ANASAYFA arrow right Ekonomi

Bakanlığın trans yağ kullanımına kota veya yasak getirmesi gerek

Bakanlığın trans yağ kullanımına kota veya yasak getirmesi gerek
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 05.23
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 05.23
Her geçen gün hastalıklar ile beslenme arasında ilişkileri gösteren yeni çalışmalar yapılıyor. Son olarak Dünya Sağlık Örgütü (WHO) trans yağların tüketimi ile ilgili bir uyarı yayınladı. Bu uyarıda trans yağlar ve bu yağlarla hazırlanan yiyeceklerin insa
Her geçen gün hastalıklar ile beslenme arasında ilişkileri gösteren yeni çalışmalar yapılıyor. Son olarak Dünya Sağlık Örgütü (WHO) trans yağların tüketimi ile ilgili bir uyarı yayınladı. Bu uyarıda trans yağlar ve bu yağlarla hazırlanan yiyeceklerin insan sağlığına zararlı olduğunu günlük enerji ihtiyacımızın azami yüzde 1’ini bu yağlardan alabileceğimizin altını çiziyor.
Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, trans yağların en çok cipslerde, bisküvi ve pastacılık ürünleri gibi ambalajlı ve endüstriyel gıdalarda kullanıldığına dikkat çekerken, “İnsan sağlığına oldukça zararlı olan yağlarla ilgili 2010 yılında AB Gıda Güvenliği Kurumu kısıtlama kararı almış ve bu karardan sonra Avusturya, Macaristan, Danimarka ve Letonya yapay trans yağların gıdalarda kullanımını tamamen yasaklamıştır. Eylül 2018’de ise Kanada yapay trans yağların kullanımı yasaklayarak halk sağlığı adına önemli bir adim atmıştır. Tarım ve Ormancılık Bakanlığı'nın diğer AB ülkeleri gibi yapay trans yağ kullanımına kota veya yasak getirmesi gerek” dedi.
Trans yağ tüketimi ülkemizde
oldukça yaygın
Başta kalp hastalıkları, dolaşım sistemi hastalıkları, kolesterol ve kanser gibi ölümcül hastalıklarla doğrudan ilişkisi kurulan trans yağ tüketiminin ülkemizde oldukça yaygın olduğunu ve herhangi bir sınır ve kotaya tabi olmadığına vurgu yapan Aydın, “Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliğine göre sürülebilir yağ/margarinler, yoğun yağlar, bitkisel yağlar ve bu yağları içeren gıdaların yüzde 2'den fazla trans yağ içermesi durumunda trans yağ miktarının o ürünün etiketinde bildirilmesi zorunlu tutuldu. Ürün etiketlerinde “düşük veya az doymuş yağ içerir” ifadesini gördüğümüzde o ürünün 100 gramında doymuş yağ asitleri ve trans yağ asitleri toplamının 1,5 gramdan fazla, 100 ml'sinde ise 0.75 g'dan fazla olmadığını anlayacağız. Bu koşullara uyan gıdaların etiketinde “Doymuş yağ tüketiminin azaltılması normal kan kolesterol düzeyinin korunmasına katkıda bulunur” beyanı da yapılabiliyor” diye açıklamalarda bulundu.
Devlet, toplumunu ve bireylerin
sağlığını korumakla mükelleftir
Paketli, kızartılmış ürünler ile pastacılık ürünlerinde yoğun olarak kullanılan margarin gibi trans yağların tüketiminin halk sağlığı sorunlarına neden olduğunu açıklayan Aydın, “Genç nüfusun çoğunlukta olduğu ülkemizde kantinlerde tüketilen ambalajlı ürünler trans yağ içermekte ve bugünün çocukları yarının sağlıksız bireyleri olma riskini taşımaktadır. Toplumun özellikle genç bireylerin sağlıksızlığı ilaç ve sağlık emperyallerinin iştahını kabartmakta hasta bireyleri potansiyel müşteri olarak görmektedir. Ülkelerin gıda politikalarını belirlerken özellikle Türkiye gibi ilaç ve medikal sanayinde dışa bağımlı ülkeler kapitalist devletlerin sağlıksız ürünleri yaygınlaştırması karşısında toplumunu ve bireylerin sağlığını korumakla mükelleftir” değerlendirmesinde bulundu. Hüseyin Karataş
Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *