AKP Hükümeti’nin, uluslararası ve ulusal sermayenin talep ve çıkarlarına göre hareket ettiğini, halkın sofrasındaki ekmeğin her geçen gün azaldığını belirten DİSK Bölge Başkanı Muzaffer Subaşı, “AKP sermayenin iktidardadır. Attığı her adımda emekçilerin hak ve özgürlüklerine saldırmakta, yaşam olanaklarını daraltmaktadır” dedi.
Sermaye, dilediğince sömürü olanağı yaratmıştır
“Büyüdüğü söylenen ekonomide hala her gün onlarca insan işten atılmaktadır” diyen Subaşı, “Şirketlerin kârlılığı artarken, soframızdaki ekmek sürekli küçülmektedir. İşsizlik, yoksulluk, huzursuzluk, emekçilerin örgütsüz değiştirilmesi, baskı altında tutulması, haklarından ve Emeklerinden kısılması için bir araç haline gelmiştir. Sermaye-emek ilişkilerinde kapitalizm erken dönem koşullarının neredeyse yeniden oluşturulmuş, sermaye dilediğince sömürü olanağı yaratmıştır” diye konuştu.
Yerel yönetimleri teslim almanın yollarını arıyorlar
Hükümetin yaptığı yeni düzenlemelerle yerel yönetimleri de ele geçirmeye, ülkeyi tümüyle denetim altına alma hazırlığı içerisinde olduğunu belirten Subaşı, “Ülkemizin birleşik, güçlü bir muhalefet hareketine gereksinimi vardır. Siyasi partilerin, özellikle soldaki siyasi partilerin bu anlamda başlattığı girişimlerin tam anlamıyla başarıya ulaşamamış olması toplumun umudunu kırmaktadır. Bu durumda geçmişte olduğu gibi DİSK’e ve tüm DİSK üyelerine ağır sorumluluklar düşmektedir. Yapılacak yerel yönetim seçimleri geleceğimiz için bir dönüm noktası haline gelmiştir. Tüm emekçiler, daha iyi bir yaşam isteye herkes, sermayenin ve maskelenmiş gericiliğin, inanç ayrımcılığı üzerine inşa edilmiş bir siyasetin ülkemizi tümüyle teslim almasına izin vermemelidir” dedi.
AKP sermayenin iktidarıdır
DİSK’in kuruluşunun 37. yılında sendikal hareketlerin gerilediğini gördüklerini ve grup bir yıl dönümü kutladıklarını ifade eden Subaşı, “DİSK, Türkiye işçi sınıfının demokrasi, özgürlük, bağımsızlık ve barış mücadelesinin bayrağı olarak 37 yıldır çalışmalarını sürdürmektedir. DİSK son derece zor koşullarda işçi sınıfının içinden doğmuştur. Ağır basamaklarının saldırıların olduğu bir dönemde büyümüştür. Anayasayı koruma adına fiilen ortadan kaldırılanlar tarafından Yıllarca hukuk dışı biçimde çalışmalar engellendi. Yine adeta DİSK’i yok etmek için çıkartılmış yasalara rağmen varlığını sürdürmüştür. DİSK işçi sınıfının duyduğu güven ve inanç da bugünlere ulaşmıştır. DİSK’in her kararının arkasında tabandan tavana işleyen demokratik bir örgüt yapısı vardır. Bugün içinde bulunduğumuz koşullar, geçmişten çok daha iyi değildir” şeklinde açıklama yaptı.
Subaşı, 12 Eylül öncesi 500 bin DİSK üyesi bulunduğunu, oysa bu rakamın günümüzde 350 bini ancak bulduğuna dikkat çekti.
RSS