Av yasağı değil, "Balık barınma Adaları..."

        BRÜKSEL - Yakınmayı/şikayet etmeyi beceriyor da iş çözüme geldiğinde bir şey bilmediğimiz ortaya çıkıyor. Çünkü bilgi sahibi olmayan kimileri her konuda ağzı olmuşluğun  gereği olarak  bol keseden desteksiz atıyor. Sonuçta bir kavram kargaşası, bir görüş belirsizliği...
        Sıfıra sıfır, elde var sıfır... Kendi kendini kandırmaca...
        Bu yıl da balık avı yasağı bu  inançla başladı.
        Amaç, denizlerde, derelerde, ırmaklarda balık neslini korumak...
        Çok güzel de... Nicedir bu yasak uygulanıyor da ne oluyor. Millet balığa mı boğuldu? Eskiye göre balıkçı tablalarında daha çok balık türü mü var? Ya da  bolluk nedeniyle fiyatlar ucuzladı mı?
        Eskiden denizlerimizdeki balık türü sayılamayacak denli çoktu... Aklımda tutabildiklerim; barbunya, sarmana, kalkan, mezgit, istavrit, kefal, kırlangıç, kofana, kıraça, hamsi, karagöz, izmarit, çipura, levrek, lüfer, palamut,sardalya, Uskumru, mercan, tekir...
        Karadeniz eskiden ülkemizin "balık deposu" olarak görülürdü. Yukarıda adlarını yazdığım balık türleri ve daha niceleri bol miktarda avlanırdı. Öyle ki, kimi zaman diğer balıkların saldırıları nedeniyle canlarını kurtarmak isteyen hamsiler karaya vururdu. Kara Deniz'in adını Hamsi Denizi"ne dönüştüren bir balık bereketi yaşanırdı bu kıyılarında. Köylüler denize üç-beş adım girer, karaya akın eden hamsileri sepetlerle avlar, tüketemediklerini bağda-bahçede gübre olarak kullanırdı.
         Biraz tuhaf değil mi? Bu ne balık bolluğu böyle?
         Şimdi?..
         Çok geç kaldık önlem almakta... Önce trol denen avlanma yöntemiyle denizlerdeki balık türlerinin yuvalarını yıktık. Neslini tükettik.
         Şimdi de kendi kendimizi kandırıyoruz, "balık avı yasak mevsimi" yaratarak..
         Tabii ki bu bir arayış... Kaç yıldır uygulanıyor ama yüzde yüz yararlı sonuç doğurduğu, balık türü ve bereketini sağladığı söylenebilir mi?
                                                                 ***
         Balık avında yasak mevsim uygulamakla balık türlerinin artacağına inananlardan değilim. Eskinin o balık türleri tekrar balıkçı tablalarında boy gösterseydi görüşüm yanlış olabilirdi.     
         Maalesef türler geri gelmedi, balık popülasyonunda artış da gözlenmedi.
         O zaman tek çıkar yol denizlerde "bir-iki yıl dönerdi olarak" kimi alanlarda balık avı yasağı konulmalı... Böylece balık türleri yuvalanma ve yavrulama dönemlerini rahatlıkla  yaşamalı.Biz öyle yapmıyoruz, kısa "yasak mevsim" de nefes almalarını sağlıyor, sonra tam silinip gelişecekleri  dönemde sık boğaz edip avlıyoruz.
         "Balık barınma adaları/bölgeleri" kurmadıkça çok daha balık özlemiyle yetişen kuşaklarımız olacak bu gidişle...
                                                                 ***

Gurme değilim ama, Belçika Brüksel'de  balık türleriyle zenginleştirilmiş sofralara konuk olmak çok hoş...