Medical Park Gaziantep Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Taylan Gün, çocuklarda rastlanan burun tıkanıklığı ve geniz eti rahatsızlıklarına dikkat çekerek, aylar süren burun tıkanıklıklarının mutlaka geniz eti varlığı açısından en kısa sürede uzman bir hekim tarafından değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
"Geniz etinin en önemli belirtisi, horlamadır" diyen Medical Park Gaziantep Hastanesi KBB Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Taylan Gün, "Çocuk ağzı açık uyuyorsa, şiddetli bir şekilde horluyorsa -özellikle ebeveynler bunu ‘büyük adam horluyor’ şeklinde tarif ederler- bu durumun görüldüğü çocuk, mutlaka bir kulak burun boğaz hekimine başvurulup genzine bir şekilde baktırılması gerekir" şeklinde konuştu.
Op. Dr. Taylan Gün, geniz etinin teşhisiyle ilgili olarak ise, "Birkaç şekilde geniz muayenesi yapıyoruz. Birincisi endoskoplarla yapıyoruz, ikincisi de, özellikle bazı çocuklarda muayene zorlukla yapılabildiği için, basit bir şekilde film çektirip, genizdeki durumu anlayabiliyoruz" dedi.
Genizdeki et probleminin herhangi bir ilaçla düzelmeyeceğini kaydeden Op. Dr. Gün, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yalnız bazı çocuklar için şöyle bir durum söz konusu... Küçük olan geniz etleri özellikle enfeksiyona bağlı şişmiş olanlar, bazen belirli spreyler ve ilaçlarla küçülmektedir. Özellikle şüphelendiğimiz durumlarda birkaç tedavi sonrası, bulgular daha hafif ise birkaç ay spreylerle veya şurup ile birlikte tedavi altına alıp takip ediyoruz. Yalnız bazı çocuklarda bu mümkün olmuyor, çünkü çok aşırı derecede geniz eti büyümüş ve sertleşmiş oluyor. Bu tür çocuklarda kesin tedavi, geniz etinin alınmasıdır. Bunun nedeni geniz etinin varlığının ileride ciddi sıkıntılara neden olmasıdır. Birinci sebep kulak yolunu tıkadığı için kulağın havalanmasını engellemesi ve orta kulakta su birikimi, zarda çökme, daha da ilerlerse zarda delinme ve kronik otit media dediğimiz uzamış kulak hastalıklarına yol açmasıdır. Bunları engellemek için eğer bir hekim, geniz eti alınması gerekiyor diyorsa ve çocukta bu bulgular varsa, fazla tereddüt etmeden mutlaka bu ameliyatın yapılması gerekiyor."
Op. Dr. Taylan Gün, geniz eti ameliyatının gayet basit bir ameliyat olduğunu da ifade ederek, "Endişe etmeye gerek yoktur. Tek sıkıntısı, bazı çocuklarda ameliyat sonrası çok nadir kanama olmaktadır. Çocukta bir kan hastalığı olmadığı sürece, o da basit tekniklerle durdurulabilmektedir. Tabii ki bu tür vakalarda ameliyattan önce yaptığımız tetkiklerle çocukta bir kan hastalığı olup olmadığını yüzde 90 oranında tespit edebiliyoruz. Dolayısıyla müdahalemizi bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.
"Geniz eti hastalığı kulaklarda sıvı birikimine neden olmakta, bu sıvının da boşaltılması gerekmekte. Çünkü bu çocukta işitme kaybına yol açar ve geri dönülmez problemler oluşturabilir" diyen Gün, şunları aktardı:
"Kulak zarı delindikten sonra maalesef müdahale etmek fayda getirmez, basit müdahale ile tedavi edilemez hale gelir. Bu nedenle böyle bir sıkıntı olduğunda kulak içinde mercimek kadar zara bir tüp yerleştirerek hastalığın tedavisini sağlıyoruz. Bu tüpler 3 ila 6 ay arasında kalıp, kendiliğinden atılmaktadır. Çocuğa da hiçbir şekilde hayatını kısıtlayıcı veya hareketini engelleyecek bir problem oluşturmamaktadır. Dediğim gibi 3 ila 6 ay arasında kendiliğinden attığı için, tekrar bir operasyona da gerek duymamaktayız. Bazı çocuklarda maalesef gecikiyor ve kulak zarlarında delinmelere sıklıkla rastlıyoruz."
