ANASAYFA arrow right Ekonomi

İhracatı daha fazla öne çıkarmak zorundayız

İhracatı daha fazla öne çıkarmak zorundayız
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.02
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.02
Sandıktan çıkana saygı duy” çağrısının demokratik toplumlarda büyük önem taşıdığının altını çizdi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi,“İhracatın büyümeye verdiği katkıyı arttırmak ve 2023 hedeflerine ulaşabilmek için ihracatı daha fazla öne çıkarmak zorundayız” dedi. 
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, yaptığı yazılı açıklamayla, Türkiye’nin ihracatının Mart ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4.3 artışla 13 milyar 14 milyon dolara, ilk 3 aylık ihracatın ise yüzde 6.2 artarak 38 milyar 607 milyon dolara yükseldiğini bildirdi. Büyükekşi, ihracatçı birliklerinin kaydından muaf ihraç kalemleri hariç, net mal ihracatının ilk 3 aydaki birikimli artış performansının yüzde 5.8 olarak hesaplandığını açıkladı. 
Mart ayı ihracat verilerini açıklamanın yanısıra, yerel seçimler, büyüme, Türkiye ve dünya ekonomisi hakkında da değerlendirmelerde bulunan TİM Başkanı Büyükekşi, Türkiye’nin hızlı ve yoğun bir seçim maratonundan çıktığını vurgulayarak, “Sandıktan çıkana saygı duy” çağrısının demokratik toplumlarda büyük önem taşıdığının altını çizdi.
Yoğun seçim gündeminin ardından bugünden itibaren tüm Türkiye’yi tekrar ekonomi ve ihracat gündemine dönmeye davet eden Mehmet Büyükekşi, şöyle konuştu: 
“Türkiye büyük bir demokrasi sınavını daha başarıyla geçti. Halkımız yoğun bir katılımla demokratik iradesini sandıkta ifade etti.Şimdi ivedilikle gerek siyaset kurumunun gerekse toplumun tüm kesimlerinin yeniden ekonomiye odaklanmasını istiyoruz.Uzun vadeli hedeflerimiz odak noktamız olmalı.Bu maratona şimdiden sıkı bir şekilde hazırlanmak gerekiyor.2023 hedeflerine ulaşmamız için önümüzde 9 koca yıl var ve bu 9 yılı çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor.Son dönemde yaşadığımız olayların tortularını geride bırakalım, geleceğe bakalım.Su akarken bardağı dolduralım.Avrupa’daki fırsatlardan, dünya ekonomilerindenki olumlu gelişmelerden istifade edelim. Ülkemizin temel gündemi rekabet gücünün geliştirilmesi olmalıdır.”
Mehmet Büyükekşi, yılın ilk aylarında görülen ihracatta yukarı ve ithalatta aşağı yönlü gelişmelerinin yanı sıra, özellikle AB kaynaklı dış pazarlardaki talep artışları, rekabetçi kur avantajı ve altının baz etkisinin ortadan kalkması gibi faktörlerin de etkisiyle ihracatın büyümeye olumlu katkı yapacağını ifade etti.
Merkez Bankası’nın son yaptığı faiz artırımının ardından ekonominin yeni bir denge arayışında olduğunu belirten Büyükekşi, kredi artış hızının yavaşlamasına dikkat çekerek, bireysel kredilerin kontrol altına alınmasını olumlu bulduklarını ancak ticari kredilerdeki daralmanın ise dikkat edilmesi gereken bir durum olduğuna belirtti. 
Son faiz artırımının ardından döviz kurlarında dalgalanmanın durduğuna dikkat çeken Büyükekşi, “Döviz kurları nispeten dar bir bantta salınmaya başladı. İhracatçılarımız için volatilitenin azalmasını çok olumlu buluyoruz.Hem dalgalanmanın azalması hem de döviz kurlarının rekabetçi seviyelerde yer alması ihracatımız açısından son derece güzel gelişmeler” dedi.
Büyükekşi, üretici enflasyon oranlarının, üretenlerin ne kadar zor durumda olduğunu gösteren bir sinyal olduğunu ifade ederek, üretici enflasyonunun Şubat ayında yıllık bazda yüzde 12.4 çıkarken, tüketici enflasyonunun yüzde 7.9 olduğunu belirtti. Büyükekşi, rakamların zayıf talep sebebiyle tüketicilerin fiyata karşı hassasiyetinin arttığını gösterdiğini vurguladı. Bu durumun, ara malı-yatırım fiyatlarında artışa sebep olduğuna dikkat çeken Büyükekşi, ortaya çıkan büyüme ve firmaların yaşayacağı kar krizinin önemine dikkat çekti. Büyükekşi, sadece iç pazara çalışan firmalar değil, ihracat yapan firmaların da düşük karlarla çalışmak zorunda kalacaklarına ifade etti.
Türkiye açısından bir diğer olumsuz gelişmenin de yabancı sermaye konusunda olduğunu belirten Büyükekşi, “Türkiye’ye 2013 yılında 12.7 milyar dolar yabancı sermaye girişi yaşandı. Bu değer 2012’ye göre yüzde 4.1’lik bir gerilemeye işaret ediyor.Bu noktada gerekli tedbirlerin alınması, Türkiye’nin içerisinden geçtiği sürecin iyi anlatılması gerekiyor” dedi.
Dünya ekonomisinde yaşanan gelişmeleri değerlendiren TİM Başkanı Büyükekşi, gelişmiş ülkeler cephesinde, özellikle ABD’de iyimserliğin arttığını, bu iyimserlik paralelinde ABD Merkez Bankası’nın parasal genişlemeden çıkışını sürdürdüğünü, FED’in ekonomide canlanmanın sürdüğü sinyallerini verdiğini kaydetti. Büyükekşi şöyle dedi: 
“Bu gelişmelerle birlikte gelişen ülkeler yeni küresel koşullara uyum sağlamaya çalışıyor. Ekonomik büyümenin yavaşladığı gelişen ülkelerin para birimlerinde yeni denge arayışı sürüyor. Ukrayna-Kırım-Rusya temelli siyasi riskler ile Çin’in liberal sisteme kademeli olarak geçişi ile başlayan sancılar gelişen ülkelerde dalgalanma yaratabilir.” SHA



Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *