ANASAYFA arrow right Ekonomi

Türkiye 64.9 puanla küresel çapta 64. sırada

Türkiye 64.9 puanla küresel çapta 64. sırada
YAYINLAMA: 16 Nisan 2020 / 04.01
GÜNCELLEME: 16 Nisan 2020 / 04.01
Heritage Vakfı tarafından her yıl yayınlanan Ekonomik Özgürlükler Endeksi’nde Türkiye 64.9 puanla küresel çapta 64. sırada yer alırken 43
Ekonomik Özgürlükler Endeksi açıklamandı
Heritage Vakfı tarafından her yıl yayınlanan Ekonomik Özgürlükler Endeksi’nde Türkiye 64.9 puanla küresel çapta 64. sırada yer alırken 43
Avrupa ülkesi arasında ise 30. oldu. Heritage Vakfı’nın raporunda, geçen yıla göre küresel sıralamada iki basamak yukarı çıkan Türkiye’nin bu ilerleyişi, “istihdam, yatırım alanındaki özgürlükler ve yolsuzlukların azaltılması” ile açıklanırken, bu olumlu unsurların “para politikalarında özgürlük ve kamu harcamalarının yönetimi” gibi konulardan olumsuz etkilendiğine de dikkat çekildi. 
Raporun yazarlarından Heritage Vakfı araştırmacısı Kim Holmes, Amerika’nın Sesi’ne verdiği özel demeçte, “Türkiye aslında karışık bir tablo ortaya koyuyor.
Türkiye’nin bu yıl aldığı not, izlemeye aldığımız zamandan beri en yüksek notu” dedikten sonra şöyle devam etti: 
“Bazı alanlarda, özellikle istihdam piyasası ve yatırım alanındaki özgürlüklerde ve hatta yolsuzlukların azaltılmasında ilerleme var. Ama somut açıdan baktığımızda, yani göreceli olarak değerlendirmediğimizde en büyük sorun, mülkiyet hakları ve yolsuzluklar. Dünya ortalamasının üzerinde olmasına rağmen Türkiye’nin en düşük not aldığı iki konu bunlar. Çünkü hala devlet işlerinde, günlük yaşamda yolsuzluklar, yakınlara iltimas geçip kayırmalar çok yaygın. Hükümet önlemler aldıysa da ilerleme sınırlı kaldı.”
Türkiye’nin en yüksek puanı ise yatırım, ticaret ve mali özgürlükler alanlarında aldığının altını çizen Holmes, “yargının da bağımsız gibi görünmesine rağmen hükümetin atama ve terfilerle savcı ve yargıçlar üzerinde nüfuz kurduğunu da görüyoruz” dedi.
Kim Holmes, son yolsuzluk skandalının bu raporu etkilemediğini, çünkü bu yılki rapor için Türkiye’ye ilişkin verilerin sadece Haziran ayının sonuna kadar alındığını da söyledi. Uzman, endekste siyasi özgürlüklere değil, ekonomik özgürlükler konusuna odaklanıldığını, bu yüzden de siyasi skandalların raporun hazırlanmasında temel belirleyici olmadığını kaydetti. 
Heritage Vakfı uzmanı, hazırlanan endeksin yatırımcıların bir ülkeye yapacakları yatırım kararlarında etkili olduğunu vurgularken hatta bu endekse dayalı bir yabancı yatırım fonu oluşturulduğuna da dikkati çekti.
Holmes, “Bu endekse göre Türkiye yatırım yapılacak ülkeler arasında mı” sorusuna şu yanıtı verdi: “Türkiye kesinlikle doğru yönde ilerliyor. Elbette burada sadece ekonomi belirleyici değil, örneğin geniş çaplı gösteriler olmuşsa, ekonomi iyi işliyor olsa bile, bu siyasi istikrarsızlık riski olarak değerlendirilebilir, ayrıca bazı ekonomik politikalar da yatırımcıları ürkütebilir.”
170’i aşkın ülkenin değerlendirildiği raporda, ilk sırayı Hong Kong, ikinci sırayı Singapur alırken, ABD ise ilk kez en özgür 10 ülke arasından koparak, 12. sıraya indi. Endeks, son yedi yıldır ABD’nin bu konuda gerilediğine işaret ediyordu. Bu yılki rapor küresel anlamda ekonomik özgürlüklerin genişlediğine de işaret ediyor.
20 yıldır hazırlanan Ekonomik Özgürlükler Endeksi’nde, Türkiye’nin bugüne kadar toplam altı puanlık bir ilerleme sağlamakla birlikte konut hakları özgürlüğü ve finansal özgürlükler konusundaki gerilemeler nedeniyle daha yüksek bir basamağa ulaşamadığı belirtiliyor. 
Raporda, “Türkiye son iki yılda peşpeşe en yüksek ekonomik özgürlük puanını topladı” deniliyor ve hukukun üstünlüğü ilkesiyle yasal çerçeveyi daha da güçlendirecek geniş çaplı kurumsal reformların Türkiye’nin serbest piyasaya dayalı bir piyasaya geçiş sürecini güçlendireceği görüşü savunuluyor. Amerika’nın Sesi’ne göre raporun Türkiye’ye ilişkin bölümünde ana başlıklar şöyle değerlendiriliyor: “Hukukun Üstünlüğü: Türkiye hala devlet kurumlarında ve günlük hayatta yolsuzluklarla aile, akraba ve yakınlara iltimas geçilmesi olgularıyla karşı karşıya. Hükümet yolsuzluğa karşı önlemler aldı, ancak hala ilerleme sağlanamadı. Yargı bağımsız gibi görünse de uygulamada, hükümet, atama, terfi ve fonlama yoluyla hala yargıçlar üzerinde nüfuza sahip. 

-Devletin Büyüklüğü: En yüksek bireysel vergi oranı yüzde 35, kurumlar vergisi ise yüzde 20. Ayrıca KDV ve çevre vergisi de var. Vergi gelirleri toplam ekonominin dörtte biri. Hükümet harcamaları ise GSYİH’nin yüzde 35’i, kamu borçları yüzde 36’sı düzeyinde. Seçimler yaklaşırken artan harcamalar yüzünden bütçe hedefleri tehlikede. 

-Yasama Etkinliği: Genelde yasal çerçevede önemli reformlar yapıldı, ancak reformların hızı diğer gelişmekte olan ülkelere göre önemli ölçüde yavaşladı. İlerlemelere rağmen, bazı katı uygulamalar nedeniyle istihdam piyasası dinamik değil. Kayıt dışı ekonomi de hala varlığını sürdürüyor. Parasal istikrar ise hala zayıf. Geçmişte hükümet, elektrik ve yakıttaki sübvansiyonları kaldırdı ama sağlık alanındaki kamu harcamaları yükseldi. 

-Serbest Piyasa: Ortalama gümrük tarifeleri yüzde 2,7 düzeyinde. Tarımsal ürünler de gümrük duvarları daha da yüksek. Yerli ve yabancı yatırımcılar kanunlar önünde eşit, ancak bazı sektörlerde yatırım şartları kısıtlı. Finans sistemi değişim sürecinden geçmeye devam ediyor. Bankalar hala göreceli olarak istikrarlı ama sektördeki özelleştirmenin hızı az.”SHA




Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *