ABD, İngiltere ve Fransa’nın Suriye rejimine yönelik füze baskınlarına ilişkin değerlendirmelerin devam ettiği ABD medyasında, saldırının ardından neler olacağı da tartışılıyor. New York Times gazetesi, baskınların Esad rejimine kimyasal silahlar kullanımı konusunda bir uyarı olmakla birlikte Suriye’de bir rejim değişikliğinin aranmadığının da net biçimde ortaya konulduğunu düşünüyor.
New York Times, üç müttefikin Suriye rejimine ait bazı tesislere füze saldırısında bulunmasından sonra durumun, yıllarca iç savaşın acılarıyla yaşayan Suriyelilerin çoğu için pek değişmediğini, çatışmaların devam ettiğini vurgulayarak girdiği geniş haberinde bazılarına göre Suriye’deki savaşı durdurmanın “tek gerçekçi yolu”nun, Beşar Esad’ın Rusya ve İran’ın desteğiyle iktidarda kalacağını kabul etmekten geçtiğini belirtiyor. Gazete şöyle devam ediyor:
“Diyorlar ki toplar sustuğunda Suriye’nin diğer kayda değer sorunları ele alınabilecek. Yani, kuzeyde Türkiye ile Kürtler arasındaki mücadele, İran ile İsrail arasındaki gölge savaşı ve mültecilerin dönebilmesi için yıkılan toplumların yeniden inşaası.”
Ancak Esad’a boyun eğilmesinin, savaştaki vahşeti nedeniyle cezalandırılması gerektiğine inanan Washington ve diğer Batılı başkentlerde kabul edilemez olduğunu ve Esad’ın iktidarda kaldığı sürece ülkenin yeniden inşaasına katkı yapmamaya yemin edildiğini vurgulayan gazeteye göre, başkaları ise Batı’nın Esad’ı cezalandırma çabalarının sıradan Suriyeliler için yaşamı daha da kötüleştireceğini savunuyor.
Bu çerçevede Oklahoma Üniversitesi Ortadoğu Etüdleri Merkezi Direktörü Joshua Landis’in “Esad’ı cezalandırmıyorsunuz, cezalandırdığınız yoksul Suriye halkı. Amerika’nın hedefleri, terörle mücadele, istikrarlaştırma ve mültecilerin dönüşü ise eğer bütün bunlar başarısız kalacak” uyarısını yansıtan gazete, hafta sonundaki operasyon için şunları da yazıyor:“Baskınlar, Esad’ı devirmek, onun güçlerini destekleyen Rus ve İranlı müttefiklerine zarar vermek veya sivillerin şiddetten korumak gibi amaçları taşımıyordu. Aslında ihtilafın genel dinamiklerini değiştirmemek ve ABD’nin içine daha da sürüklenmesini engellemek için çok titiz bir biçimde planlandı ve gerçekleştirildi."
New York Times, bunun ardından “Batı’nın daha fazla müdahaleye olan direnişi, Rusya ve İran ve elbette ki Esad için iyi haber” değerlendirmesini de yaptığı haberinde “Baskınların başlıca mesajı, Esad’ın kimyasal silahları kullanamayacağı, ikincil mesajı ise Esad ne yaparsa yapsın Batı, onu iktidarda bırakacağıdır” görüşünü dile getiriyor.
Suriye’deki mevcut durumuna da vurgu yapan gazete, “Türkler, kuzeyde kentleri yönetiyor, ABD, doğuda Kürtlerin liderliğindeki milislerle birlikte çalışıyor, Rusya ve İran ise ülkenin geri kalan bölümünde Esad’a isyancıların köklerini kazmaya yardım ediyor” ifadelerini kullandığı haberinde “bu aşamada hiç kimsenin bu güçlerin arasında kalıcı bir barışın arabuluculuğunu yapmak için gerçekçi bir planı olduğu gibi görünmüyor” diyor.
