Perde kurdum, şem'a yaktım: 3

                         
Acıyan fındıkçıya acısın...

         Devlet eskiden  fındığı Fiskobirlik aracılığıyla alırdı. FİSKOBİRLİK de, aldığı ürünü Ziraat Bankası'na  rehin ediyordu.
        Gel zaman-git zaman işler değişti. DMO devreye sokuldu, her şey karman-çorman oldu. Ayçiçeği, fıstık eksperine fındık randımanı  değerlendirilmesi yaptırıldı.
        Orası ayrı bir öykü...
        Kimi ilkbaharlarda yaşanan don olayı nedeniyle fındık rekoltesi düşük gerçekleşince fiyat da alabildiğince yükseldi o yıllar.
        O zaman gel keyfim gel... Sanıldı ki, gelecek yıl da bu fiyat böyle olacak...
        Oysa,  piyasa oluşumunda arz-talep ya da rekoltenin de rol oynadığını bu konuda bilmek işimize gelmedi. Gelmiyor da...
        Hala da bu beklenti yaşanıyor bilmemezlik nedeniyle...
        "Ama geçen yıl 19 lira idi fiyat... Bu yıl daha fazla olması lazım. Hayat pahalı vs..."
        Geçen Mart ayında fındık fiyatı 7 liraya düşünce işler karıştı.
        Bir endişe, bir ümitsizlik, bir karamsarlık, bir çaresizlik...
        Çare var: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik hemen devreye girip, söz verdi:
        "- Fındıkta müdahale alımı yapacağız"
        Yani  fındık, 20 liraya mı alınacak? Elbette değil.
        O zaman acıyan fındık üreticisini acısın. Başka ne diyelim ki?
                                                           ***

Elmacılar da dertli...

        Karaman ili Ziraat Odası Başkan'ı üzülecek bir açıklama yaptı: Elma sezonu nerede ise sona erdi. Soğuk hava depolarında  50 bin ton elma varmış..
        Elli bin ton...
        Üreticisinin yüzünü güldürmek için elma  tüketim kampanyası açalım şimdiden:
        "- Bir elma yemek iyidir..."
        Elmacılar olsun karamsarlığı düşmesinler, bari...
                                                          ***

Bir iyi, bir kötü...

        Asgari ücretin artırılması için önce muhalefet yol gösterdi. İktidar da, asgari ücreti bin 300 lira yaptı.
        Yapmasına yaptı ama...
        Üç ayda 384 bin kişi işten çıkarılmış... Gazeteler yazdı.
        Toriçelli deneyi gibi mübarek ekonomimiz.
        Bir taraftan tamir ediyorsunuz, öbür uçtan sukoyveriyor.
                                                           ***

Bu bize yeter!

        Gazete haberi: İstanbul'da 175 camiden  14 yılda 523 kutsal değeri olan eşya çalınmış...
        Vukuatı adiye  desek...
        Diyemeyiz...
        Çünkü, çalınanlar arasında sevgili Peygamberimizin "sakal-ı Şerif"i de varmış...
        Bu şan(!) da bize yeter!