Değişime direnmek

''Hayatta değişmeyen tek şey değişimin kendisidir'' cümlesi üzerinde kitaplar yazılacak birçok şeyi özetleyen bir cümledir. Bu cümleyi telefonlarımızın ekranına, evlerimizin, iş yerlerimizin duvarına asıp içselleştirmemiz gerekmektedir. Çünkü başımıza ne geldiyse ne yaşadıysak neyi düzeltemediysek değişime direndiğimiz için yaşadık. Toplumun en küçük birimi olan aileden devletin en üst kademelerine kadar karar verenler değişimin gelişimin önünü açmıyor.

Aile için karar verenler biz babadan böyle gördük deyip kendi ailesine de aynı şeyi yaşatıyor. Halbuki o dönemden Bu döneme o kadar çok şey değişti ki istese de yaşatamaz. Yaşatmaya çalışsa uygulayamaz. İktidarından muhalefetine sivil toplum örgütlerinden toplumun tüm karar vericileri için de aynı şey geçerli. Gelişen değişen politikaları reddeden, uyarılara rağmen değişime kulak kapatan, koltuğundan kalkmak istemeyen, dünyanın en verimli topraklarında, doğusundan batısına kuzeyinden güneyine en güzel coğrafyasında bu halka fakirliği yaşatan herkes bu durumdan sorumludur.  Ben bu durumu kabullenemiyorum. Değişimin önü açılmalı. Bu ülke bu topraklar bu toprakların insanı hak ettiği gibi yaşamalıdır.