“Yeni yasaya ihtiyaç duyulmasının temel sebebi yılda ortalama 80 bin iş kazasında yaklaşık 1500 vatandaşımızın hayatını kaybetmesidir” denildi
Genç HÜRSİAD, tüm yönleriyle Yeni İş Sağlığı ve İş güvenliği Yasası bilgilendirme toplantısı düzenledi. Genç HÜRSİAD organizasyonuyla U.Plaza Otelde gerçekleşen programda 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun işverenlere getirdiği sorumluluklar masaya yatırıldı.
Seminerin açılış konuşmasını yapan Genç HÜRSİAD Başkanı Murat Hösükoğlu, 6331 Sayılı Kanun’un, tehlike sınıflarına göre işverenlere ve çalışanlara bir dizi yükümlülükler getirdiğini belirterek, bütün işyerlerinin kendi durumlarını bu Kanun’a uygun hale getirmesi gerekir bu konu iş dünyası olarak bizleri direk ilgilendiren önemli bir konu ve eksikliklerimiz çok İş sağlığı ve güvenliği bir takım oyunudur, tüm oyuncuların üstün performansla hakkını vererek oynaması durumunda iş kazalarını yüzde 98 önlemek, meslek hastalıklarını sıfırlamak mümkündür. Çalışanlar, işletmelerin hatta toplumun göz bebeğidir. Dünyanın geç de olsa bunun farkına varıp iş sağlığı ve güvenliği hakkında yatırımlar yapmaya başlaması sevindirici olmakla birlikte yetersiz olduğunu belirten Hösükoğlu, Üreten susarsa, Türkiye susar. Ülkemiz, üretimle, yeni yatırımlarla büyüyecektir. İşverenlerin ve Özel sektörün önü açılmalı, özel sektörün dünya ile rekabet şartları eşitlenmelidir. Asgari ücret üzerindeki yükler sanayiciyi zor durumda bırakmaktadır, kıdem tazminatı yükü işveren üzerinden kaldırılmalıdır. Üretimin olduğu yerde ülke zenginliğe kavuşur, işsizlik azalır. Globalleşen dünyada rekabetin şartları günümüzde çok ağırdır. Hindistan, Brezilya ve Türkiye'nin adı gelecek vadeden ülkeler arasında geçiyor. Sanayicimizin üzerindeki yükler kaldırıldığında bu süreç hızlanacaktır. Ne kadar fazla üretir güçlü olursak o kadar kişiye iş sağlarız, işçi sağlığı ve güvenliğine daha fazla önem verme imkânımız doğacaktır”dedi.
Dünyada en fazla iş kazası olan ülkeler arasında Türkiye üçüncü sırada yer alırken, AB ülkeleri arasında ölümlü iş kazaları açısından ilk sırada yer almaktadır.
Genç HÜRSİAD’ın konuğu olarak G.Antep’e gelen işinde önemli bir kariyere sahip, alanında söz sahibi Mali müşavir, Yönetim danışmanı, Vergi, sosyal güvenlik Uzmanı, Eğitimci, Şirket doktoru ve Birçok mesleki kitap yazarlığı yapan Nevzat Erdağ ise konuşmasında, “Bilindiği gibi İş Sağlığı ve Güvenliğinde temel amaç; çalışanların sağlığına zarar verebilecek risk oluşturan hususların önceden belirlenerek, gereken önlemlerin alınması, rahat ve güvenli bir çalışma ortamı sağlanması, iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı çalışanların ruhsal ve bedensel sağlıklarının korunmasıdır. Şu istatistikî bilgilere de bakıldığında bu konunun ne kadar önemli olduğu ortadadır. Her gün ortalama 5 kişi, iş kazası sonucu iş göremez hale gelmektedir. İş kazaları nedeniyle her yıl Gayri Safi Milli Hâsılanın yüzde 5’i kaybolmaktadır,Her gün ortalama 217 iş kazası olmaktadır. Dünyada en fazla iş kazası olan ülkeler arasında Türkiye üçüncü sırada yer alırken, AB ülkeleri arasında ölümlü iş kazaları açısından ilk sırada yer almaktadır.Her gün ortalama 4 işçi, iş kazası sonucu hayatını kaybetmektedir” dedi
Yeni yasa olan 6331 Sayılı Kanun’un işverenlere ve işyerlerine getirdiği yeni görev ve sorumluluklar, kamu çalışanlarının yasa kapsamındaki yeri, yasanın yürürlüğe giriş tarihleri, iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimi istihdam zorunluluğu, iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimi kavramları, işyerlerinin tehlike sınıflarının belirlenmesi, iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekiminin sorumlulukları, iş sağlığı ve güvenliği yasasında idari para cezaları, risk değerlendirmesi zorunluluğu, çalışanların yeni kanundaki hakları ve çalışan temsilcisi kavramı, iş kazası ve meslek hastalıkları gibi konularda katılımcılara önemli bilgiler verildi.
