BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kayapınar Belediyesi Cigerhun Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen BDP Parti Meclisi toplantısına verilen arada gazetecilerin çözüm sürecine ilişkin sorularını yanıtladı.
"Sürecin tıkanma durumu şu anda söz konusu değil ama böyle giderse tıkanmayacak diye birşey yok" diyen Demirtaş, şöyle konuştu:
"Şu anda bir tıkanmadan söz etmiyoruz. Fakat hükümetin atması gereken adımlarda lakayıtlık, ciddiyetsizlik var. Meseleyi derin anlamak ve stratejik yaklaşmak yerine öyle tek taraflı bildiğini okuma tarzı var. Bu süreci zorlayabilir.Hükümeti bu konuda uyarıyoruz.Yaptığımız görüşmelerde edindiğimiz izlenimleri bu şekilde aktarıyoruz.Sürecin tıkanma durumu şu anda söz konusu değil ama böyle giderse tıkanmayacak diye birşey yok.Bu uyarıları şimdiden yapıyoruz. Hükümetin ciddi yaklaşması ve tek taraflı paket dayatmasından vazgeçmesi, kollektif ortaklaşa, katılımcı bir şekilde hazırlanan paketleri parlamentoya sunması daha doğru olur."
Öcalan'ın cezaevindeki yeri değişti
İmralı'da cezaevinde hükümlü bulunan Abdullah Öcalan'ın cezaevindeki yerinin değiştiğini ve daha geniş bir yere nakledildiğini ifade eden Demirtaş, şunları söyledi:"Oda, 1999 yılında ilk götürüldüğünde konulduğu odadır. Daha doğrusu hücredir. Yeni yeri eski hücresinden birkaç metre kadar daha büyük bir hücredir. Yeni bir oda ve yapı değil.Cezaevi içerisinde yandaki daha geniş odaya, hücreye nakledilmiş durumda. İmralı cezaevi başlı başına tecrit sistemidir.Sayın Öcalan kaldığı sürece tecrit sisteminin bitmesi imkansızdır.İmralı'nın kapanması lazım, bizim beklentimiz odur. Orada yapılan bir değişiklik şu an itibarıyla sağlık açısından kısmen daha iyidir diyebiliriz ama kalıcı çözüm bu değil."
İmralı'da çekilen fotoğraflara da değinen Demirtaş, "İmralı'da fotoğraflar çekildi ama ne zaman bize verilir bilmiyoruz. Bakanlığın yetkisinde olan bir şey.Yakın zamanda almak istiyoruz.Bu son derece normal.Bütün cezaevlerinde tutuklu, hükümlülerle fotoğraflar çekiliyor.İmralı cezaevinde de eğer Türkiye Cumhuriyeti'nin hukuku uygulanıyorsa ki uygulanmıyor bildiğimiz kadarıyla, bu konuda sıkıntı olmaması lazım, fotoğrafların verilmesi lazım" dedi.
PKK'nın çekilmesi
Demirtaş, PKK'nın çekilmesi ilgili soruyu da şöyle yanıtladı:"Rakamlar üzerinde çok durmamak lazım. Yüzde 100 çatışmasızlık var, ölümler durdu.Halk bundan dolayı sevinçlidir, destek var sürecin ilerlemesine doğru.Dolayısıyla rakamlara takılarak konuşmak doğru olmaz.Hükümetin önünde bir görev var. Ciddi demokratikleşme adımları atılması gerekiyor.Sayın Başbakanın daha çok buna yoğunlaşması lazım.Bu tür şeylere takılıp süreci bulandırmanın bir anlamı yok.Hükümet sağlıklı adımlar atarsa sürecin önünde hiçbir engel kalmaz. Hükümetin önünde birkaç gün daha süre var. Doğru kullanması gerekir.Parlamento açılacak sonra yerel seçimler var. Hükümet bu süreyi doğru kullanırsa bizlerle, muhalefetle ortaklaşırsa, halkın beklentileri doğrultusunda adımlar atarsa hiçbir kaygımız olmaz.Ama bunları dikkate almayan bir pratik ortaya çıkarsa hepimizde kaygı artar. Öyle devasa adımlar atılmış değil. Tabii ki adımlar karşılıklı yürüdü.PKK'nın attığı adım, ateşkes, rehinelerin serbest bırakılması ve geri çekilme.Bütün bunlar gerçekten ciddi adımlar.Hükümetin de buna karşılık ortaya çıkan zemini doğru değerlendirip demokratikleşme konusunda somut adımlar atması lazım.Hükümet 'sıfır adım attı' demiyor hiçkimse.Ama atılan adımlarda 'Kürt sorununu çözdü, muaazzam bir demokrasiye kavuştuk' falan demesin kimse. Eksiklikler henüz tamamlanmış değil."AA
"Sürecin tıkanma durumu şu anda söz konusu değil ama böyle giderse tıkanmayacak diye birşey yok" diyen Demirtaş, şöyle konuştu:
"Şu anda bir tıkanmadan söz etmiyoruz. Fakat hükümetin atması gereken adımlarda lakayıtlık, ciddiyetsizlik var. Meseleyi derin anlamak ve stratejik yaklaşmak yerine öyle tek taraflı bildiğini okuma tarzı var. Bu süreci zorlayabilir.Hükümeti bu konuda uyarıyoruz.Yaptığımız görüşmelerde edindiğimiz izlenimleri bu şekilde aktarıyoruz.Sürecin tıkanma durumu şu anda söz konusu değil ama böyle giderse tıkanmayacak diye birşey yok.Bu uyarıları şimdiden yapıyoruz. Hükümetin ciddi yaklaşması ve tek taraflı paket dayatmasından vazgeçmesi, kollektif ortaklaşa, katılımcı bir şekilde hazırlanan paketleri parlamentoya sunması daha doğru olur."
