ZİNCİR MARKETLER VATAN HAİNİ Mİ?

Köşe yazılarımı düzenli olarak okuyan yakın bir dostum, geçenlerde bir ricada bulundu. Bir sonraki yazımda değinmem için bir sorunundan bahsetti bana. Dinledikten sonra etraflıca araştırdım, soruşturdum ve bu sorunun münferit bir sorun olmadığını, yine milletçe aklımızla dalga geçildiğini fark ettim. Buradan izah edeyim.

Geçen seneden beri ev sahiplerinin kiracılara karşı %25 kira zammı ile sınırlandırıldığını hepimiz biliyoruz. Türk Borçlar Kanunu'na eklenen geçici madde ile gelen bu sınırlama yalnızca konut kiraları için geçerli olup, işyerleri kapsam dışında tutulmuştur. Buraya kadar bir sorun yok. Derdini dinlediğim dostum, büfe niteliğinde bir işyerini işletmekte olup dükkanın mülkiyeti belediyeye aittir. Taraflar ile ilgili spesifik bilgileri bilhassa vermemeye çalışıyorum.

Sorun şu ki, son zamanlarda belirli kesimler tarafından, özel sektörden gelen her zamma karşı "Bre vicdansızlar, fırsatçılar... Zam yapmazsanız ne olur sanki" gibisinden söylemlere birçoğumuz şahit olmuşuzdur. Özellikle benim dikkatimi çektiği üzere, asıl görevi cami imamlığı olan, hobi olarak ne alakası var ise youtube üzerinden ona buna sallayan bir kişi var ki, geçenlerde bir videosu gözüme ilişti. Her seferinde "bu kanalı bana önerme" şeklinde bildirimde bulunsam da sıkça karşıma çıkması ayrı bir garabet. Her ne ise, bir kaç dakikamı ayırıp, bu sefer kime sallayacağına dair merakımdan dolayı videosunu izledim. Bu sefer hedefte "vatan haini marketler(!)" vardı. Hani son zamanlarda şu "zam yapan market avına çıkan, boykot eden vatanperverler" var ya, o mesele işte.

Bu konuyla ilgili bir görüntü gözümün önünden hiç gitmeyecek. Günün birinde bizim ‘’has vatan evlatlarından biri’’ çocuğunu koluna takmış, birkaç kelime ezberletmiş ve doğrudan üç harfli marketlerden birinin yolunu tutmuş. Çocuk, kendisine ezberletilen epik kelimeleri tek tek, biraz da sürç-ü lisan ederek, zavallı market çalışanı kasiyer kızcağıza sıralıyor. Kızcağız neye uğradığını şaşırıyor. Söylenecek çok şey var aslında ama karşısındakinin kuvvetle muhtemeldir ki anlamayacağını bildiğinden susmayı tercih ediyor. Amatörce yazılmış olan epik şiiri sabırla dinleyip işini yapmaya devam ediyor. Evet değerli okurlar, algı ile idare edilen bu güzel vatanımızda maalesef bu manzaraları da görüyoruz, ne diyebilirim ki?

Gelelim bizim youtuber imam efendiye… Muhteremi dikkatle ve sabırla dinledim. "Aha bu hainler var ya, zincir marketler... Hepsi ama, içkili satanlarla içkisiz satanlar, hepsi...Yahu asgari ücrete zam yapıldı ya, hemen zam yaptılar şu marketler. Bu sene 1 milyar lira, 2 milyar lira zarar ediyorum, zam yapmıyorum... Diyemediniz be..." diye devam ediyordu muhterem.

Bunu seyredince sevgili dostumun anlattığı sorunu geldi aklıma. Anlattığına göre işleri zaten kesat iken, mülk sahibi belediye tarafından dükkan kirasına %70'in üzerinde zam yapılmış. Dostumun beli bükülmüş. Serbest piyasada yasal sınırlar içerisinde kalmak şartıyla herkes malına mülküne dilediği değeri bedel biçebilir. Yasalara inanan birisi olarak bunun aksini savunmam mümkün değil. Kanundaki %25'lik zam sınırının yalnızca konut kiraları için olduğunu da elbette biliyorum. Burada bir anlığına hukukçu cübbesini çıkartıp, imam cübbesini giyerek şunu söyleyesi gelmiyor değil insanın: "Şu hain belediye var ya, şu hain belediye, yıllardır dükkan kirasını zar zor çıkaran şu gariban kiracıma, vatandaşa zam yapmayayım, bu sene de biraz zarar edeyim diyemedi be, yazıklar olsun..."

Belediyeyi bu cümleden çıkartıp, yerine hangi kurumu koyarsanız koyun, sitemde bir yanılma olmadığını göreceksiniz. O zaman da meselenin sadece hain market avı ile bitmeyeceğini, kanser hücreleri bütün vücuda yayılmışken zavallı serçe parmağını kesmenin neticede bir fayda sağlamayacağını görmüş olursunuz.

Lafla peynir gemisinin yürümeyeceğini, mevzunun yorumunun ehil insanlara bırakılması gerektiğini herkesin idrak etmesi temennisiyle...