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Nevzat Erdağ, 1 Ocak 2013’ten itibaren uygulamaya koyulan yeni İSG Yasası uyarınca, iş sağlığı ve güvenliği temel eğitiminin sektörü ve çalışan sayısı ne olursa olsun firmalar açından zorunlu tutulduğunu söyledi.
Risk değerlendirme çalışmasının 29 Aralık 2012 tarihinde yayınlanan yönetmeliğe uygun olarak hemen yapılması gerektiğini vurgulayan Erdağ, “Risk değerlendirme çalışması vakit kaybetmeden yapılmalıdır. Ayrıca her kurumun öncelikle acil durum planlarını hazırlamaları gerekiyor. Çalışan sayısı gözetilmeden çok tehlikeli, az tehlikeli ve tehlikeli grupta yer alan tüm işverenleri, yasanın cezai uygulamaları hakkında uyarıyoruz” şeklinde konuştu.
Yeni yasanın işyerleri ve işverenlere yüklü miktarlarda maddi sorumluluklar getirdiğini ifade eden Nevzat Erdağ, “İdari para cezaları yeni İSG Yasası’nda 26 başlıkta toplanmış durumda. 26 farklı başlıkta toplanan bu cezaların toplam tutarı yaklaşık olarak 270 bin Türk Lirası ediyor. Maddi cezalarda asgari tutar olarak risk değerlendirmesi geliyor diyebiliriz. Tüm işyerleri için, bir kişi sigortalı çalışanı olsa dahi risk değerlendirmesini yapmayan firmalara, ilk olarak 3 bin beşyüz TL’lik para cezası verilecekken işyerlerini değerlendirmenin yapılmadığı her ayrı ay için ise 4 bin 500 liralık ayrı cezalar bekliyor. Uygulamayı maddi cezalara dayatan yeni yasada ayrıca 50 ve üzerinde çalışanı olan işyerleri için istihdam edilmeyen işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanları nedeniyle de, işyerlerini 10 bin TL gibi cezalar bekliyor” diye konuştu..
Yeni yasada mesleki eğitimle alakalı bölümlerin de olduğunu belirten Erdağ, 6331 Sayılı Yasa’nın bir takım iş kollarında, mesleki yeterliliği olmayan işçilerin çalıştırılmasının yasakladığını, işverenlerin bu konuda sıkıntı yaşamaması için, önümüzdeki süreçte mesleki eğitim ve yetiştirme kursları eğitimlerine hız vermesi gerektiğini dile getirdi.
Bu yasayla risk sınıflarının da iş hayatına dahil edildiğini hatırlatan Erdağ, “İşyerleri bundan sonra yapılan işin tehlike derecesine göre çok tehlikeli, tehlikeli ve az tehlikeli olarak üç sınıfa ayrılıyor. Çok tehlikeli işyerlerinde (A) sınıfı, tehlikeli işyerlerinde (B) sınıfı, az tehlikeli işyerlerinde (C) sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı çalıştırılacak. Ayrıca bütün tehlike sınıflarındaki işyerleri işyeri hekimi istihdam edecek. Bu geçişler yasada belirtilen sürelerde kademeli gerçekleşecektir” diye konuştu.
İş Sağlığı ve Güvenliği yasasında neden yeniliğe gidildiğine de açıklık getiren Nevzat Erdağ, sözlerini şöyle tamamladı: “Böyle bir yeniliğe ihtiyaç duyulmasının ilk sebebi olarak yılda ortalama 80 bin iş kazasında yaklaşık 1500 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi gösteriliyor. Ayrıca yapılan bu yenilik sayesinde AB üyelik sürecinde de bir engel aşılmış olmaktadır. Ancak her şeyden önemlisi; insanın en tabi hakkı ‘yaşama hakkıdır’. Bu nedenledir ki çalışanlarımızı, işverenlerimizi kendi yaşama haklarını koruyabilme adına bilinçlendirmeliyiz. Yasanın uygulamaya alınmasıyla, bu bilinçlenme adına önemli bir adım atılmıştır. Taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler de çalışma hayatının genelini kapsayacak bir iş sağlığı ve güvenliği yasasını zorunlu kılmıştır” dedi.Arzu Bulut
resim
Genç HÜRSİAD’a katılan yeni üyelere üyelik belgeleri takdim edilerek rozetleri takıldı.
Genç HÜRSİAD, tüm yönleriyle Yeni İş Sağlığı ve İş güvenliği Yasası bilgilendirme toplantısı düzenledi. Genç HÜRSİAD organizasyonuyla U.Plaza Otelde gerçekleşen programda 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun işverenlere getirdiği sorumluluklar masaya yatırıldı.
Seminerin açılış konuşmasını yapan Genç HÜRSİAD Başkanı Murat Hösükoğlu, 6331 Sayılı Kanun’un, tehlike sınıflarına göre işverenlere ve çalışanlara bir dizi yükümlülükler getirdiğini belirterek, bütün işyerlerinin kendi durumlarını bu Kanun’a uygun hale getirmesi gerekir bu konu iş dünyası olarak bizleri direk ilgilendiren önemli bir konu ve eksikliklerimiz çok İş sağlığı ve güvenliği bir takım oyunudur, tüm oyuncuların üstün performansla hakkını vererek oynaması durumunda iş kazalarını yüzde 98 önlemek, meslek hastalıklarını sıfırlamak mümkündür. Çalışanlar, işletmelerin hatta toplumun göz bebeğidir. Dünyanın geç de olsa bunun farkına varıp iş sağlığı ve güvenliği hakkında yatırımlar yapmaya başlaması sevindirici olmakla birlikte yetersiz olduğunu belirten Hösükoğlu, Üreten susarsa, Türkiye susar. Ülkemiz, üretimle, yeni yatırımlarla büyüyecektir. İşverenlerin ve Özel sektörün önü açılmalı, özel sektörün dünya ile rekabet şartları eşitlenmelidir. Asgari ücret üzerindeki yükler sanayiciyi zor durumda bırakmaktadır, kıdem tazminatı yükü işveren üzerinden kaldırılmalıdır. Üretimin olduğu yerde ülke zenginliğe kavuşur, işsizlik azalır. Globalleşen dünyada rekabetin şartları günümüzde çok ağırdır. Hindistan, Brezilya ve Türkiye'nin adı gelecek vadeden ülkeler arasında geçiyor. Sanayicimizin üzerindeki yükler kaldırıldığında bu süreç hızlanacaktır. Ne kadar fazla üretir güçlü olursak o kadar kişiye iş sağlarız, işçi sağlığı ve güvenliğine daha fazla önem verme imkânımız doğacaktır”dedi.
Dünyada en fazla iş kazası olan ülkeler arasında Türkiye üçüncü sırada yer alırken, AB ülkeleri arasında ölümlü iş kazaları açısından ilk sırada yer almaktadır.
Genç HÜRSİAD’ın konuğu olarak G.Antep’e gelen işinde önemli bir kariyere sahip, alanında söz sahibi Mali müşavir, Yönetim danışmanı, Vergi, sosyal güvenlik Uzmanı, Eğitimci, Şirket doktoru ve Birçok mesleki kitap yazarlığı yapan Nevzat Erdağ ise konuşmasında, “Bilindiği gibi İş Sağlığı ve Güvenliğinde temel amaç; çalışanların sağlığına zarar verebilecek risk oluşturan hususların önceden belirlenerek, gereken önlemlerin alınması, rahat ve güvenli bir çalışma ortamı sağlanması, iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı çalışanların ruhsal ve bedensel sağlıklarının korunmasıdır. Şu istatistikî bilgilere de bakıldığında bu konunun ne kadar önemli olduğu ortadadır. Her gün ortalama 5 kişi, iş kazası sonucu iş göremez hale gelmektedir. İş kazaları nedeniyle her yıl Gayri Safi Milli Hâsılanın yüzde 5’i kaybolmaktadır,Her gün ortalama 217 iş kazası olmaktadır. Dünyada en fazla iş kazası olan ülkeler arasında Türkiye üçüncü sırada yer alırken, AB ülkeleri arasında ölümlü iş kazaları açısından ilk sırada yer almaktadır.Her gün ortalama 4 işçi, iş kazası sonucu hayatını kaybetmektedir” dedi
Yeni yasa olan 6331 Sayılı Kanun’un işverenlere ve işyerlerine getirdiği yeni görev ve sorumluluklar, kamu çalışanlarının yasa kapsamındaki yeri, yasanın yürürlüğe giriş tarihleri, iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimi istihdam zorunluluğu, iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimi kavramları, işyerlerinin tehlike sınıflarının belirlenmesi, iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekiminin sorumlulukları, iş sağlığı ve güvenliği yasasında idari para cezaları, risk değerlendirmesi zorunluluğu, çalışanların yeni kanundaki hakları ve çalışan temsilcisi kavramı, iş kazası ve meslek hastalıkları gibi konularda katılımcılara önemli bilgiler verildi.
