SİZ BU SAVAŞI ÇOKTAN KAYBETTİNİZ

İnsanlık dünden bugüne, barbarların en vahşi yöntemlerine, öldürmelere, tecavüzlere, işkencenin her türlüsüne, alçaklıklara tanıklık etmiştir. Ve hala tanık olmaya devam ediyoruz.
Hayat bir filim seti değildir elbet. Ancak film setlerinde ki kurgulardan daha beteri hayatımızda yaşanmış ve yaşanmaktadır.

AKP 7 Haziran seçimlerinden sonraya devreye koyduğu savaş politikalarında kontrolsüz bir savaşı sürdürmeye başladı. Bu kontrolsüzlük içerisinde ''savaşın asgari ahlakını'' bile uygulamadan tamamen ahlaksız bir savaş yürütüyor.
Varto'da Ekin Van'ın çırılçıplak bedenini işkence edilmiş vaziyette sokağa attılar. Resimlerini çekip medyaya servis ettiler. Şimdi de HDP milletvekilinin yakınını, Hacı Lokman Birlik'i Nusaybin'de önce infaz ettiler, sonrada polis aracına iple bağlayarak sokaklarda sürüdüler. Bu ne ilkti ne de son olacak gibi ..

Ey bugünün Muktedirleri !
Siz içinizde ki şiddetin sizi canavarlaştırdığı bir ruh haliyle birer zavallısınız. Siz bedenlerimiz üzerinden bilinç dışı arzularınızı, o ilkel haz alma duygularını tatmin edebilirsiniz. Siz Kürt halkının önemli değer olarak gördüğü kadına, çıplak işkence edip sokağa atarak Kürtleri sindirebileceklerinizi mi sanıyorsunuz. Siz dün Dersim'de kafa kesip kahramanlık edasıyla hatıra fotoğrafları çektirdiniz. Siz 1990'lı yıllarda öldürdüğünüz gerilla bedenlerinin üzerinde tepinip fotoğraflar çektiniz. Siz yine öldürdüğünüz gerilla bedenlerinin kulaklarını, parmaklarını, cinsel uzuvlarını kestiniz kendinize kahramanlık duygusunu hep hatırlatacak koleksiyon yaptınız. Çünkü sizler ruh hastası, birer zavallılardınız. Siz dün Yeşilyurt köylülerine insan dışkısı yedirdiniz. Siz dün Diyarbakır zindanlarında en vahşi işkenceleri Kürt gençlerine yaptınız. Siz dün 34 Roboski’li çocuğu bile isteye bombalarla katlettiniz. Siz bugün hala Cizre, Silvan, Bismil, Silopi, Nusaybin, Varto, Yüksekova, Lice gibi şehirlerde yaşamı Kürt halkına zindan etmeye, öldürmeye evleri yıkmaya yakmaya devam ediyorsunuz.

Ama şunu bilin ki, Kürtlerin hafızaları tüm bu olanları eksiksiz kaydetmektedir. Dün Kürt illerinde bütün sistem partileri belediyelerde, milletvekilliklerinde temsil edilirken bugün tamamen bölgede sıfırlandınız. 1 Kasım seçimlerinde de son kırıntılarınızda kalmayacak.
Ama biz şunu çok net biliyoruz. Sizler otuz beş yılı aşkın ''ilan edilmemiş'' bu savaşı çoktan kaybettiniz. Kaybettiğiniz içindir ki bugün ahlaksız bir savaş yöntemine baş vuruyorsunuz. Evet Kürtler kadına ve ölüye saygılıdır, çünkü onlar birer ''değerdir'' . Siz artık savaşı Kürtlerin sadece fiziksel bedenlerine değil aynı zamanda değerlerine saldırarak onları demoralize etmeye çalışıyorsunuz. Ölülerini çırılçıplak soyup sokağa atarak, öldürülmüş genç bedenleri araçlarda süründürerek Kürt halkına karşı üstünlüğünüzü göstermeye çalışıyorsunuz.

İşte tam da bu noktada bu ahlaksız savaşı kaybettiniz. Tarihten bu yana bütün muktedirler kaybettikleri savaşın sonunda hep ahlaksızca insani değerlere saldırmışlar ve orada o savaşı kaybetmişlerdir. Bugünden böyle tüm Kürtleri fiziki olarak yok etseniz de bu ahlaksız öyküleriniz artık dilden dile, kulaktan kulağa anlatılacaktır. Bir hatırlayın 1915'te yapılanları insanlık unuttu mu? Ermeniler unuttu mu? Kürtlerde unutmayacak.

Evet sizler muktedirsiniz. Muktedirlerin başı bir konuşmasında ''HDP halkı 7 Haziran seçimlerinde kandırdı ama 1 kasımda halkımızı, Kürt kardeşlerimizi kandıramayacak'' diyor. Oysa muktedir olmanıza, medyada egemen olmanıza, devletin tüm olanaklarını kullanmanıza rağmen sizler halkın algısını da artık yönetemez oldunuz. Kürtleri neden kaybettiğinizi küçük bir anekdotla hatırlatayım size. Samsun'da bir mahkeme için giden Ahmet Türk'e yumruklu bir saldırı olmuştu. Diyarbakır'da AKP'ye oy veren bir arkadaşla konuşurken sözü şu olmuştu bu konuda; ''Bu tüm Kürtlere hakarettir''.
İşte sizin anlamadığınız budur. Boşuna PKK baskısı var diyerek sandıkları taşıma gayreti içinde oldunuz. Çünkü Kürtlere yaptığınız her saldırı girişimi tüm Kürtlerde kendilerine yapılmış bir saldırı, kendilerine yapılmış bir hakaret olarak kabul görüyor. İşte tam da bu nedenle yürüttüğünüz bu ahlaksız savaşı kaybettiniz.

Ey bu ahlaksız savaşı izlemekle yetinen insanlar!
İçinizde biraz vicdan varsa,
İçinizde biraz insanlık bilinci varsa,
Empati yapın.
Bunca işkence, öldürme, yerinden yurdundan sürülme karşısında siz olsaydınız ne yapardınız. Biraz insanlığınızı sorgulayın. Bir kez olsun hatırlayın. Dağlıca'da 16 asker yaşamını yitirdiğinde sivil halk gidip ölü ve yaralı askerleri özenle bulundukları yerden alıp askeri birliklere teslim etmişlerdi. Hatırlayın daha önce Ağrı'da da benzer durum söz konusu olmuştu.
Bugün bu ahlaksız savaşın Kürtlere yaşattıklarını bir kez olsun kulaklarınızı açarak dinleyin. Haklısınız mevcut medya düzeni size bu haberleri vermeyecektir. Milliyetçilik duygularınıza sesleneceklerdir. Ama artık mızrak çuvala sığmıyor. Sosyal medyadan artık hiçbir şey gizlenemiyor. Yeter ki resmi söylemleri sorgulayacak içinizde bir istenç olsun.
Celal DENİZ