Gaziantep’te, uyuşturucu, dolandırıcılık, cinayet ve hırsızlık gibi olaylarının arttığını belirten Sancılı, toplumsal ve ahlaki bir çöküntü yaşandığına dikkat çekti. “Ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik koşulları ister istemez suç oranlarına ciddi bir şekilde yansıyor. Suç oranlarına yansıdığı gibi ülkenin toplumsal çöküşüne neden oluyor. Şehrimizde uyuşturucu kullanımı ve ticaretine yönelik suç oranları ile hırsızlık olayları ciddi bir şekilde patlamış durumda” dedi.
Hırsızlık olaylarında ciddi anlamda patlama yaşandı
Şehrimizde hırsızlık olaylarının da arttığını ve artmasının temelinde ekonomi olduğunu sözlerine ekleyen Av. Sancılı, “Gaziantep’te hırsızlık olaylarında ciddi anlamda patlama yaşandı. Zaten Asliye Ceza Mahkemeleri’nde davaların büyük çoğunluğu hırsızlık. Kentimizdeki adli vakalar da her geçen gün artıyor. Adli vakalarda en çok uyuşturucu madde ticareti, dolandırıcılık, hırsızlık suçları ve cinayetler artış gösterdi. Hukuk davlarında alacak verecek ile boşanmalar çok fazla” uyarısında bulundu.
Televizyonlardaki programlar veya diziler toplumu etkiliyor
Televizyonlardaki programların veya dizilerin toplumu etkilediğini vurgulayan Sancılı, “İnsanların dizilerle hayata bakış açısı değiştiğinden ve gelir seviyesi de düşük olduğu için ihtiyaçlarını karşılayamaz olunca ister istemez, kısa yoldan para kazanmak için suç olsun olmasın, helal olsun veya olmasın ayırt etmeden suça bulaşıyor. Bu da ister istemez toplumsal ahlak yapısının çökmesine sebep oluyor” ifadelerini kullandı.
Çocukları renkli şekerlerle kandırıyorlar
“Bazı istatistiklere göre uyuşturucu kullanım yaşı ilkokula, ortaokula kadar düşmüş” diyen Av. Sancılı, çocukların renkli şekerlerle kandırıldığını açıkladı. “Çocuklara renkli şekerler cazip geliyor ve bu da yavaş yavaş bağımlılık haline getiriyor. Gençlik bu konuda bilgilendirilmeli ve ciddi eğitim programları olmalı. Bu konuda en önemli görev aileye düşüyor. Eğitim ve bilgilendirme çocuklara ciddi anlamda verilirse çocuklarımız bilinçli olacak ve kendilerine uzatılan herhangi bir yabancı maddeye tepki gösterecekler ve bu durumu aileleriyle paylaşacaklar. Aile de okul yönetimi veya kolluk kuvvetlerine durumu bildirecek ki suç önlenmiş olacak” açıklamasını yaptı.
Uyuşturucuyu engellemenin yolu eğitimden geçiyor
Av. Güngör Sancılı, uyuşturucuyu engellemenin yolunun eğitimden geçtiğinin altını çizdi, konuşmasını şöyle tamamladı: “En baştaki eğitim de aileye düşüyor. Aile bu konuda ciddi anlamda bilinçlendirilirse ve okullardan da destek alınırsa hem çocuklar bilinçlendirilir hem de uyuşturucu kullanımı önlenmiş olur. Yani en önemli görev aile ve ilgili eğitim kurumlarında. İnsanların sosyo-ekonomik durumu iyi olursa suçlara karışmayacaktır. Ancak ekonomik etkenlerden dolayı sıkıntı yaşayan insanlar cinnet geçirebiliyor. Bu cinnet geçirme de sosyal patlama ile birlikte işin içinden çıkamaz hale getiriyor” değerlendirmesinde bulundu. Hüseyin Karataş