-“TEK ÇÖZÜM RUSYA VE ABD ARASINDA”-
Esad’ın iktidarda kalması durumunda komşu ülkelerdeki mültecilerin dönüşünü caydıracağı görüşündeki Beyrut’taki Carnegie Ortadoğu Merkezi Direktörü Maha Yahya'ya göre ise “tek çözüm, Rusya ve ABD arasında, Türkiye ve İran gibi başka güçlerin de katılmaları sağlanabileceği bir anlaşma" ancak böyle bir anlaşma, Trump Yönetimi’nin ilgilenmediği “yoğun diplomatik çabaları” gerektiriyor.ANKA
New York Times, üç müttefikin Suriye rejimine ait bazı tesislere füze saldırısında bulunmasından sonra durumun, yıllarca iç savaşın acılarıyla yaşayan Suriyelilerin çoğu için pek değişmediğini, çatışmaların devam ettiğini vurgulayarak girdiği geniş haberinde bazılarına göre Suriye’deki savaşı durdurmanın “tek gerçekçi yolu”nun, Beşar Esad’ın Rusya ve İran’ın desteğiyle iktidarda kalacağını kabul etmekten geçtiğini belirtiyor. Gazete şöyle devam ediyor:
“Diyorlar ki toplar sustuğunda Suriye’nin diğer kayda değer sorunları ele alınabilecek. Yani, kuzeyde Türkiye ile Kürtler arasındaki mücadele, İran ile İsrail arasındaki gölge savaşı ve mültecilerin dönebilmesi için yıkılan toplumların yeniden inşaası.”
Ancak Esad’a boyun eğilmesinin, savaştaki vahşeti nedeniyle cezalandırılması gerektiğine inanan Washington ve diğer Batılı başkentlerde kabul edilemez olduğunu ve Esad’ın iktidarda kaldığı sürece ülkenin yeniden inşaasına katkı yapmamaya yemin edildiğini vurgulayan gazeteye göre, başkaları ise Batı’nın Esad’ı cezalandırma çabalarının sıradan Suriyeliler için yaşamı daha da kötüleştireceğini savunuyor.
Bu çerçevede Oklahoma Üniversitesi Ortadoğu Etüdleri Merkezi Direktörü Joshua Landis’in “Esad’ı cezalandırmıyorsunuz, cezalandırdığınız yoksul Suriye halkı. Amerika’nın hedefleri, terörle mücadele, istikrarlaştırma ve mültecilerin dönüşü ise eğer bütün bunlar başarısız kalacak” uyarısını yansıtan gazete, hafta sonundaki operasyon için şunları da yazıyor:“Baskınlar, Esad’ı devirmek, onun güçlerini destekleyen Rus ve İranlı müttefiklerine zarar vermek veya sivillerin şiddetten korumak gibi amaçları taşımıyordu. Aslında ihtilafın genel dinamiklerini değiştirmemek ve ABD’nin içine daha da sürüklenmesini engellemek için çok titiz bir biçimde planlandı ve gerçekleştirildi."
New York Times, bunun ardından “Batı’nın daha fazla müdahaleye olan direnişi, Rusya ve İran ve elbette ki Esad için iyi haber” değerlendirmesini de yaptığı haberinde “Baskınların başlıca mesajı, Esad’ın kimyasal silahları kullanamayacağı, ikincil mesajı ise Esad ne yaparsa yapsın Batı, onu iktidarda bırakacağıdır” görüşünü dile getiriyor.
Suriye’deki mevcut durumuna da vurgu yapan gazete, “Türkler, kuzeyde kentleri yönetiyor, ABD, doğuda Kürtlerin liderliğindeki milislerle birlikte çalışıyor, Rusya ve İran ise ülkenin geri kalan bölümünde Esad’a isyancıların köklerini kazmaya yardım ediyor” ifadelerini kullandığı haberinde “bu aşamada hiç kimsenin bu güçlerin arasında kalıcı bir barışın arabuluculuğunu yapmak için gerçekçi bir planı olduğu gibi görünmüyor” diyor.
-“TEK ÇÖZÜM RUSYA VE ABD ARASINDA”-
Esad’ın iktidarda kalması durumunda komşu ülkelerdeki mültecilerin dönüşünü caydıracağı görüşündeki Beyrut’taki Carnegie Ortadoğu Merkezi Direktörü Maha Yahya'ya göre ise “tek çözüm, Rusya ve ABD arasında, Türkiye ve İran gibi başka güçlerin de katılmaları sağlanabileceği bir anlaşma" ancak böyle bir anlaşma, Trump Yönetimi’nin ilgilenmediği “yoğun diplomatik çabaları” gerektiriyor.ANKA
RSS