Ciddi bir ekonomik kriz döneminden geçildiğini belirten Makina Mühendisleri Odası (MMO) Gaziantep Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Ovayolu, ekonomik krizin bazı kesimler tarafından görünmez kılınmaya çalışıldığını ifade etti. Ekonomi küçülürken, fiyat artışları devam etmektedir diyen Ovayolu, “Döviz kurlarındaki artışlar ve dalgalanma sanayimizi ve üretim sektörünü olumsuz yönde etkilemeye devam etmektedir” dedi.
Ovayolu şöyle devam etti: “Enflasyonla Topyekûn Mücadele Kampanyasına, Enflasyon sepetinde etkisi yüksek kalemlerde yapılan vergi indirimlerine rağmen, yıllık enflasyon %21’in üzerinde seyretmektedir. Fabrikaların üretimi azaltması, durdurması, yatırım projelerinin iptal edilmesi, şirketlerin konkordato ilanları ve toplu işçi çıkarmaları nedeniyle işsizlik giderek artmaktadır. Beton ekonomisine yapılan yatırımlar sonucunda sistem tıkanmaya başlamıştır. İnşaat sektörü ciddi sıkıntı içerisindedir. İnşaat sektörüne bağlı alt sektörlerde krizden ciddi bir şekilde etkilenmektedir. Dolayısı ile çoğunluğu üretim, imalat ve inşaat sektöründe çalışan mühendislerimiz de bu krizden ciddi bir şekilde etkilenmektedir.
Ancak yetkililer tarafından yapılan açıklamalara bakılır ise, ihracatta büyüme, üretimde artış gerçekleşiyor. Bu nasıl oluyor. Madem ihracatta artış var, üretim kapasitesi artıyor peki neden beyaz yakalı mühendisler işten çıkarılıyor. Neden bu kadar mavi yakalı işçi işten çıkarılıyor. Neden tüketim ürünlerindeki fiyat artışları devam ediyor, döviz kurlarındaki artışlar ve dalgalanma devam ediyor. Bunların hepsinin aynı anda gerçekleşmesi ekonomi bilimine aykırı, tekniğe aykırı. Burada ters bir durum var. Çünkü kriz var ama yokmuş gibi gösteriliyor.
Ekonomik krizi aşmanın en temel unsurunun üretim olduğu bilinmelidir. Üretimi kısarak, işçi ve işgücünden tasarruf ederek kriz aşılamaz. Mühendisleri, işçileri işten çıkararak kriz aşılmaz. Kriz ancak ve ancak üretim ile aşılır. Bu nedenle mühendis ve işçi çıkarmalara son verilmesi ve üretime ağırlık verilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz.
Diğer bir konu ise mühendis asgari ücretleri;
Ocak ayı tüm çalışanların zam ayıdır. Bu kadar fiyat artışlarından sonra emeği ile geçinen işçiler ve mühendisler maalesef mevcut enflasyonda boğulmaktadır. İşçilerin asgari ücretleri, Asgari Ücret Komisyonu ve bu komisyonu oluşturan ilgili bakanlıklar, kurumlar, sendikalar ve temsilcileri aracılığı ile görüşülüyor ve iyi ya da kötü bir şekilde sonuca bağlanıyor.
Peki beyaz yakalı mühendislerin asgari ücretleri ne durumda. TMMOB ile SGK arasında yapılan protokol ile kısmi olarak düzeltilen mühendis asgari ücretleri ne yazık ki protokolün iptalinden sonra yine işverenin insafına kalmış durumdadır. Protokol iptali sonrası mühendisler hak ettiğini alamıyor, aldığı ücret SSK bordrolarına yansımıyor ve dolayısı ile emeklilikle ciddi hak kaybına uğruyorlar. Devletin uğradığı vergi kaybı ise bu işin önemli ve farklı bir boyutu.
