Bakırcılık her yerde var, ama bakır işlemeciliğinin sadece Gaziantep’te olduğunu söyleyen Gaziantep Bakırcılar ve Sedefçiler Odası Celal Açık, “Bakırcılık insanlık tarihi kadar eski bir zanaattır. Bakırcılık ve Sedefçiliğin patenti de Gaziantep’e ait” dedi.
Göreve geldiği 2007 yılından beri çeşitli projelerle insanları meslek sahibi yapmayı amaçladıklarını vurgulayan Açık, “ Çeşitli projelerle ve meslek edindirme kursları ile insanların meslek edinmeleri için çalışıyoruz. Mesela burada 100 tane kursiyerimiz var. Bunların 70 tanesi kadın, 30’u erkek. Bizim 50 kursiyerimiz SODES’ten, 50 kursiyerimiz de İş Kur’dan” şeklinde konuştu.
“Çırağı olmayanın ustası olmaz”
Çırağı olmayanın ustasının da olamayacağını ifade eden Açık, “Büyük zanaatkâr insanların da bir çıraklık hayatı vardır. Büyük yaştaki çocuklara, bakırcılığı öğretmek zor oluyor, onun için biz bunları çıraklık eğitim merkezlerine alalım. İş kurdan projelerimizi okullara da uygulayalım. Biz çocuklarımızı çıraklıktan alırsak, 2 gün okullarda teorik eğitim ve 3 gün de bizim atölyelerde pratik eğitim uygulanırsa bu çocuk iyi bir çırak olur. Liseyi bitirir kalfa olur. Üniversitemizde 2 yıllık bölümü de açtığımızda usta olur ve bizim yanımızda yetiştiği içinde hazır olur” şeklinde açıklamalarda bulundu.
“İki kişiden birine iş imkânı”
Kursiyerlerden iki kişiden birine iş imkânı sağladıklarını söyleyen Açık, şöyle konuştu: “İş Kur’dan eleman alırken yüzde 50 taahhütlü alıyoruz. Yani 100 kişi almışsak, 50 kişiyi işe yerleştirmek zorundayız. Burada yetişenlerin bir özelliği var, tane başı çalışıyorlar. İş-Kurdan aldığımız projeler 5 aylık oluyor. 5 ay da biz kendi cebimizden harcayıp onlara eğitim veriyoruz. Mesela ne kadar harçlık alıyor 20 lira, 30 lira da biz veriyoruz. Gelin atölyemizde çalışın diyoruz. Böyle fedakârlık yapıyoruz. Bu mesleği öğrenmek istiyorum diyene imkânlarımız çok.”
“El ele verelim bu zanaatı ayakta tutalım”
Gaziantep Bakırcılık ve Sedefçiliğinin dünyaya tanıtmak ve bu mesleği yaygınlaştırmak için çeşitli çalışmalar yaptığını da sözlerine ekleyen Açık, “Yurt dışında da eğitim veriyoruz. Yurt içinde de eğitim veriyoruz. Mesela Erzurum Palo da, Halfeti de eğitim veriyoruz. Türkiye’nin her yerinde bunu yaymaya çalışıyoruz. Bizim sektör çok geniş olduğu için dünyanın her yerinde var. Biz lobi yapalım, yurt dışına da açılalım, biz bu mesleği, kültürümüzü ve tarihimizi öğretelim. Basınıyla olsun esnafıyla olsun ele ele verelim bu mesleği herkese duyuralım. Dünyanın hiçbir yerinde böyle tarih ve kültür yoktur. El ele verelim bu zanaatı ayakta tutalım. Bu zanaatı ayakta tutmak tarihimizi ve kültürümüzü ayakta tutmak demektir” dedi.
“Dünyanın hiç yerinde el sanatlarına KDV ve vergi yok”
Dünyanın hiçbir yerinde el sanatlarına KDV ve vergi uygulanmadığını belirten Açık, Türkiye’de, el sanatlarına yüzde 18 civarında KDV uygulanıyor. Bu konuda şikâyetlerimizi ilgili bakanlıklara ilettik. Gelen cevap ta bize ilgili yazıda şikâyetleriniz incelenmiştir. Gereken yapılacaktır şeklinde cevaplar geldi, şikâyetimizin dikkate alındığına inanıyorum ama icraata hala geçilmedi inşallah en kısa zamanda icraata da geçerler diye ümit ediyoruz” diye konuştu. Hüseyin Karataş
Göreve geldiği 2007 yılından beri çeşitli projelerle insanları meslek sahibi yapmayı amaçladıklarını vurgulayan Açık, “ Çeşitli projelerle ve meslek edindirme kursları ile insanların meslek edinmeleri için çalışıyoruz. Mesela burada 100 tane kursiyerimiz var. Bunların 70 tanesi kadın, 30’u erkek. Bizim 50 kursiyerimiz SODES’ten, 50 kursiyerimiz de İş Kur’dan” şeklinde konuştu.
“Çırağı olmayanın ustası olmaz”
Çırağı olmayanın ustasının da olamayacağını ifade eden Açık, “Büyük zanaatkâr insanların da bir çıraklık hayatı vardır. Büyük yaştaki çocuklara, bakırcılığı öğretmek zor oluyor, onun için biz bunları çıraklık eğitim merkezlerine alalım. İş kurdan projelerimizi okullara da uygulayalım. Biz çocuklarımızı çıraklıktan alırsak, 2 gün okullarda teorik eğitim ve 3 gün de bizim atölyelerde pratik eğitim uygulanırsa bu çocuk iyi bir çırak olur. Liseyi bitirir kalfa olur. Üniversitemizde 2 yıllık bölümü de açtığımızda usta olur ve bizim yanımızda yetiştiği içinde hazır olur” şeklinde açıklamalarda bulundu.
“İki kişiden birine iş imkânı”
Kursiyerlerden iki kişiden birine iş imkânı sağladıklarını söyleyen Açık, şöyle konuştu: “İş Kur’dan eleman alırken yüzde 50 taahhütlü alıyoruz. Yani 100 kişi almışsak, 50 kişiyi işe yerleştirmek zorundayız. Burada yetişenlerin bir özelliği var, tane başı çalışıyorlar. İş-Kurdan aldığımız projeler 5 aylık oluyor. 5 ay da biz kendi cebimizden harcayıp onlara eğitim veriyoruz. Mesela ne kadar harçlık alıyor 20 lira, 30 lira da biz veriyoruz. Gelin atölyemizde çalışın diyoruz. Böyle fedakârlık yapıyoruz. Bu mesleği öğrenmek istiyorum diyene imkânlarımız çok.”
“El ele verelim bu zanaatı ayakta tutalım”
Gaziantep Bakırcılık ve Sedefçiliğinin dünyaya tanıtmak ve bu mesleği yaygınlaştırmak için çeşitli çalışmalar yaptığını da sözlerine ekleyen Açık, “Yurt dışında da eğitim veriyoruz. Yurt içinde de eğitim veriyoruz. Mesela Erzurum Palo da, Halfeti de eğitim veriyoruz. Türkiye’nin her yerinde bunu yaymaya çalışıyoruz. Bizim sektör çok geniş olduğu için dünyanın her yerinde var. Biz lobi yapalım, yurt dışına da açılalım, biz bu mesleği, kültürümüzü ve tarihimizi öğretelim. Basınıyla olsun esnafıyla olsun ele ele verelim bu mesleği herkese duyuralım. Dünyanın hiçbir yerinde böyle tarih ve kültür yoktur. El ele verelim bu zanaatı ayakta tutalım. Bu zanaatı ayakta tutmak tarihimizi ve kültürümüzü ayakta tutmak demektir” dedi.
“Dünyanın hiç yerinde el sanatlarına KDV ve vergi yok”
Dünyanın hiçbir yerinde el sanatlarına KDV ve vergi uygulanmadığını belirten Açık, Türkiye’de, el sanatlarına yüzde 18 civarında KDV uygulanıyor. Bu konuda şikâyetlerimizi ilgili bakanlıklara ilettik. Gelen cevap ta bize ilgili yazıda şikâyetleriniz incelenmiştir. Gereken yapılacaktır şeklinde cevaplar geldi, şikâyetimizin dikkate alındığına inanıyorum ama icraata hala geçilmedi inşallah en kısa zamanda icraata da geçerler diye ümit ediyoruz” diye konuştu. Hüseyin Karataş
RSS