Havaların ısınmasıyla yeni bir uyum sürecine giren insan vücudunun doğru beslenme ile desteklenmesi gerektiğini söyleyen Zirve Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Beslenme Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Sema Erge: “Bahar dönemlerinde oluşabilecek yorgunluğu engellemek için kış aylarındaki beslenme alışkanlıklarımızı terk etmeli yaza uygun besinler tüketmeliyiz” diye konuştu.
“Özellikle kış aylarında çok tüketilen kahve, çay, kakao ve benzerleri gibi kafeinli içecekler azaltılmalı.” diyen Erge; “Bu tarz içeceklerin yerine rahatlatıcı ve bağışıklık sistemini güçlendirici yeşil çay, kuşburnu, papatya, adaçayı gibi bitki çayları tercih edilmelidir. Terlemeye bağlı olarak oluşabilecek su kayıpları vücudu yavaşlatan enzimatik aktiveteye sebep olarak, yorgunluk ve halsizliğe yol açar. Her gün 10-12 bardak su tüketilmelidir” uyarısında bulundu.
Erge, bahar aylarının gelmesi ile doğanın yeniden canlandığını ve bunun sofralara yansıması gerektiğinin altını çizerek “Sebze ve meyveler bağışıklık sisteminin güçlendirilmesini sağlayan, artan vitamin ve mineral ihtiyacının karşılanması açısından önemli bir besin grubu olduğu için mevsimin özelliğini taşıyan sebze ve meyveleri tercih etmeliyiz. Özellikle koyu yeşil, sarı, turuncu, kırmızı, mor sebze ve meyveler tüketilmeli sofralarımıza da bahar gelmeli” dedi.
Yrd. Doç. Dr. Sema Erge, geçiş döneminde vücudu rahatlatmak için önemli tüyolar verdi: “Sindirimi kolay olan besinleri seçmeli, ağır ve yağlı yemek yememeye özen gösterilmeliyiz. Baharatlı, asitli, acılı besinlerden ve salamura gibi mideyi rahatsız edecek besinlerden uzak durulmalı. Et ve protein içeren yiyecekler, özellikle kızartıldığında asit ve pepsin salgılanmasını uyarır; bu nedenle bu besinlerin miktarı azaltılarak mideyi daha az uyaran haşlanmış veya ızgara yiyecekler tercih edilmeli.”
“Özellikle kış aylarında çok tüketilen kahve, çay, kakao ve benzerleri gibi kafeinli içecekler azaltılmalı.” diyen Erge; “Bu tarz içeceklerin yerine rahatlatıcı ve bağışıklık sistemini güçlendirici yeşil çay, kuşburnu, papatya, adaçayı gibi bitki çayları tercih edilmelidir. Terlemeye bağlı olarak oluşabilecek su kayıpları vücudu yavaşlatan enzimatik aktiveteye sebep olarak, yorgunluk ve halsizliğe yol açar. Her gün 10-12 bardak su tüketilmelidir” uyarısında bulundu.
Erge, bahar aylarının gelmesi ile doğanın yeniden canlandığını ve bunun sofralara yansıması gerektiğinin altını çizerek “Sebze ve meyveler bağışıklık sisteminin güçlendirilmesini sağlayan, artan vitamin ve mineral ihtiyacının karşılanması açısından önemli bir besin grubu olduğu için mevsimin özelliğini taşıyan sebze ve meyveleri tercih etmeliyiz. Özellikle koyu yeşil, sarı, turuncu, kırmızı, mor sebze ve meyveler tüketilmeli sofralarımıza da bahar gelmeli” dedi.
Yrd. Doç. Dr. Sema Erge, geçiş döneminde vücudu rahatlatmak için önemli tüyolar verdi: “Sindirimi kolay olan besinleri seçmeli, ağır ve yağlı yemek yememeye özen gösterilmeliyiz. Baharatlı, asitli, acılı besinlerden ve salamura gibi mideyi rahatsız edecek besinlerden uzak durulmalı. Et ve protein içeren yiyecekler, özellikle kızartıldığında asit ve pepsin salgılanmasını uyarır; bu nedenle bu besinlerin miktarı azaltılarak mideyi daha az uyaran haşlanmış veya ızgara yiyecekler tercih edilmeli.”
RSS