Marius Sumudica

YAYINLAMA: 29 Ağustos 2019 / 20.00 | GÜNCELLEME: 29 Ağustos 2019 / 20.00

Gazişehir FK Teknik Direktörü Marius Sumudica sempatik birisi değil! Hareketleri, tavırları, konuşmaları çok itici! Kendini Yılmaz Vural gibi yere atışını da hoş karşılamadım.

 

Maçtan sonra düşünmeden söylediği, “Ne yani 10 gol mü atsaydık” yorumu da tecrübesiz olduğunu gösteriyor.

Maçın ilk yarısı 3-0 Gazişehir’in galibiyeti ile bitti. Peki maçın ikinci yarısında sonuç neydi? 1-1.

2. yarı Gazişehir 11 oyuncu, Gençlerbirliği 9 oyuncu ile oynadı ve berabere kaldılar.

Maçı benimle birlikte izleyen arkadaşlarımdan birisi şu soruyu sordu: Ya biz 9 kişi, onlar 11 kişi olsaydı sonuç ne olurdu?

Herhalde 1-1 olmazdı.

 

Seyirci müsamahasız! Beklenilen futbolu oynamadıkları için takımlarını protesto ettiler. Ama bu daha ilk maçları! Takım yeniden kurulmuş, haliyle biraz zamana ihtiyaç var.

Geçen hafta resmen hakem terörü ile maç kaybettik. Bu hafta, hakemin iki rakip oyuncuya kırmızı kart göstermesi yüzde yüz doğruydu. Bu bile TV’lerdeki spor programlarında eleştiri konusu oldu. Yok efendim, ikinci kırmızı kart doğruymuş ama birinci kırmızı verilmeyebilirmiş! Bu sene; bu hakemlerle, bu spor gazetecileriyle zor geçeceğe benziyor!

 

Marius Sumudica’nın basında okuduğum şu saçma kelamlarını da bir futbolsever olarak kendisine iade ediyorum!

Elimde joystick yok! Bir dahaki sefere sahaya robotlarla çıkarım!”

Sana tanınan ayrıcalığın farkında değil misin? Süper Lig’in tek yabancı teknik direktörüsün! Bu sana bir şey ifade etmiyor mu?

 

Eğer bu işi benden daha iyi yapacağını düşünen varsa, yarın çantamı alıp ülkeme döneyim” diyorsun.

Buna karar vermek için henüz erken!

Ama senden daha kibar, beyefendi, konuşmasını bilen çok teknik direktör var!

 


 

 

 

Yıllar önce İzmir Alsancak Rotary Kulübü’ne konuşmacı olarak katılan Japonya’nın Ankara Büyükelçisi’nin şu sözlerini hatırladım. Büyükelçi, 1925 yılında Türk ve Japon ekonomilerinin büyüklüğünün aynı olduğunu söylemişti.

 

Bu Japonya II. Dünya Savaşı’nda 2 atom bombası yedi! Ülkenin önemli kaynakları tarumar oldu.

Savaş sonunda Japonya kayıtsız şartsız teslim oldu. Ancak bunun çok önemli getirileri oldu.

Japonya’nın düzenli ordu kurması, savaş uçakları gibi her türlü savaşa yönelik üretim yasaklandı.

Böylece zaten var olan sanayi altyapısını güçlendirdiler. Orduya, savaş araç gereçlerine harcayacakları parayı ülkenin kalkınması için harcadılar.

 

9 Nisan 2018 tarihinde Sputnik Haber Ajansı’nın şu haberi çok dikkat çekmişti.

Japonya, 2. Dünya Savaşı sonrası ilk kez bir deniz piyadesi birliğini faaliyete geçirdi. Kyushu adasındaki tatbikata 1500 deniz piyadesi katıldı. Çin Dışişleri, Japon ordusunun hareketlerini yakından takip ettiklerini açıkladı.

 

Almanya da aynı şekilde kendisine uygulanan ambargoyu kalkınmak için fırsata çevirdi.

Almanya tesim olduktan sonra felaket durumdaki Köln’e gelen iki uzman, “Siz bu enkazı ancak 20 senede kaldırabilirsiniz” demişti. Oysa enkaz iki senede kaldırıldı ve ilk açılan iki dükkandan birisi kitapçı, diğeri çiçekçiydi…

 

 

 

Marius Sumudica