdoğan, 2002 yılında 42 ülkeye vizesiz girebilen bir ülke olduklarını anımsatarak, “Şu anda 70 ülkeye bugün vizesiz girebilen bir ülke konumuna geldik. Bunlar tabii ki durup dururken olmadı.Bu ilişkilerimizin ne denli olumlu istikamette geliştiğinin en güzel ifadesidir. Türkiye içerisinde 81 vilayetin kalkınması için birlikte mücadele verirken, birlikte Somali dedik, Filistin dedik, Suriye dedik, Myanmar dedik, Bosna Hersek dedik” diye konuştu. Erdoğan, 12 yıl boyunca kamu ve özel sektörle bir araya geldiklerini, sadece ekonomiyi birlikte büyütmediklerini, refahı arttırdıklarını, demokrasinin standartlarını da büyüttüklerini belirtti.
30 Mayıs 2013 ile 30 Mart 2014 arasında yaşanan hadiselerin iş dünyasına çok önemli mesajlar verdiğini kaydeden Erdoğan, “TOBB’un delegeler arasında yaptığı anketi inceledim. Anket yapılan delegelerin yüzde 32’si son bir yılda satışların arttığını, yüzde 34’ünün satışların azaldığını, yüzde 34’ü ise satışların aynı kaldığını ifade ediyor.TOBB delegeleri çoğunlukla satışların artacağını, çalışan sayısının çoğalacağını, ihracatın yükseleceğini düşünüyorlar.Ekonomik büyümeye ilişkin umutların da yüksek olduğunu bu anketten görüyoruz.Bu tablo çok şeyi anlatıyor.Sokak eylemlerinin, içeride ve dışarıda yürütülen karalama kampanyalarının, özellikle de demokrasiye seçilmiş hükümete yönelik darbe girişimlerinin ekonomiye nasıl bir bedel ödettiğini, nasıl bir yük yüklediğini bu ankette açıkça ortaya koyuyor” dedi.
Basın özgürlüğü yok denilen bir ülkede son 1 yıldır, aylardır, özellikle son haftalarda, hükümet için Başbakan için ağza alınmayacak hakaretlerin manşete çekildiğini dile getiren Erdoğan, “Madende şehit olan kardeşlerimiz için ‘onlar Ak Parti mitingine geldiler. Dolaysıyla onlara müstahaktır’ diyen köşe yazarları çıktı.Acaba onlar CHP’nin MHP’nin mitingine de gitmiyorlar mıydı?Soma’da biz yüzde 42 aldıysak, CHP ve MHP’nin yüzde 20’lerde oy aldılar.Onların da mitinglerine de baretli kardeşlerimiz gittiler.Böyle bir yaklaşım nasıl yapılabilir?Böyle bir köşe yazarlığı olabilir mi? Aynı patronun başka bir köşe yazarı ‘ne şehit ne gazi,…niyazi’ diyor. Bu ne densizliktir?Böyle bir nefret suçu aleni olarak bu ülkede işlenebiliyor.Bütün bunlar bu şekilde işlenebilirken, hala bu ülkede basın özgürlüğü yok deniyor.Polis, asker, bekçi şehit edenler hapse konuluyor, adları hapisteki gazeteci oluyor.Her gün sokaklarda terör estiriliyor ve esnafımız mağdur ediliyor, huzur bozuluyor, her nasılsa o ülkede özgürlükler olmuyor. Bu bir algı operasyonudur ve bu operasyonun hedefi de şahsım, arkadaşlarım değil, 77 milyondur” ifadelerini kullandı.ANKA