4 Temmuz

Bu tarih bence çok önemli bir tarih. Dünya tarihinde bugün neler olmuş diye düşünmemekteyim. 4 Temmuz’da tarihin tozlu sayfalarında kayıtlı bazı olaylara, dünya şahit olmuş. İlk kayıt altına alınan 4 TEMMUZ 1054 yılında süpernova patlaması meydana gelmiş ve Çin, İran, Japonya, Araplar tarafından izlenmiş. Günlerce süren bu olayı detaylı kayda almaya çalışmışlar. Boğa takım yıldızlarının oluşturduğu kümede günlerce süren parlaklık nedeniyle, gökbilimi tarihinin kilometre taşını teşkil etmiş bir olayın başlangıç tarihidir 4 Temmuz.

4 Temmuz ayrıca 1187 senesinde HITTİN muharebesinde Selahattin Eyyubi’nin Haçlı ordusuna karşı kazanmış olduğu büyük savaşın tarihi olduğunu bilmekteyiz. Kutsal Haçlı orduları senelerce, Avrupa’dan toplanıp Anadolu’yu katederek, Kudüs’e sefer düzenlemişler. Kimi zaman Kapadokya’yı geçerken, GÜLEK boğazını kullanmış, kimi zaman da Konya ve Karaman üzerinden MUT-SERTAVUL ve Kargıcak üzerinden, GÖKSU vadisi yolu ile Silifke’ye inerlermiş. 

Buradan kutsal topraklar olan Kudüs’e yol alırlarmış. GÖKSU vadisinde nehrin çok sert bir dönemeci vardır. EKŞİLER Köyü civarında. 1190 senesinde ise haçlı seferi komutanı Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa, 4 Temmuz’a yakın tarihlerde, ordusunun başında nehirden atı ile karşıya geçerken dengesini kaybeder ve Göksu nehrine düşer. Üzerinde bulunan ağır zırhlar ve kılıçla nehirde boğulmaktan kurtulamaz. 

1776 senesinde 4 Temmuz tarihinde Amerika, Büyük Britanya’dan bağımsızlığını ilan ederek Amerika Birleşik Devletleri’nin kuruluşunu ilan etmişlerdi. Bu tarihten tam 200 yıl sonra 1976 yılı 4 Temmuz’da ben de Amerika da tesadüfen bulundum. Bir de NewYork’ta bir televizyon kanalına sokak röportajı verdiğimi hatırlarım. Bağımsızlığın 200’üncü yılı için Amerika’da 1 milyon adet gümüş 1 dolar basılmıştı. Bunlardan bir tanesini de ben almıştım. Hala saklarım. Amerika’da halk arasında 1 gümüş dolar diye anılan slogan, o tarihlerde sinema filmlerine isim bile olmuştu, ‘One Silver Dolar’.

4 Temmuz 1810 tarihinde ise Napolyon Hollanda’nın başkenti Amsterdam‘ı işgal edince,  Avrupa’da bir çok dengeler değişmeye başlamıştır. Napolyon, Avrupa’da çekinilen bir lider olarak kabul edilmişti, o tarihlerde.  

Bir başka önemli gün 4 Temmuz 1826 Amerika’nın 2’inci ve 3’üncü başkanları John Adams ve Thomas Jefferson’ın, aynı gün ölmeleri çok dikkat çekmişti. Sizce bu iki ölümün bir tesadüf olduğu konusuna, şüphe ile bakmaz mısınız?

Bundan tam 1 sene sonra yine 4 Temmuz 1827’de Amerika da kölelik yasaklanmış, kimi yerlerde sevinç olmuş, kimi yerde ise iyi karşılanmamış. 

Yakın dünya tarihinde Rusya’da ÇAR’lık rejimi karşıtı Boşevik ihtilalinin sonrası 4 Temmuz 1918’de ÇAR II. Nikolas ve ailesi idam edilmişti. Ancak bu kırımdan 1 çocuğunun, ‘Anastasia’nın kurtulduğunu söylerler. Doğruluğu pek kanıtlanmamış bir olay olarak geçer yine tarihin tozlu sayfalarına. 

Bir de 2001 yılı 4 Temmuz tarihinde, siyasi hiçbir unvanı olmayan Bay Recep, Amerika Birleşik Devletleri’nde, Pennsylvania’da, bazı topluluk liderleri ile düzenlenen toplantılara, sıfatı olmadan katılır. Bu topluluklardan iktidara gelmek için destek ister ve vaatler verir. Hatta bir üniversitenin konferans salonunda, Yahudi Lobisi ile bir araya geldiği kayıtlar içindedir. Hangi sıfatta olursa olsun hiçbir kimsenin, bir ülkenin geleceğini ipotek altına alacak herhangi bir taahhütte bulunması, sizce ne kadar doğrudur? Türkiye’nin, parçalanmış şekilde bir haritası PENTEGON’da duvarda asılı dururken, Türkiye’ye, hangi taahhütle bir kişi, bir başka ülke lobisinde destek ister diye düşündünüz mü? Hele bunun bir Pennsylvania konumlu hain tarafından kurgulanmasını, siz nasıl değerlendirirsiniz? Benim ülkemin üzerinde hangi senaryolar kurgulanmakta, inanmakta güçlük çekmekteyim. Bütün kurgular hep bir başka ülke kaynaklı lobilerin işi.  

Hatırlar mısınız, İzmir, Yunan ordusu tarafından işgal edildiği gün, Konak Meydanı’ndaki binada çekilen bir resim vardır. Bayrağımızın direkten indirildiği resimde, Yunan komutan bir tarafta, diğer tarafta Papazın hemen yanında Amerika Konsolosu ve salkonda asılı Amerikan bayrağı, Amerika’nın nihai emellerinin nereleri hedeflediğini düşünebiliyor musunuz?

Ülkemde üretilen mal ve hizmetlerin yıllık toplamının 1,470 trilyon dolar olduğunu hepimiz bilmekteyiz. Bu zengin ülkeyi batırmak için çok uğraşmaktalar. Halkın hak ettiği ücreti vermemek için, kocaman bir kurumu halkın önünde yalan söylemeye mecbur etmelerinin bile bu ülkeyi batıramaya yetmeyeceğini, artık yönetenlerin anlaması gerekir. Bence 4 Temmuz 2001’de Amerika’da Yahudi lobilerle yapılan toplantıda, buna tavassut eden hain GÜLEN ve bu hain için ‘BİTSİN BU HASRETLİK’ diye meclis kürsüsünden ağlayanların utanması gerekir. Ülke adına verilen taahhütleri, bizim de artık bilmemiz gerekir diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.