GAÜN Fen-Edebiyat Fakültesi Ömer Asım Aksoy Konferans Salonunda, Gazeteci Yazar Mustafa Mutlu’nun konuşmacı olarak katıldığı ‘Demokrasinin Neresindeyiz’ adlı konferans düzenlendi.
Konuşmasında demokrasinin ‘olmazsa olmaz’ unsurlarına dikkat çeken Mutlu, “Cumhuriyet kurulduktan sonra tek partili sistem yaşadık. Daha sonra 50’li yıllarda çok partili sisteme geçtik. Türkiye’nin demokrasi hayatı kimi çevrelere göre 1950’lerde çok partili sisteme geçmemizle eş tutulur. 1950’li yıllarda Türkiye gerçek anlamda demokrasiye geçti. Bundan sonra da, özellikle son on yılda demokrasi adına birçok çalışma yapıldı” dedi.
Ahmet Taner Kışlalı’nın Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli sosyologlardan biri olduğunu belirten Mutlu, dünya çapında bilinen bir bilim adamı olduğunu söyledi. Özgür ve eşit oy, siyasi partilere eşit koşullar, bağımsız yargı, sivil toplum örgütleri, güçlü ekonomi, özgür medyanın demokrasinin olması gereken unsurları olduğunu anlatan Mutlu, şöyle konuştu: "Özgürce oy kullanmak sadece bir kabine girip, herhangi bir sembolü işaretlemek ise ve sonra onu oy sandığına atmaksa eğer siz özgürce oy kullanmaktan bunu anlıyorsanız özgürce oy kullanıyoruz ama demokrasilerde bu böyle anlaşılmıyor. Aslında bunun yerel yönetimlere, meclise yansıması özgür olmalı.” İHA
Konuşmasında demokrasinin ‘olmazsa olmaz’ unsurlarına dikkat çeken Mutlu, “Cumhuriyet kurulduktan sonra tek partili sistem yaşadık. Daha sonra 50’li yıllarda çok partili sisteme geçtik. Türkiye’nin demokrasi hayatı kimi çevrelere göre 1950’lerde çok partili sisteme geçmemizle eş tutulur. 1950’li yıllarda Türkiye gerçek anlamda demokrasiye geçti. Bundan sonra da, özellikle son on yılda demokrasi adına birçok çalışma yapıldı” dedi.
Ahmet Taner Kışlalı’nın Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli sosyologlardan biri olduğunu belirten Mutlu, dünya çapında bilinen bir bilim adamı olduğunu söyledi. Özgür ve eşit oy, siyasi partilere eşit koşullar, bağımsız yargı, sivil toplum örgütleri, güçlü ekonomi, özgür medyanın demokrasinin olması gereken unsurları olduğunu anlatan Mutlu, şöyle konuştu: "Özgürce oy kullanmak sadece bir kabine girip, herhangi bir sembolü işaretlemek ise ve sonra onu oy sandığına atmaksa eğer siz özgürce oy kullanmaktan bunu anlıyorsanız özgürce oy kullanıyoruz ama demokrasilerde bu böyle anlaşılmıyor. Aslında bunun yerel yönetimlere, meclise yansıması özgür olmalı.” İHA