Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Ana Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Binnur Yeşilyaprak’ın konuşmacı olduğu etkinliğin açılışında konuşan SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, adayların tercihlerini etkileyen en önemli kişilerin, rehber öğretmenleri olduğunu söyledi.
Üniversite adaylarını yönlendiren üç önemli faktör olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Dağlı, “Bunlardan ilki aile ve çevresel faktörler, ikinci faktör çocuğun kendi tercihi, üçüncü ve en önemli faktör ise rehber öğretmenlerimiz” dedi.
Aday öğrencilerle bir araya geldiğinde, tercih yaparken rehber öğretmenlerini mutlaka dinlemelerini istediğini ifade eden Prof. Dr. Dağlı, “Çünkü bu işin eğitimini alan ve gençleri doğru yönlendirecek olan sizlersiniz” diye konuştu.
“Bu güzel organizasyona ev sahipliği yapmaktan, kıymetli konuşmacımızla, siz değerli konuklarımızı bir araya getirmekten dolayı çok mutluyuz” diyen Prof. Dr. Dağlı, şunları kaydetti:
“SANKO Üniversitesi’nin kapıları sizlere her zaman açık. İstediğiniz zaman öğrencilerinizle beraber gelerek bizleri ziyaret edebilirsiniz. Bu tür organizasyonlarımız devam edecek. Hepiniz hoş geldiniz. Keyifli ve verimli bir eğitim olacağına inanıyor, Prof. Dr. Binnur Yeşilyaprak Hocamıza ve katılımınız için sizlere teşekkür ediyorum.”
Prof. Dr. Binnur Yeşilyaprak ise etkinlikte “21. Yüzyılın Yetkinliği: Duygusal Zeka” konulu bir sunum yaptı.
- yüzyılın iş yaşamında başarılı olmak için sadece yüksek zekaya sahip olmanın tek başına yeterli olmadığını, duygusal zekanın da yüksek olması gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Yeşilyaprak, “Duygusal zeka (EQ), Dünya Ekonomi Forumu tarafından 21. Yüzyılın yetkinliği olarak tanımlanıyor. Çünkü artık bireylerin sadece ‘düşünen varlıklar’ olduğu değil, öncelikle duyguları olan ve duygularının etkisi ile davrandığı kabul ediliyor” ifadelerini kullandı.
Son araştırmaların insanların akıl ve mantık ile yargılara vardığını ancak duygularına göre eyleme geçtiğini ortaya koyduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yeşilyaprak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“O halde temel sorun şu; bizi aklımız mı yönetiyor yoksa duygularımız mı? Duygusal zeka; insanın bu iki temel özelliğini birleştirerek gerçek kapasitesine ulaşabileceğini savunuyor. Diğer bir ifade ile duygularımızı tanımak, anlamak ve bunların etkisini yönetebilmek.
O halde eğitimde amaç; sadece bilgi kazandırmak ve düşünsel güçleri geliştirmek değil, kişinin kendini tanıması, duygularını anlaması, duygusal tepkilerini yönetmeyi öğrenmesi, sosyal becerilerini geliştirmesidir.
Günümüz eğitim anlayışı, öğrencilerin her yönüyle bütünsel gelişimlerine önem vermeleridir. Bu yüzden duygusal zeka becerilerinin kazandırılması, okulda başarı kadar yaşamda başarı ve mutluluk için de çok gereklidir.”
Prof. Dr. Yeşilyaprak, EQ’su yüksek insanın özelliklerini “Duygularının farkındadır, duygularını yönetebilir, olumluya odaklanır (olumlu bakış açısı), çözüm odaklıdır, empati yeteneği yüksektir, iletişim becerileri gelişmiştir, esnektir, yeniliklere açıktır” sözleriyle özetledi.
Çocukların EQ’sunu geliştirmek için eğitim sürecinde öğretmenler ile anne-babalara, “Etkin dinleyin, duygularını ifade etmesine fırsat verin, empati kurun, davranışlarının sonuçlarına dikkat çekin, uygun geribildirimler verin” önerisinde bulunan Prof. Dr. Yeşilyaprak, sunumunun sonunda katılımcılara imzalı kitaplarını takdim etti.
Gaziantep İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mehmet Ali Tiryakioğlu, SANKO Üniversitesi Genel Sekreteri Dr. Yusuf Ziya Yıldırım, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Murat Akkın, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türkan Pasinlioğlu, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Prof. Dr. Hanifi Ayhan Özkur’un katıldığı etkinlik birlikte yemek yenilmesiyle sona erdi.
RSS