Ağır yaralama ya da ölümlerle sonuçlanan kadına yönelik şiddetin arttığına dair bir algımız var
Kadına yönelik şiddetin sadece Türkiye’nin değil, dünyanın sorunu olduğunu vurgulayan “Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin İzlenmesi Projesi” uzmanı Hilal Arslan, her 10 kadından 4’ünün fiziksel ve cinsel şiddete maruz kaldığını, ağır yaralama ya da ölümlerle sonuçlanan kadına yönelik şiddetin arttığına dair bir algıları olduğuna dikkat çekerken, “Kadına yönelik şiddetin bir gecede 3 ayda veya 5 yılda sonlanması veya tamamen bitmesi mümkün değil. Çünkü bu toplumsal cinsiyet eşitliliği ile ilgili temel problemlerden birisi. Bununla ilgili tüm toplumda toplumsal cinsiyet eşitliliğine yönelik bir değerler dönüşümünün yaşanması gerekiyor. Özellikle erkek şiddetini sona erdirmek için toplumsal cinsiyet eşitliliği konusunda tüm toplumun ve vatandaşların benimsemesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği tarafından Grand Otel’de “Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin İzlenmesi Projesi” toplantısı yapıldı. Toplantıya kamu kurum kuruluşları ve STK temsilcileri katıldı.
Kadına yönelik ağır şiddet arttı
Her 10 kadından 4’ünün fiziksel veya cinsel şiddete maruz kaldığını ifade eden Arslan, “Bu yönde kadına yönelik şiddetle ilgili haritalama raporu çalışmamız çok kısa sürede ortaya çıkacak. En azından izleme göstergeleri dediğimizde hali hazırda yürütülen çalışmaların etkinliğini hem kamu çalışanları hem akademisyenler izleme şansı bulabilecekler. 2011 yılında İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girdikten sonra ve uygulama yönetmeliği olan ülkemizde 6284 sayılı eyalet şiddetinin önlenmesine dair kanun yürürlüğe girdikten sonra kamuda çok farklı şekillerde ve düzeyde çalışmalar var. İçişleri, Adalet ve Sağlık Bakanlığı ortaklaşa iş birliği içerisinde bir çok faaliyet gösteriyor. Fakat kadına yönelik ağır şiddetin arttığını görüyoruz. Yani ağır yaralama yada ölümlerle sonuçlanan kadına yönelik şiddetin arttığına dair bir algımız var” diye açıklama yaptı.
Projede 7 il bulunuyor
Projeyi Avrupa Birliği Bakanlığı ile beraber yürütüldüğünü belirten Arslan, bunun yanı sıra TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu, Aile Sosyal ve Politikalar Bakanlığı Kadın Statüsü Genel Müdürlüğü, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ve Kamu Denetçiliği Kurumlarının paydaş kurumlar olduğunu söyledi. “Bu kurumlarla uzun süreden beri proje faaliyetleri ne olabilir üzerine çalışmalardan sonra projeyi hayata geçirdik. Projeyi hayata geçirdiğimizde de Türkiye Belediyeler Birliği’ni de projemize dahil ettik. Adana, Gaziantep, Trabzon, Kars, İzmir, Ankara ve İstanbul pilot illerimiz. Bu 7 ilde hak temel izleme yapan kadın örgütlerinin toplumsal cinsiyet alanın belli çalışmaları var. O yüzden bu illeri projemize dahil ettik” değerlendirmesinde bulundu.