"Kulak zarı delinmeleri çocukluk çağında ciddi bir problemdir. Çünkü tedavisi ve ameliyatı çocuklarda sıkıntılı ve zordur. Özellikle bu konularda yapılan araştırmalarda belirli bir yaş sınırı maalesef konulamamıştır. Bazı araştırmacılar kulak zarı ameliyatları için 8 yaş, bazı araştırmacılar 13 yaş, bazı araştırmacılar ise 15 yaşa kadar beklenmesini önermiştir" ifadelerini kullanan Op. Dr. Taylan Gün, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yalnız biz kliniğimizde fazla beklememeyi tercih ediyoruz. Çocukta uzun süreli kulak akıntısı varsa bu kulak akıntısını tedavi ettikten sonra en kısa zamanda 6 ay içerisinde çocuğun ameliyat edilmesini sağlıyoruz. Bu şekilde zar delik olduğu için orta kulakta oluşacak problemleri engelleme yoluna gidiyoruz. Çünkü uzun yıllar delik kalan zarlar nedeniyle, orta kulakta kireçlenme meydana gelmekte ve bunun sonucunda da geri dönülmez işitme kayıpları oluşmaktadır. Kireçlenmenin kesinlikle tedavisi yoktur. Ameliyat edilse bile bir müddet sonra bu kireçlenmiş kulaklarda, kesinlikle bir gelişme sağlayamıyoruz. İşitme açısından zarı kapatıyoruz ama içerideki problemi çözemediğimiz için hastaların işitme kaybı problemi maalesef ömür boyu devam ediyor. Bunu engellemek için çocuklarımızda eğer uzun zamandır kulak akıntısı varsa ve kulak zarı delik teşhisi konulduysa, hemen bir hekime başvurulup, bunun tedavisinin sağlanması gerekiyor. Dediğim gibi biz kliniğimizde 4 yaşına kadar olan kulak zarları delikliği problemini basit yöntemlerle kapatmaktayız. Özellikle bu konuda yaptığımız çalışmalarda, kulak zarlarına yağ koyarak, 4 yaşına kadar olan çocuklarda ciddi iyileşmeler sağlıyoruz." İHA
"Geniz etinin en önemli belirtisi, horlamadır" diyen Medical Park Gaziantep Hastanesi KBB Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Taylan Gün, "Çocuk ağzı açık uyuyorsa, şiddetli bir şekilde horluyorsa -özellikle ebeveynler bunu ‘büyük adam horluyor’ şeklinde tarif ederler- bu durumun görüldüğü çocuk, mutlaka bir kulak burun boğaz hekimine başvurulup genzine bir şekilde baktırılması gerekir" şeklinde konuştu.
Op. Dr. Taylan Gün, geniz etinin teşhisiyle ilgili olarak ise, "Birkaç şekilde geniz muayenesi yapıyoruz. Birincisi endoskoplarla yapıyoruz, ikincisi de, özellikle bazı çocuklarda muayene zorlukla yapılabildiği için, basit bir şekilde film çektirip, genizdeki durumu anlayabiliyoruz" dedi.
Genizdeki et probleminin herhangi bir ilaçla düzelmeyeceğini kaydeden Op. Dr. Gün, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yalnız bazı çocuklar için şöyle bir durum söz konusu... Küçük olan geniz etleri özellikle enfeksiyona bağlı şişmiş olanlar, bazen belirli spreyler ve ilaçlarla küçülmektedir. Özellikle şüphelendiğimiz durumlarda birkaç tedavi sonrası, bulgular daha hafif ise birkaç ay spreylerle veya şurup ile birlikte tedavi altına alıp takip ediyoruz. Yalnız bazı çocuklarda bu mümkün olmuyor, çünkü çok aşırı derecede geniz eti büyümüş ve sertleşmiş oluyor. Bu tür çocuklarda kesin tedavi, geniz etinin alınmasıdır. Bunun nedeni geniz etinin varlığının ileride ciddi sıkıntılara neden olmasıdır. Birinci sebep kulak yolunu tıkadığı için kulağın havalanmasını engellemesi ve orta kulakta su birikimi, zarda çökme, daha da ilerlerse zarda delinme ve kronik otit media dediğimiz uzamış kulak hastalıklarına yol açmasıdır. Bunları engellemek için eğer bir hekim, geniz eti alınması gerekiyor diyorsa ve çocukta bu bulgular varsa, fazla tereddüt etmeden mutlaka bu ameliyatın yapılması gerekiyor."
