Sık görülen kalıtsal ve metabolik hastalıklar arasında yer alan Fenilketonöri’nin, çÇocukların gelişmekte olan beyni tahrip ederek ileri derecede zeka özürlülüğüne neden olduğu bildirildi. Yetkililer, akraba evliliklerinin hastalıkların görülme sıklığını arttığını belirterek, akraba evliliklerinden uzak durmasına dikkat çekti. Ülkemizde bir yılda 1 milyon doğum gerçekleşti, bunlardan dört yüzünde bu hastalığın görüldüğü açıklandı.
%70’i birinci dereceden akraba
İl Sağlık Müdürü Dr. Yusuf Ziya Yıldırım, akrabaya büyüklerinin hastalıkların görülme sıklığını arttırdığını bildirerek, Türkiye’de her dört evlilikten bile akraba evliliği, bunların %70 ininde birinci dereceden akraba ilgili olduğuna dikkat çekti. Akraba evliliklerinin hastalıkların görülme sıklığını artırdığını hatırlatan Yıldırım, ülkemizde yılda 1 milyon doğum gerçekleştiğini, bunlardan dört yüzünde bu hastalığı taşıma riski olduğunu bildirdi.
Topuktan alınacak iki damla
kan teşhis için yeterli
Doğumların yüzde sekseninin sağlık personeli yardımı ile yapıldığı ve illerde yapılan doğumlardan %59 unun kan örneği alınabildiğini kaydeden Yusuf Ziya Yıldırım, oysa hedefin her yeni doğanın hastalık yönünden kontrolden geçirilmesi olduğunu açıkladı. Hastalık doğumdan beş altı ay sonra belirginleştiğinden doğumdan sonraki ilk aylarda hastalığın bebeklerin sağlıklı bebeklerden ayırt edilebilmesine güç olduğunu söyleyen Yıldırım, “Erken teşhis edildiğinde hastalığın tedavi edilebilen bir hastalıktır. Uygulanacak olan diyet tedavisi ile çocuğun akranlarına uygun zeka gelişimi göstermesi mümkün olduğundan, her yeni doğanın hastalık yönünden taranması gerekir ve doğumdan 48 saat sonra 15 gün içinde topuktan alınacak iki damla kan, hastalığın teşhisi için yeterlidir” dedi.
Hastalık riskini artıran
akraba evlilikleri azaltılmalı
“Hastalık riskini artıran akraba evliliklerinin azaltılması, hamilelik sürecinde izlemlerin düzenli olarak yaptırılması, doğumun sağlık kuruluşunda sağlık personeli tarafından gerçekleşmesini de önemli koruma faktörleri arasında” diyen Yıldırım, “Gaziantep sınırları içerisinde 2003 yılı nisan sonu verilerine göre alınan 7000 kan örneğinde hastalık tespit edilmemiş olması sevindiricidir. Ancak, aksi kanıtlanmadıkça kan alamadığımız her bebeğin hasta olabileceği, hayatını özürlü olarak sürdürebileceği düşünülmelidir. Dolayısıyla tüm anne ve babaların doğumun yaptırıldığı kurumda sağlık personeline engel olmayıp bizzat kendileri çocuklarına kan alınmasını sağlayarak hastalığın erken teşhisine yardımcı olacaklardır” şeklinde konuştu.
RSS