Cinsiyet Eşitliği
Merkezi kurulacak
Proje konu uzmanı Hilal Arslan, toplumsal cinsiyet alanında mevcut durum analizi yapmak için alanında uzman akademisyenler tarafından raporlama çalışmalarının yürütüldüğüne dikkat çekerek, kapasite güçlendirmek için eğitim ve atölye serisine başladıklarının altını çizdi, konuşmasına şöyle devam etti: “Toplumsal cinsiyete duyarlı hak temel izleme eğitimi, eğitim faaliyetlerinin ilkidir. Gaziantep’i haritama raporlamaları ve izleme göstergeleri eğitimiyle tekrar ziyaret edeceğiz. Daha sonra Gaziantep ve diğer proje illerinde kurulacak “Yerel Eşitlik İzleme Platformlarıyla” birlikte “Yerel Eşitlik İzleme Plan Atölyemiz” olacak. Projenin toplumsal cinsiyet alanında çalışmalar yürüten hem kamu kurumlarına hem de STK’lara hem de akademisyenlere faydası olacağını düşündüğümüz “Cinsiyet Eşitliği Merkezi” kuracağız. İzleme merkezinin içinde elektronik kütüphane, eğitim portalı, veri portalı ve uzman havuzu olacak.”
Kadınların yaşadığı
pek çok sorun var
Türkiye’de kadınların yaşadığı pek çok sorunun bulunduğunu kaydeden proje Politika ve Savunuculuk Koordinatörü Ülker Şener ise şunları söyledi: “Kadınlar istihdama daha az katılıyor, kadına şiddet hala bir sorun. Diğer yandan devletin toplumsal cinsiyeti sağlama noktasında çalışmalar yapıyor ama bu çalışmalar sorunu çözüyor mu? Pek çok politika ve hizmet var ve bu politikaların hizmetlerin sorunu ne kadar çözdüğünün izlenmesi gerekiyor. Projenin ortaya çıkış amacı bu. Sağlık, eğitim, istihdam, karar mekanizmalarına katılım, kentsel hizmetler, spor, medya, din hizmetleri, kadına yönelik şiddet, insan ve kadın ticareti gibi 10 alanda mevcut durumu ortaya koyacağız. 10 alanı izlemeye el verecek izleme göstergeleri oluşturacağız. Projenin diğer amacı kapasite arttırmak. Hem kamu kurumlarının hem de sivil toplum örgütlerinin toplumsal cinsiyete duyarlı hak temel izleme konusunda kapasitelerini arttırmak istiyoruz.” Hüseyin Karataş
Kadına yönelik şiddetin sadece Türkiye’nin değil, dünyanın sorunu olduğunu vurgulayan “Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin İzlenmesi Projesi” uzmanı Hilal Arslan, her 10 kadından 4’ünün fiziksel ve cinsel şiddete maruz kaldığını, ağır yaralama ya da ölümlerle sonuçlanan kadına yönelik şiddetin arttığına dair bir algıları olduğuna dikkat çekerken, “Kadına yönelik şiddetin bir gecede 3 ayda veya 5 yılda sonlanması veya tamamen bitmesi mümkün değil. Çünkü bu toplumsal cinsiyet eşitliliği ile ilgili temel problemlerden birisi. Bununla ilgili tüm toplumda toplumsal cinsiyet eşitliliğine yönelik bir değerler dönüşümünün yaşanması gerekiyor. Özellikle erkek şiddetini sona erdirmek için toplumsal cinsiyet eşitliliği konusunda tüm toplumun ve vatandaşların benimsemesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği tarafından Grand Otel’de “Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin İzlenmesi Projesi” toplantısı yapıldı. Toplantıya kamu kurum kuruluşları ve STK temsilcileri katıldı.
Kadına yönelik ağır şiddet arttı
Her 10 kadından 4’ünün fiziksel veya cinsel şiddete maruz kaldığını ifade eden Arslan, “Bu yönde kadına yönelik şiddetle ilgili haritalama raporu çalışmamız çok kısa sürede ortaya çıkacak. En azından izleme göstergeleri dediğimizde hali hazırda yürütülen çalışmaların etkinliğini hem kamu çalışanları hem akademisyenler izleme şansı bulabilecekler. 2011 yılında İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girdikten sonra ve uygulama yönetmeliği olan ülkemizde 6284 sayılı eyalet şiddetinin önlenmesine dair kanun yürürlüğe girdikten sonra kamuda çok farklı şekillerde ve düzeyde çalışmalar var. İçişleri, Adalet ve Sağlık Bakanlığı ortaklaşa iş birliği içerisinde bir çok faaliyet gösteriyor. Fakat kadına yönelik ağır şiddetin arttığını görüyoruz. Yani ağır yaralama yada ölümlerle sonuçlanan kadına yönelik şiddetin arttığına dair bir algımız var” diye açıklama yaptı.