Op. Dr. Taylan Gün, geniz eti ameliyatının gayet basit bir ameliyat olduğunu da ifade ederek, "Endişe etmeye gerek yoktur. Tek sıkıntısı, bazı çocuklarda ameliyat sonrası çok nadir kanama olmaktadır. Çocukta bir kan hastalığı olmadığı sürece, o da basit tekniklerle durdurulabilmektedir. Tabii ki bu tür vakalarda ameliyattan önce yaptığımız tetkiklerle çocukta bir kan hastalığı olup olmadığını yüzde 90 oranında tespit edebiliyoruz. Dolayısıyla müdahalemizi bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.
"Geniz eti hastalığı kulaklarda sıvı birikimine neden olmakta, bu sıvının da boşaltılması gerekmekte. Çünkü bu çocukta işitme kaybına yol açar ve geri dönülmez problemler oluşturabilir" diyen Gün, şunları aktardı:
"Kulak zarı delindikten sonra maalesef müdahale etmek fayda getirmez, basit müdahale ile tedavi edilemez hale gelir. Bu nedenle böyle bir sıkıntı olduğunda kulak içinde mercimek kadar zara bir tüp yerleştirerek hastalığın tedavisini sağlıyoruz. Bu tüpler 3 ila 6 ay arasında kalıp, kendiliğinden atılmaktadır. Çocuğa da hiçbir şekilde hayatını kısıtlayıcı veya hareketini engelleyecek bir problem oluşturmamaktadır. Dediğim gibi 3 ila 6 ay arasında kendiliğinden attığı için, tekrar bir operasyona da gerek duymamaktayız. Bazı çocuklarda maalesef gecikiyor ve kulak zarlarında delinmelere sıklıkla rastlıyoruz."
"Kulak zarı delinmeleri çocukluk çağında ciddi bir problemdir. Çünkü tedavisi ve ameliyatı çocuklarda sıkıntılı ve zordur. Özellikle bu konularda yapılan araştırmalarda belirli bir yaş sınırı maalesef konulamamıştır. Bazı araştırmacılar kulak zarı ameliyatları için 8 yaş, bazı araştırmacılar 13 yaş, bazı araştırmacılar ise 15 yaşa kadar beklenmesini önermiştir" ifadelerini kullanan Op. Dr. Taylan Gün, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yalnız biz kliniğimizde fazla beklememeyi tercih ediyoruz. Çocukta uzun süreli kulak akıntısı varsa bu kulak akıntısını tedavi ettikten sonra en kısa zamanda 6 ay içerisinde çocuğun ameliyat edilmesini sağlıyoruz. Bu şekilde zar delik olduğu için orta kulakta oluşacak problemleri engelleme yoluna gidiyoruz. Çünkü uzun yıllar delik kalan zarlar nedeniyle, orta kulakta kireçlenme meydana gelmekte ve bunun sonucunda da geri dönülmez işitme kayıpları oluşmaktadır. Kireçlenmenin kesinlikle tedavisi yoktur. Ameliyat edilse bile bir müddet sonra bu kireçlenmiş kulaklarda, kesinlikle bir gelişme sağlayamıyoruz. İşitme açısından zarı kapatıyoruz ama içerideki problemi çözemediğimiz için hastaların işitme kaybı problemi maalesef ömür boyu devam ediyor. Bunu engellemek için çocuklarımızda eğer uzun zamandır kulak akıntısı varsa ve kulak zarı delik teşhisi konulduysa, hemen bir hekime başvurulup, bunun tedavisinin sağlanması gerekiyor. Dediğim gibi biz kliniğimizde 4 yaşına kadar olan kulak zarları delikliği problemini basit yöntemlerle kapatmaktayız. Özellikle bu konuda yaptığımız çalışmalarda, kulak zarlarına yağ koyarak, 4 yaşına kadar olan çocuklarda ciddi iyileşmeler sağlıyoruz." İHA
RSS