Otizm tanısı konulduktan sonra ailesinin desteğiyle küçük yaşlardan itibaren yoğun bir müzik eğitimi alan 29 yaşındaki Caner Serin, son 9 yıldır aldığı piyano eğitimleri sayesinde yurt içi ve yurt dışında konser veriyor.
Çocuklarına otizm tanısı konulduğunda zor günler geçiren Serin ailesi, eğitim sayesinde büyük engellerin altından başarıyla kalktı. Çocuklarını müziğe yönlendiren aile, oğulları Caner'i adeta sanatla yoğurdu.
Bir yandan ilk ve ortaokula, bir yandan da müzik eğitimine devam eden Caner, yurt içi ve yurt dışında konserler verebilecek seviyeye yükseldi. En büyük mutluluğu konserlerinde topladığı alkışlar olan otizmli piyanist Caner Serin, ünlü Türk piyanistler gibi iyi birer sanatçı olmak istiyor.
Müziği çok sevdiğini, küçük yaşlardan itibaren piyano çaldığını dile getiren Serin, "Fazıl Say'ı, Tuluyhan Uğurlu'yu çok seviyorum. Ayrıca en çok Ayşegül Aldinç'i seviyorum. Barış Manço'yu, Haluk Levent'i de seviyorum. Daha bir sürü sanatçı var sevdiğim. Sahneye çıkmayı çok seviyorum. Konserlere gidiyorum. Alkışları duyduğum zaman mutlu oluyorum." diye konuştu.
Anne Filiz Serin de oğlu Caner'in yoğun eğitim programlarından geçtiğini, müziğe karşı da inanılmaz yetenekli olduğunu söyledi.
Caner'e otistik tanısı konulduktan sonra zor günler yaşadıklarını anlatan Serin, "Bütün otizmli anne babalar gibi savrulduk. Sonrasında bir toparlanma sürecine girmemiz gerekiyordu. Ne yapmamız gerektiğini planlamaya başladık. En önemlisi eğitimdi ve bunun için uğraştık." dedi.AA
Çocuklarına otizm tanısı konulduğunda zor günler geçiren Serin ailesi, eğitim sayesinde büyük engellerin altından başarıyla kalktı. Çocuklarını müziğe yönlendiren aile, oğulları Caner'i adeta sanatla yoğurdu.
Bir yandan ilk ve ortaokula, bir yandan da müzik eğitimine devam eden Caner, yurt içi ve yurt dışında konserler verebilecek seviyeye yükseldi. En büyük mutluluğu konserlerinde topladığı alkışlar olan otizmli piyanist Caner Serin, ünlü Türk piyanistler gibi iyi birer sanatçı olmak istiyor.
Müziği çok sevdiğini, küçük yaşlardan itibaren piyano çaldığını dile getiren Serin, "Fazıl Say'ı, Tuluyhan Uğurlu'yu çok seviyorum. Ayrıca en çok Ayşegül Aldinç'i seviyorum. Barış Manço'yu, Haluk Levent'i de seviyorum. Daha bir sürü sanatçı var sevdiğim. Sahneye çıkmayı çok seviyorum. Konserlere gidiyorum. Alkışları duyduğum zaman mutlu oluyorum." diye konuştu.
Anne Filiz Serin de oğlu Caner'in yoğun eğitim programlarından geçtiğini, müziğe karşı da inanılmaz yetenekli olduğunu söyledi.
Caner'e otistik tanısı konulduktan sonra zor günler yaşadıklarını anlatan Serin, "Bütün otizmli anne babalar gibi savrulduk. Sonrasında bir toparlanma sürecine girmemiz gerekiyordu. Ne yapmamız gerektiğini planlamaya başladık. En önemlisi eğitimdi ve bunun için uğraştık." dedi.AA
RSS