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Nevzat Erdağ, 1 Ocak 2013’ten itibaren uygulamaya koyulan yeni İSG Yasası uyarınca, iş sağlığı ve güvenliği temel eğitiminin sektörü ve çalışan sayısı ne olursa olsun firmalar açından zorunlu tutulduğunu söyledi.
Risk değerlendirme çalışmasının 29 Aralık 2012 tarihinde yayınlanan yönetmeliğe uygun olarak hemen yapılması gerektiğini vurgulayan Erdağ, “Risk değerlendirme çalışması vakit kaybetmeden yapılmalıdır. Ayrıca her kurumun öncelikle acil durum planlarını hazırlamaları gerekiyor. Çalışan sayısı gözetilmeden çok tehlikeli, az tehlikeli ve tehlikeli grupta yer alan tüm işverenleri, yasanın cezai uygulamaları hakkında uyarıyoruz” şeklinde konuştu.
Yeni yasanın işyerleri ve işverenlere yüklü miktarlarda maddi sorumluluklar getirdiğini ifade eden Nevzat Erdağ, “İdari para cezaları yeni İSG Yasası’nda 26 başlıkta toplanmış durumda. 26 farklı başlıkta toplanan bu cezaların toplam tutarı yaklaşık olarak 270 bin Türk Lirası ediyor. Maddi cezalarda asgari tutar olarak risk değerlendirmesi geliyor diyebiliriz. Tüm işyerleri için, bir kişi sigortalı çalışanı olsa dahi risk değerlendirmesini yapmayan firmalara, ilk olarak 3 bin beşyüz TL’lik para cezası verilecekken işyerlerini değerlendirmenin yapılmadığı her ayrı ay için ise 4 bin 500 liralık ayrı cezalar bekliyor. Uygulamayı maddi cezalara dayatan yeni yasada ayrıca 50 ve üzerinde çalışanı olan işyerleri için istihdam edilmeyen işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanları nedeniyle de, işyerlerini 10 bin TL gibi cezalar bekliyor” diye konuştu..
Yeni yasada mesleki eğitimle alakalı bölümlerin de olduğunu belirten Erdağ, 6331 Sayılı Yasa’nın bir takım iş kollarında, mesleki yeterliliği olmayan işçilerin çalıştırılmasının yasakladığını, işverenlerin bu konuda sıkıntı yaşamaması için, önümüzdeki süreçte mesleki eğitim ve yetiştirme kursları eğitimlerine hız vermesi gerektiğini dile getirdi.
Bu yasayla risk sınıflarının da iş hayatına dahil edildiğini hatırlatan Erdağ, “İşyerleri bundan sonra yapılan işin tehlike derecesine göre çok tehlikeli, tehlikeli ve az tehlikeli olarak üç sınıfa ayrılıyor. Çok tehlikeli işyerlerinde (A) sınıfı, tehlikeli işyerlerinde (B) sınıfı, az tehlikeli işyerlerinde (C) sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı çalıştırılacak. Ayrıca bütün tehlike sınıflarındaki işyerleri işyeri hekimi istihdam edecek. Bu geçişler yasada belirtilen sürelerde kademeli gerçekleşecektir” diye konuştu.
İş Sağlığı ve Güvenliği yasasında neden yeniliğe gidildiğine de açıklık getiren Nevzat Erdağ, sözlerini şöyle tamamladı: “Böyle bir yeniliğe ihtiyaç duyulmasının ilk sebebi olarak yılda ortalama 80 bin iş kazasında yaklaşık 1500 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi gösteriliyor. Ayrıca yapılan bu yenilik sayesinde AB üyelik sürecinde de bir engel aşılmış olmaktadır. Ancak her şeyden önemlisi; insanın en tabi hakkı ‘yaşama hakkıdır’. Bu nedenledir ki çalışanlarımızı, işverenlerimizi kendi yaşama haklarını koruyabilme adına bilinçlendirmeliyiz. Yasanın uygulamaya alınmasıyla, bu bilinçlenme adına önemli bir adım atılmıştır. Taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler de çalışma hayatının genelini kapsayacak bir iş sağlığı ve güvenliği yasasını zorunlu kılmıştır” dedi.Arzu Bulut
resim
Genç HÜRSİAD’a katılan yeni üyelere üyelik belgeleri takdim edilerek rozetleri takıldı.