Projede 7 il bulunuyor
Projeyi Avrupa Birliği Bakanlığı ile beraber yürütüldüğünü belirten Arslan, bunun yanı sıra TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu, Aile Sosyal ve Politikalar Bakanlığı Kadın Statüsü Genel Müdürlüğü, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ve Kamu Denetçiliği Kurumlarının paydaş kurumlar olduğunu söyledi. “Bu kurumlarla uzun süreden beri proje faaliyetleri ne olabilir üzerine çalışmalardan sonra projeyi hayata geçirdik. Projeyi hayata geçirdiğimizde de Türkiye Belediyeler Birliği’ni de projemize dahil ettik. Adana, Gaziantep, Trabzon, Kars, İzmir, Ankara ve İstanbul pilot illerimiz. Bu 7 ilde hak temel izleme yapan kadın örgütlerinin toplumsal cinsiyet alanın belli çalışmaları var. O yüzden bu illeri projemize dahil ettik” değerlendirmesinde bulundu.
Cinsiyet Eşitliği
Merkezi kurulacak
Proje konu uzmanı Hilal Arslan, toplumsal cinsiyet alanında mevcut durum analizi yapmak için alanında uzman akademisyenler tarafından raporlama çalışmalarının yürütüldüğüne dikkat çekerek, kapasite güçlendirmek için eğitim ve atölye serisine başladıklarının altını çizdi, konuşmasına şöyle devam etti: “Toplumsal cinsiyete duyarlı hak temel izleme eğitimi, eğitim faaliyetlerinin ilkidir. Gaziantep’i haritama raporlamaları ve izleme göstergeleri eğitimiyle tekrar ziyaret edeceğiz. Daha sonra Gaziantep ve diğer proje illerinde kurulacak “Yerel Eşitlik İzleme Platformlarıyla” birlikte “Yerel Eşitlik İzleme Plan Atölyemiz” olacak. Projenin toplumsal cinsiyet alanında çalışmalar yürüten hem kamu kurumlarına hem de STK’lara hem de akademisyenlere faydası olacağını düşündüğümüz “Cinsiyet Eşitliği Merkezi” kuracağız. İzleme merkezinin içinde elektronik kütüphane, eğitim portalı, veri portalı ve uzman havuzu olacak.”
Kadınların yaşadığı
pek çok sorun var
Türkiye’de kadınların yaşadığı pek çok sorunun bulunduğunu kaydeden proje Politika ve Savunuculuk Koordinatörü Ülker Şener ise şunları söyledi: “Kadınlar istihdama daha az katılıyor, kadına şiddet hala bir sorun. Diğer yandan devletin toplumsal cinsiyeti sağlama noktasında çalışmalar yapıyor ama bu çalışmalar sorunu çözüyor mu? Pek çok politika ve hizmet var ve bu politikaların hizmetlerin sorunu ne kadar çözdüğünün izlenmesi gerekiyor. Projenin ortaya çıkış amacı bu. Sağlık, eğitim, istihdam, karar mekanizmalarına katılım, kentsel hizmetler, spor, medya, din hizmetleri, kadına yönelik şiddet, insan ve kadın ticareti gibi 10 alanda mevcut durumu ortaya koyacağız. 10 alanı izlemeye el verecek izleme göstergeleri oluşturacağız. Projenin diğer amacı kapasite arttırmak. Hem kamu kurumlarının hem de sivil toplum örgütlerinin toplumsal cinsiyete duyarlı hak temel izleme konusunda kapasitelerini arttırmak istiyoruz.” Hüseyin Karataş