Öcalan'ın cezaevindeki yeri değişti
İmralı'da cezaevinde hükümlü bulunan Abdullah Öcalan'ın cezaevindeki yerinin değiştiğini ve daha geniş bir yere nakledildiğini ifade eden Demirtaş, şunları söyledi:"Oda, 1999 yılında ilk götürüldüğünde konulduğu odadır. Daha doğrusu hücredir. Yeni yeri eski hücresinden birkaç metre kadar daha büyük bir hücredir. Yeni bir oda ve yapı değil.Cezaevi içerisinde yandaki daha geniş odaya, hücreye nakledilmiş durumda. İmralı cezaevi başlı başına tecrit sistemidir.Sayın Öcalan kaldığı sürece tecrit sisteminin bitmesi imkansızdır.İmralı'nın kapanması lazım, bizim beklentimiz odur. Orada yapılan bir değişiklik şu an itibarıyla sağlık açısından kısmen daha iyidir diyebiliriz ama kalıcı çözüm bu değil."
İmralı'da çekilen fotoğraflara da değinen Demirtaş, "İmralı'da fotoğraflar çekildi ama ne zaman bize verilir bilmiyoruz. Bakanlığın yetkisinde olan bir şey.Yakın zamanda almak istiyoruz.Bu son derece normal.Bütün cezaevlerinde tutuklu, hükümlülerle fotoğraflar çekiliyor.İmralı cezaevinde de eğer Türkiye Cumhuriyeti'nin hukuku uygulanıyorsa ki uygulanmıyor bildiğimiz kadarıyla, bu konuda sıkıntı olmaması lazım, fotoğrafların verilmesi lazım" dedi.
PKK'nın çekilmesi
Demirtaş, PKK'nın çekilmesi ilgili soruyu da şöyle yanıtladı:"Rakamlar üzerinde çok durmamak lazım. Yüzde 100 çatışmasızlık var, ölümler durdu.Halk bundan dolayı sevinçlidir, destek var sürecin ilerlemesine doğru.Dolayısıyla rakamlara takılarak konuşmak doğru olmaz.Hükümetin önünde bir görev var. Ciddi demokratikleşme adımları atılması gerekiyor.Sayın Başbakanın daha çok buna yoğunlaşması lazım.Bu tür şeylere takılıp süreci bulandırmanın bir anlamı yok.Hükümet sağlıklı adımlar atarsa sürecin önünde hiçbir engel kalmaz. Hükümetin önünde birkaç gün daha süre var. Doğru kullanması gerekir.Parlamento açılacak sonra yerel seçimler var. Hükümet bu süreyi doğru kullanırsa bizlerle, muhalefetle ortaklaşırsa, halkın beklentileri doğrultusunda adımlar atarsa hiçbir kaygımız olmaz.Ama bunları dikkate almayan bir pratik ortaya çıkarsa hepimizde kaygı artar. Öyle devasa adımlar atılmış değil. Tabii ki adımlar karşılıklı yürüdü.PKK'nın attığı adım, ateşkes, rehinelerin serbest bırakılması ve geri çekilme.Bütün bunlar gerçekten ciddi adımlar.Hükümetin de buna karşılık ortaya çıkan zemini doğru değerlendirip demokratikleşme konusunda somut adımlar atması lazım.Hükümet 'sıfır adım attı' demiyor hiçkimse.Ama atılan adımlarda 'Kürt sorununu çözdü, muaazzam bir demokrasiye kavuştuk' falan demesin kimse. Eksiklikler henüz tamamlanmış değil."AA
RSS