Kınacılar, “Boş tencerenin yıkamayacağını iktidar yok. 15 Mayıs sabah yeni güne umutla uyanacağız ve yönetim olarak yanlışlara düşmeyecek tertemiz bir iktidar gelecek. Bunun için her bir vatandaşımızın sandığa gidip oyunu kullanması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Şehrin yüzde 70'i kırmızı ete hasret tavuk eti yemek bile lüks oldu
Kınacılar, “Deprem sonrasında ev fiyatları ile kiralar daha da yükseldi. Çarşı-pazar, market ve manava yaklaşılmıyor. Çünkü ürünler çok pahalı. TL’nin alım gücünün düşmesi insanların da alım gücünü olumsuz etkiledi. Şehrin yüzde 70'i kırmızı ete hasret iken tavuk eti yemek bile lüks oldu. Şu anda açlık sınırı 10 bin TL, yoksulluk sınırı ise 30 bin TL’ye dayanmış durumda. Ülkemizde milyonlarca insan bırakın yoksulluk sınırını açlık sınırı altında yaşamını idame ettirmeye çalışıyor. Başkanlık sistemi ile ülke uçacak denildi, ama tek uçan halkın cebindeki para, hayalleri ve umutları oldu” eleştirisinde bulundu.
Gençlerimizin geleceği, halkımızın umudu ellerinden alınıyor
“Öğrenmenin yaşı yokmuş” diyen Kınacılar, “Mevcut AKP iktidarında denenmeyen sistem, oluşum ve inanç kalmadı. Koltuk sevdası dün küfrettiklerinle bugün aynı masaya oturturmuş, beraber oturup ağladığın halk kahramanı ilan ettiğini bugün vatan haini ilan ettirirmiş. 21 yıllık iktidarında istikrarsızlığın sembolü olmuş AKP hükümeti 5 yıl daha istiyor. Ülkemizde özelleştirmedik ne kaldı ki? Türkiye’yi, aile şirketine dönüştürmüşler ve kaynakları birer birer yandaşa veriyorlar. Gençlerimizin geleceği, halkımızın umudu ellerinden alınıyor. Artık buna bir dur demenin zamanı geldi” dedi.
Artık insanlarımızın AKP’nin boş vaatlerine karnı tok, inanmıyor
Kınacılar, “21 yılda onlarca bakan, bürokrat ve yönetici değişti. Bunların tümü istikrarsızlığın bir sonucu. Liyakatsiz atamalar ile işi bilmeyenleri kurumların başına getirerek, ekonomimiz alt üst edildi. Ancak pahalılığın nedeni zincir marketler, etin fiyatının yüksek olmasının sorumlusu kasaplar, doların artmasını dış güçlere bağladılar. Avukatlara söz geçiremeyince çoklu baro sistemini hayata geçirmek istediler, ama tutmadı, doktorlara hak ettiği değer verilmedi, bunun sonucu binlerce hekim yurt dışına gitmek zorunda kaldı. İktidar seçim meydanlarında yeni vaatler veriyor. Artık insanlarımızın AKP’nin boş vaatlerine karnı tok, hiçbirine inanmıyor” tespitinde bulundu.
Köprüden önce son çıkıştayız
Demokrat Partisi Merkez Karar Kurulu Üyesi Av. Mehmet Barış Kınacılar, konuşmasını şu cümlelerle tamamladı: “Artık tek adam rejimi eğitimi, sağlığı, ekonomiyi, adaleti işlemez hale getirdi. Demokrat Parti’nin içinde bulunacağı bir iktidar muhakkak ki Türkiye geleceğine yeni bir nefes yeni bir umut olacak. Genç ve dinamik liderimiz Gültekin Uysal, yönetim becerisi ve azmi iktidarın başarısına etki eden en büyük güçlerin başında. Sevdiğim bir söz vardır; ‘Köprüden önce son çıkış’ diye. Ülke olarak tam bu durumdayız. Telafisi olmayacak yanlışları düzeltmek adına belki de son şansımız.” Fatma Karabacak
RSS