Üretimin olduğu her yerde mühendis vardır ve olacaktır. Maden üretim katlanarak büyüyor, madem ihracatlarımız artıyor, bunun başrolünde mühendisler olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle mühendislerin işten çıkarılması yerine, üretimde daha fazla görev almaları, üretimin artırılması ve hak ettikleri ücretleri almasını bekliyoruz.” Haber Merkezi
Ovayolu şöyle devam etti: “Enflasyonla Topyekûn Mücadele Kampanyasına, Enflasyon sepetinde etkisi yüksek kalemlerde yapılan vergi indirimlerine rağmen, yıllık enflasyon %21’in üzerinde seyretmektedir. Fabrikaların üretimi azaltması, durdurması, yatırım projelerinin iptal edilmesi, şirketlerin konkordato ilanları ve toplu işçi çıkarmaları nedeniyle işsizlik giderek artmaktadır. Beton ekonomisine yapılan yatırımlar sonucunda sistem tıkanmaya başlamıştır. İnşaat sektörü ciddi sıkıntı içerisindedir. İnşaat sektörüne bağlı alt sektörlerde krizden ciddi bir şekilde etkilenmektedir. Dolayısı ile çoğunluğu üretim, imalat ve inşaat sektöründe çalışan mühendislerimiz de bu krizden ciddi bir şekilde etkilenmektedir.
Ancak yetkililer tarafından yapılan açıklamalara bakılır ise, ihracatta büyüme, üretimde artış gerçekleşiyor. Bu nasıl oluyor. Madem ihracatta artış var, üretim kapasitesi artıyor peki neden beyaz yakalı mühendisler işten çıkarılıyor. Neden bu kadar mavi yakalı işçi işten çıkarılıyor. Neden tüketim ürünlerindeki fiyat artışları devam ediyor, döviz kurlarındaki artışlar ve dalgalanma devam ediyor. Bunların hepsinin aynı anda gerçekleşmesi ekonomi bilimine aykırı, tekniğe aykırı. Burada ters bir durum var. Çünkü kriz var ama yokmuş gibi gösteriliyor.
Ekonomik krizi aşmanın en temel unsurunun üretim olduğu bilinmelidir. Üretimi kısarak, işçi ve işgücünden tasarruf ederek kriz aşılamaz. Mühendisleri, işçileri işten çıkararak kriz aşılmaz. Kriz ancak ve ancak üretim ile aşılır. Bu nedenle mühendis ve işçi çıkarmalara son verilmesi ve üretime ağırlık verilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz.
Diğer bir konu ise mühendis asgari ücretleri;
Ocak ayı tüm çalışanların zam ayıdır. Bu kadar fiyat artışlarından sonra emeği ile geçinen işçiler ve mühendisler maalesef mevcut enflasyonda boğulmaktadır. İşçilerin asgari ücretleri, Asgari Ücret Komisyonu ve bu komisyonu oluşturan ilgili bakanlıklar, kurumlar, sendikalar ve temsilcileri aracılığı ile görüşülüyor ve iyi ya da kötü bir şekilde sonuca bağlanıyor.
Peki beyaz yakalı mühendislerin asgari ücretleri ne durumda. TMMOB ile SGK arasında yapılan protokol ile kısmi olarak düzeltilen mühendis asgari ücretleri ne yazık ki protokolün iptalinden sonra yine işverenin insafına kalmış durumdadır. Protokol iptali sonrası mühendisler hak ettiğini alamıyor, aldığı ücret SSK bordrolarına yansımıyor ve dolayısı ile emeklilikle ciddi hak kaybına uğruyorlar. Devletin uğradığı vergi kaybı ise bu işin önemli ve farklı bir boyutu.
Üretimin olduğu her yerde mühendis vardır ve olacaktır. Maden üretim katlanarak büyüyor, madem ihracatlarımız artıyor, bunun başrolünde mühendisler olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle mühendislerin işten çıkarılması yerine, üretimde daha fazla görev almaları, üretimin artırılması ve hak ettikleri ücretleri almasını bekliyoruz.” Haber Merkezi
RSS