Uykuları kaçıyor

30 bin nüfusu ve 9 bin seçmeni olan Kıbrıs Mahallesi sakinlerinin ortak sıkıntısı hırsızlar. Mahallenin büyük bölümü ve muhtarı hırsızlıktan ve fuhuştan şikayet ederken, kadınlar çevrede bulunan bally kutularının kendilerini dehşete düşürdüğünü ve bir gün çocuklarının da aynı tuzağa düşürülmesi endişesini yaşadıklarını söyledi.

Hırsızlık oranındaki artış kaygı verici

Ekonomik bozulmanın köylerden göçe ve sosyal dokuya uyum sağlayamayan binlerce insanı katlettiğini belirten Kıbrıs Mahallesi Muhtarı Abbas Kaygusuz, hırsızlık ve fuhuş olaylarındaki aşırı artışın kaygı verici olduğunu dile getirdi.

Elimizde değneklerle mi bekleyelim?

Saat 18:00’den sonra sokağa çıkmaya korktuklarını belirten Kaygusuz, “30 yıldır Kıbrıs mahallesinde oturuyorum. Kıbrıs mahallesi farklı illerden gelenlerin oturduğu bir mahalle. Muhtarlık olarak üçüncü dönemin. Ancak ben bu yılki kadar fazla hırsızlık olayıyla karşılaşmadım. Evimizden dışarı çıkamıyoruz” dedi.

Şikayet etsek bir sonuç alamıyoruz

Mahallede hırsızlık yapanları, bally çekenleri ve tiner kullananları bildiğini, bunları zaman zaman polise de şikayet ettiğini, ancak bir sonuç alamadıklarını belirten Kaygusuz, “Ellerinde bıçaklarla dolaşıyorlar. Şikayet ediyoruz, polislerimiz de görüyor, götürüyor bir bakıyoruz ki aynı suçlular bir iki gün sonra yeniden sokakta. Polisler yetkili olmadıklarını söylüyorlar. Hiç sokağa çıkmayalım, değneklerimizi alıp bekleyelim mi? Önce derlerdi ki ‘Evvela Allah, sonra hükümet’ Allah’ımız yerinde duruyor. Hükümetimiz bize bakmıyor. Neymiş de AB’ye gidecekmişiz. AB’ye gir, Ben sana girme demiyorum, ama adaletimizi de elimizden almayın” diye konuştu.

18:00’den sonra sokağa çıkmaya korkuyoruz

“Hırsızlardan çok şikayetçiyiz. Saat 18:00 olduğunda evimden dışarı çıkamıyorum” diyen Kaygusuz, sık kesilen elektriklerin de hırsızlara yardımcı olduğuna dikkat çekerken, “Elektriği kesiyorlar, hırsızlar evlere ve dükkanlara rahatça dalıyor. Yıllardır oturduğumuz mahallede artık güvenliğimiz yok diye evlerimizi bırakıp gidelim mi?” dedi.

Fuhuşla başa çıksak da hırsızlıkla çıkamadık

Hırsızlık ve fuhuşla ilgili şikayetleri yetkililere defalarca bildirdiğini, fuhuşla ilgili konularda bir parça olumlu sonuç almalarına rağmen hırsızlıkla başa çıkamadıklarını söyleyen Kaygusuz, “En büyük sıkıntı hırsızlık ve fuhuş. Ne kadar tedbir alırsanız alın bu ikisi artıyor. Kıbrıs mahallesi 32 nolu sokakta aleni fuhuş yuvası olarak kullanılıyor. Şikayetlerimiz ve emniyetin çalışmaları sonucu kapatıldı. Daha sonra orayı çalıştıran kadın da gelip beni tehdit etti. Ama en azından uğraşmamıza değdi ve aleni bir yer kapatıldı. Aynı olumlu sonucu hırsızlıkta görmek mümkün değil” şeklinde açıklama yaptı.

30 bin nüfuslu mahalle hırsızdan kan ağlıyor

Uzun süredir oturduğu ve muhtarlık yaptığı mahalleyi ve mahalleliyi çok iyi tanıdığını, mahallenin düzelmesi için emniyetle işbirliğine hazır olduğunu belirten Kaygusuz, “30 bin nüfuslu mahallede 9 bin seçmenim var. 9 bin seçmenin içinde kimin hırsızlık yaptığını, kimin terörist olduğunu, kimin hacı hoca olduğunu bilirim. Mahallemi gelip düzeltsinler, yardımcı olurum. Yeter ki insanlar kendilerini evlerinde güvende hissetsin” diye konuştu.

“Şikayet ettin de ne anladın” diye alay ediyorlar

Belediyelerin çalışmadığını, mahallede bulunan 3 mağaranın çevre halkının can güvenliğini tehdit ettiğini belirten Kaygusuz, “Belediyeler görevlerini yapmıyor. Gıdalar açıkta satılıyor, bozuluyor, belediye zabıtaları göz yumuyor. Onlar göz yumunca ben şikayet etmek zorunda kalıyorum. Şikayet ediyorum, esnafla kötü oluyorum. Esnaf bana gelip ‘beni şikayet ettin de ne anladın?’ diye alay ediyor” şeklinde ifade etti.

Çocukları sokağa bırakmaya korkuyoruz

Mahalleli kadınlar da çocukları için tehlikeli gördükleri mağaraların kapatılmasını istiyor. Ayfer Tavukçu, “Çocukları sokağa bırakmaya korkuyoruz” derken Elif Bulduk, “Kapımızın önünde duran 20 metrelik mağara yıllardır korkulu rüyamız. Sokakta oynarken çocuklar birbirini iter ve mağaraya düşer diye ödümüz kopuyor. Burası şehre uzak diye bu kadar ilgisizlik olmaz” diye konuştu.